Affet Beni
Çocuklar gibi hüngür hüngür ağlayıp sarılsam sımsıkı sıcacık vücuduna, gözyaşlarımı ellerinle siler misin?
Ayaklarına kapansam,eskisi gibi, saçlarımı okşayarak tüm şefkatinle yanağımdan öpüp "hayatım"der misin?
Gecenin bir yarısında zil zurna sarhoşlar gibi kapına dayansam, içeriye buyur edip perişan halimin nedenini sorar mısın?
Köpekler gibi aç susuz yerlerde sürünsem bana acıyarak bir yudum su verir misin?
Uyumasam bütün gece merak edip arar mısın?
Sevdandan yataklara düşsem pencereme gelip o gül cemalini görmeme izin verir misin?
Ve kahrından hayata gözlerimi yumsam mezarıma bir avuç toprak atmak için gelir misin?
Mutsuzluğum mutluluğun olacaksa ey sevgili,al paslı hançerini vur yüreğimin tam orta yerine.
Benim bir derdim var demiştim,seni mutlu etmek...
Yıldızlar,gökler, melekler,cinler ve periler şahidim olsun ki senin iyi olabilmen için kan küsüp kızılçık şerbeti içtim diyeceğim.
Dilin kemiği olmazmış istemeden kırdım seni;densizliğime,cahilliğime ve deliliğime verip beni affedebilir misin?
O kadar mahcup o kadar pişmanım ki anlatamıyorum halimi,keşke elim kırılsaydı da o kelimeyi yazmasaydım!
Üşüseydi cümlelerim hatta don vursaydı tüm harflere.
Sinek küçük ama mide bulandırır derler çok korkuyorum aşkımıza gölge düşmesinden.
Ne eşin benzerin bulunur ne hakkın ödenir.
Allah'ım bu bir rüya mı,uyanmak istiyorum,kurtulmak istiyorum kabus dolu şu dakikalarımdan.
Atılan ok ile geçen zaman geri gelmezmiş can parçam,
Senin için Mecnun gibi dağları deler,çölleri aşardım.
Kıyamet kopuyor olsa da,iki elim kanda da olsa,koşa koşa yanına gelirdim.
Al bu bedeni delik deşik et,
Sensiz geçen her saniye benim için bir zulümdür.
Ağır geliyor yaşamak ve sensiz yaşlanmak,
Yalvarıyorum sana ya yüzümü güldür ya da beni öldür...
Anneler,yeryüzünün görünen fakat değerleri bilinmeyen melekleridir,anneler günün kutlu olsun ömrümün solmaz çiçeği,melekler masum ve günahsız oldukları için cennetliktirler....
Affet beni!
Anladım ki kişiye en büyük kötülüğü kendinden başkası yapamazmış...