Annelik

Annelik...
Ne kadar zor bir meslek aslında...
Minnacıcık bir tohum yetiştirmek...
El emeği göz nuru yapmak onu! Ve o küçücük tohum için elinden geleni yapmak! Herkesten çok daha fazla sevmek...
Kolay bir iş değildir anne olmak! Sorumluluğu ağırdır. Her şekilde o küçücük tohumun ihtiyaçlarını karşılamak ister anne. Ne olursa olsun canından çok sever 'tohumunu'
Başta 9 ay karnında taşır... kimi zaman zorlanır, kimi zaman korkar. Elinden geleni yapmaya çalışır ve hep en iyisini ister onun için. Her hareketi dikkatlidir...
Sonra doğum gelir. Çok zor bir iştir aslında. Ama her ne kadar zor olursa olsun zor olduğu kadar güzeldir de.
Tohumun her dönemini dikkatle izler anne... canını feda eder onun için. Sevgiyle büyütür. Hep koruyup kollamak ister ve hep yanında olmayı... o minik tohum sıkılsa da zamanla bu durumdan, aslında bilinci farkındadır O'suz yapamayacağından...daha doğrusu O'nun sevgisinden mahrum kalamayacağını...
Bilir misiniz ki dünyadaki en büyük, en güzel aşk bir Mevla iki anne aşkıdır. Babalar alınmasın ama, anne sevgisi bambaşkadır. O minik tohumla anne arasındaki bağı kimse koparamaz. Zaten geçmişten günümüze yaşanılan kardeş kıskançlığı da bu yüzdendir. Anneyi, bizimle aynı kromozomlardan oluşan kişiyle bile paylaşamayız. Her ne olursa olsun içi güdüsel olarak anne sevgisini kaybetme korkusu ile davranışlarımız da bir kıskançlık olabilir.
İşte anne sevgisi...
Eşi bulunmaz bir sevgi... ruhen onun eksikliğinde, hayata tutunamadığımız bir duygu.
Anne sıcaklığı ne kadar farklıdır değil mi? Hele annelerimizin bizim için yaptıkları! Her ne kadar ara sıra sorunlar çıksa da anne farklıdır. Değerlidir, paha biçilemez!...

19 Ocak 2010 1-2 dakika 14 denemesi var.
Yorumlar