Asıl Çocuk Kim

Umudu kör, sevgileri sığ, yaşamları dengesiz bir zamanda yaşarken ben, yani daha küçücük bir çocukken, olgunluğu, yetişkinliği en üst raddede yaşayan bir insandım. Başka çocuklar her daim mutluydular. Her zaman bir oyun havasında, yaşamı takmayan, hele de benim gibi çocuklara hiç bulaşmayan çocuklar. Şebek tavırlarıyla daha da şirin olan o çocuklar... Ben de çocuktum, ama ne şebeklik yapabiliyordum, ne de oyun oynayabiliyordum. O zaman ben şirin değil miydim?

Neydi çocuk olmak? Çocuk ne demekti? Asıl çocuk ben miydim, yoksa o şebek görünümlü şirin şeyler mi? Bunun yanıtını arıyorum nicedir.

Tavırlarım, oyun oynayan; koşup eğlenen; deli gibi bağrışan; mahalledeki şekerci amcanın peşinden koşturan sonra da dişlerini çürüten; dizlerini kanatan; sürekli soru soran normal bir çocuktan ziyade; daha olgun, daha deneyimliydi.

Asıl çocuk kimdi?

Olamıyordum onlar gibi. Normal çocuk tavırlarını sergileyemiyordum. Yaptığım tek şey; her zamanki köşeme oturup hayatı seyre dalmaktı. Yaşamı, denizi, kuşları, evleri, o normal çocukları seyretmekti.

Benden yaşça büyük insanları inceliyordum bazen; benden daha çocukça tavırlar sergiliyorlar, sanki küçüklüklerinde yaşayamadıklarını şimdi gerçekleştirir gibiler. Çocuklarla beraber koşuyorlar; kavga ediyorlar; deli gibi bağırışıyorlar; onlar da dizlerini kanatıyorlar; üst başları (yalan) tozları içinde eve giriyorlardı.

Ama asıl çocuk kimdi?

Akşam olupta herkesin evlere çekildiği vakitler benim oyun zamanım başlıyordu. Oyun dediğim, sokağın ortasına oturup düşünmekti. Oturuyordum ve saatlerce düşünüyordum. Yaşamı, çocukluğumu, oyunları, yaşadıklarımı, belki de asıl çocuğun kim olduğunu düşünüyordum.

Evet, asıl çocuk kimdi?

Asıl çocuk hem oyun oynayan, koşturan, atlayan, zıplayan aynı zamanda her fırsatta düşünceye dalanlardır. Yani ne ben çocuğum, ne onlar, ne de büyükler...

Ruh çocukluğum, içimde daha yeni yeni oluşmaya başladığından asıl çocuğun kim olduğunu şimdi sorguluyorum.

Asıl çocuk belki de hepimizizdir. Koşan, dizini yaralayan, kalp kıran, deli gibi bağıran, üstümüzü yalan tozlarına bulaştıran, bizler yani biz insanoğullarıdır.

17 Haziran 2011 1-2 dakika 88 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar