Bardağın Dolu Tarafından Bakmak

Günün birinde canım çok sıkılmıştı. Ağabeyim yanıma yaklaştığında, 'neden suratın asık?' diye soruyordu. Ben de keyifsizce 'haberleri izlerken ister istemez olumsuzlukla karşılaşıyorum' diyordum. Böyle durumlarda ağabeyim önce aynanın karşısına geçmemi isterdi daha sonra 'sence üzülmeni, sıkılmanı gerektirecek bir durum var mı? diye sorardı. Ben de 'hayır' diye kafamı sallardım. Daha sonrasında en basitinden bardağın yarısını su ile doldurur, olaya bakışımı ölçmek için 'hangi tarafı seçerdin' sorusu üzerine bendeniz tabii ki bardağın 'dolu kısmını' gösterirdim. Ağabeyim, haberleri izlerken şöyle bir konuya değinmişti; 'haberleri izlerken iyi veya kötü fazla etkilenmememi, bir insanın başına gelenlerin hayatın sınav olmasından, ibretlik durumların hatırlatılarak hatalardan ders çıkarmak ve aynı zamanda yeni bir şey öğrenmek zaman zaman da gülmek için yayınlandığını düşün' derdi. Mesela; genelleme yapmak gibi olmasın da, gerek gözlemden gerekse duyduğum sözlerden olsun günümüz çocuklarının bir çoğununda doyumsuzluk, oyundan çabuk sıkılma, en sevdiği çizgi film dahi olsa hemencecik bıkıp 'başka başka' diyebiliyor. Ebeveynin görevi özellikle yağmurlu havalarda nelerden yapmaktan hoşlandığını çocuklara bahsetmesi olabilir. Bir çocuk fazla oyuncağı olduğunda çabuk sıkılmasa bile yaşıtı olan arkadaş çevresiyle eşyasını paylaşmaktan kaçınabilir. Çocuklara her şeyin bir zamanı olduğunu, eğer oynamaktan zevk alıp mutlu olacağı aktivite varsa ailesinin imkanı dahilinde yapması en doğru seçenek olabilir. Tabii en güzeli de çocuklarınıza, küçük kardeşlerinize güzel sözler söyleyip onların yüzüne gülümsemek, yanağına tatlı bir öpücük kondurmaktır. Özetle şunu söyleyebilirim; bardağın dolu tarafından bakmak demek olaylara (ölüm, afet, suç, hastalık vs.) kayıtsız kalmak değil, yaşanılanlardan ders çıkarmak, yaşanmamışlıklar da ise durumların (ölüm hariç çünkü hepimiz fani canlılarız en azından şekil olarak sebep olmamak koşuluyla) başınıza gelmemesini dileyip mevcut durumdan ötürü şükür etmekten geçmektedir. Pozitif düşünmek hem ruh sağlığımızın hem de beden sağlığımızın yolunda gittiğini gösterir. Büyüklerimiz tecrübelerinden yola çıkarak en sıkıntılı durumda bile yıkılmadan sabretmeyi, en mutlu anlarda ise şımarmadan sevinmeyi öğretir. Sağlık her şeyden önemli olduğu için buna değecektir.

27 Ağustos 2015 2-3 dakika 7 denemesi var.
Yorumlar