Ben Hep Zoru Sevdim O Yüzden de Hep İmkansız Aşklara Düştüm

Hayatım hep mücadelelerle geçti hiç yılmadım usanmadım, bazen of desem de 'of'tan hiç korkmadım. Ak saçlarıma erken düşmüştü, ilk fark ettiğim gün ne yalan söyleyeyim düşen akı sevmiştim, sanki adam olmuştum. Farklı bir duygu, farklı bir karizma sanmıştım. Daha on sekizindeydim. Ve seni daha tanımamıştım. Güzel laflar söylüyor, bazen sahipsiz mektuplar yazıyordum öylesine. Öylesine yaşıyor, öylesine mücadele ediyor ve bir gün diyordum. Bir gün seni bulacaktım, Kaf dağının ardında bile olsan bulacaktım. O bir gün gelecekti, o yüzden yapmacık sevdalarım olmadı. Ne bel bağladım kimseye, nede bel bağlattım. Ne ağladım nede ağlattım. Tarihi belirsiz gelecek için yaşadım. Gelecektin biliyor ve inanıyordum. Ben büyük sevecektim ve de büyük sevilecektim. Fuzuli okumuştum belki oradan özenmiştim Kays'a. Beklide ben acıyı sevmiştim. Bilmiyordum neden ve neyi beklediğim, ama ben seni bekliyordum. Rüyalarım olmuyor, senin için hayal kuramıyordum. Sadece bekliyor ve artık çok özlüyordum.
Yirmi üçündeydim seni gördüğümde. Gelmişti beklediğim gün. Ve anlamıştım seni beklediğimi. Şaşkındım şimdi, oysa hazırlanmıştım bugüne. İşte tek kelime etmeden sevmiştim seni. Şimdi rüyalarımda sen vardın. Ama biliyordum sende sevecektin beni. Zor olacaktı biliyordum, ama ben zoru bu yüzden seviyordum. Biliyor musun en zoruydu seninle konuşmak ve gözlerine bakmak. Hiç böyle olmamıştım, hiç sendelememiş, hiç susmaları tercih etmemiştim. Ama konuşmalıydım ve anlatmalıydım seni ne kadar beklediğimi. Anlamalıydın sende benim beklediğimi. Zordu ama başarmalıydım. Dışarıda yağmur vardı, havada soğuktu. Oysa ben karşında terliyordum ve bakamıyordum sana. Kaldırmalıydım başımı, söylemeliydim seni beklediğimi. Ve başlıyordum işte, çok laf bilen ben çaresizdim şuan. Zorda olsa demiştim, an sızın 'Ben seni çok bekledim, çok sevdim.' Oysa çok cafcaflı laflar edecek, sonra söyleyecektim seni ne kadar beklediğimi. Tutulmuştum işte ama bakıyordum gözleri. Sen ise şaşkın şimdi, beklemiyordun beni. Gülümsemiştin ilk önce sonra kalmıştın masadan sessizce. Kapıdan çıkıp durmuştun, kararsız birkaç adımdan sonra dönmüştün bana. 'Olmaz boşa beklemişsin' demiştin bana.
Ben biliyordum hala inanıyordum seni beklediğime. Ve sen farkında değildin sende beni bekliyordun. Ve ben rahattım sende beni sevecektin. Ben yine mücadeledeydim ama bu sefer farklıydı. Ve ben haklıydım mücadelemde. Ve ben hep karşındaydım taze kırmızı bir gülle...
Yirmi dördündeydim, tamam dediğinde. Ver demiştin, 'Ver gülümü bekleyen adam, beklediğin geldi işte sana' demiştim sana sende bekliyordun ve ben haklıydım seni sevmekte. Mutluydum ve huzurlu. Seni büyük seviyordum sende beni. Rüyalarım yalnız değildi artık, sende geliyordun ellerimi tutuyor, ne kadar çok sevdiğini söylüyordun. Masal diyordun bu yaşan masal, sonu diyordun mutlu biten bir masal...
Yirmi altısındaydım ve mutluydum yine. Çok beklediğim bir gün sen gelmiştin işte. Mutluydum sırf bu yüzden. Ve bir gün sen geldin, bakmıyordun yüzme, dağılmıştı saçların. Gözlerinde birkaç damla bir nefes arasında 'Bitti, bekleyen adam. Yanlış olanı beklemişsin' demiştin de dönüp gitmiştin. Konuşamamış konuşmama fırsat vermemiştin. Ve ben ilk defa yıkılmıştım ve ilk defa derin bir ?Of' çekmiştim. Yanılmış olmazdım, biliyordum seni beklediğimi ve hala emindim seninde beni beklediğine...
Yirmi altısındaydım, yıkıktım yenilmiş ve mücadeleyi kaybetmiştim işte. Evlenmişsin ve mutluymuşsun. Ve ben son durakta son kez seni görmeyi hayal ederken sen gitmiştin sessizce.
Umudun sonsuzluğu ve sen,
Elveda, sonsuz aşkım
Gidiyorum bugün hiç istemesem de
Beni bekler uzaklarda kuytu bir köşe
Konu komşu akraba hep orada
Belki 'O' an geldiğinde unutacağım seni bende.

19 Haziran 2012 3-4 dakika 7 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar