Bir Tatlı Huzur

Geceden sıyrılıyor yüreğim yavaş yavaş, ağaçlıklardan akıyorum yol boyu. Bir damla huzurun gölgesinde, adıyorum ömrümü hazine değerinde huzura, yoldaş olup içimdeki sonsuzluğa... Yol gibi kalbim de kavisler çiziyor yerli yersiz... Güneşin doğuşunu seyrediyorum ruhumdaki karanlığın sabaha uyanışında..

Bestekar demiş ya mealen; ne yazdan, ne kıştan, lütuf arama başka yerden, ne bakıştan, ne gülüşten, zerre teselli yok kimseden, ruhumun Kalamış'larında huzuru arıyorum kendi kendime. Biliyorum ki huzurun sesi olacak yürek meskenim. Genişleyip dağılacak hayal evimin içinde rengarenk gülücüklerim. Bir tatlı huzura dönüşecek geçtiğim yollar, ben sevince... Amalar, keşkeler yolumu bölemeyecek, huzuru içten dileyince... Yürümeliyim öyleyse hiç durmadan... Aşkın sırrını kendimde çözmeliyim..

Sıkılmasak gündelik telaşlardan, aşkı aratmazdı geniş zamanlar, daralmazdık biz de, olmazdık huzurun derdinde. Ne zaman ki başımızı kaldıramadık dünya dolusu yoğunluktan, huzura baş koyduk, bilinmez yollara koyulduk seyyah gibi... Aşkı aradık cefada, huzuru aradık kalp yangınlarında. Bir tek aşk, dünyalı gibi bakmadı bize, farklı geldi ismi bilinmeyen başka mevsimlerde. Aşka talip olduk, bir tatlı huzura ömrümüzü koyduk, hayatın viran eden yokuşlarında...

...

İçim kalabalıklaşıyor, her köşede çığırtkanlar, ruhum derman arıyor her yanımı sarıyor dermansızlıklar... Derdim dermanım da mı dersin, huzuru yüreğimin, huzursuzlukta?..Bir dar yoldan sonra bulurmuş insan, en geniş yolları, genişlik belki de darlıkta?..Kim bilir ?

Yürüyorum ruhumun Kalamış'larında, karşımda huzuru arayan bülbüller. Feryatta, baktığım ne varsa, güller gizli haykırışta. Bülbülün sesi var, gülün deli eden rengi, her yaprakta kan damlacıkları bülbülden miras..Huzur aşkta mı dersin, her şeyde olan biraz aşk? Huzurun adı yok belki de, tatlılığı acısından. İç çekişlerin de akşamların, dile dökülmemiş isyanında, her zerrenin. Varlığa haykırışı belki de başı sonu belirsiz yolların? Ne dersin!. Sen olsan huzuru nasıl tarif edersin?..

Biraz ses yürekten, biraz derman kürekten. Aşk çıkagelecek gittiği seferden, dinlenecek yüreğim, ruhumun Kalamış'ında. Sevgililer ah etmeyecek, sevilenin gelmeyişinden. Akşamlar neşelenecek, her sabah güneşle, ışık kaplayacak her yeri Kalamış'ta... Bir tatlı huzur saracak, üşüyen yürekleri...

Ay parlayanda büyüyor gözlerim, gündüzle açılıyor hayal pencerem... Sen gülümsüyorsun, gülümsüyor bu ev... Bambaşka oluyor hayat Kalamış'ta... Aşkın sır perdeleri aralanıyor gözlerinde. İşlerim, telaşlarım anlamsızlaşıyor o an. İçimde buluyorum seni. Yok teselli kimseden biliyorum, içimden seviyorum seni...

...

Öfke bulutları terketsin bu kenti, hırs örerken sinsice ağını, kin dolu yüreklere... Sevgi mevsimsiz dökülsün avuçlarımıza, şeytan yeni oyunlar düşlerken... Sevenler kavuşsun yüreklerin Kalamış'ında, bir tatlı huzurla büyüsün mutluluklar... Hani yazıda kalmasın, erisin sevgiyle, buzdan krallıklar... Bu yollar yare çıksın, engeller usandırmasın Kalamış'ta...

Endişelerimi rüzgara savuruyorum, fularımı delip geçiyor aşk, kapılıyorum bu yolun ahengine... Ağaçlar eğiliyor aşk gelince, eğiliyorum tevazu içre unutup gururu, kibri, güzelleşiyor Kalamış... Bir tatlı huzur buluyorum, şenleniyor hayal evim, yürüyorum Kalamış'ta...

"Münir Nurettin Selçuk' un Kalamış isimli eserinden esinlenilmiştir"...

09 Ekim 2011 3-4 dakika 243 denemesi var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (3)
  • 12 yıl önce

    Huzur nerede, aramak mı lazım dere tepe, yoksa çok mu yakın belki içimizde. En önemliside o değil mi iç huzuru? Sabahın beşinde uyanıp güneşin doğuşunu seyretmek, bir anadolu kasabasında horozların ötüşünü dinlemek ne güzeldir. Maddi olarak dünyadan çok fazla şey beklememek. Ne diyor bir özlü söz, çok da hoşuma gider''Paradan başka harcayacak hiç birşeyi olmayanlar dünyanın en fakir insanlarıdır'' Benim aile huzurum varsa, hele bir de dünya tatlısı evlatlarım, benim olduğum kategoride ne Sakıp Sabancı ne Rahmi Koç ilk ona bile girmezler. Şimdiye kadar kimler kimler ne fabrikaları ne yalıları bırakıp da gitmediler mi? Onlar sanmıyorum ki doğru dürüst uyku bile uyuyamıyorlardır. Hayat paylaşımlarla güzel hale geliyor bunu çok iyi analiz etmek gerek. İslamda ki sosyal yardımlaşma zekat müessesi de böyle bir olgudur, onun önemini bilen kişi verdikçe rahatlar. Ne der atalarımız yine''Veren el alan elden üstündür'' Güzel bir deneme kaleme almışsın yine kutlarım seni sevgi saygı ve başarı dileklerimle...👍

  • Evet ben de "Rızık insanın midesine girendir" gibi bir söz öğrenmiştim..Asıl zenginlik, sağlığımız ve yiyip içtiğimiz şeylerdir..Para bir nokataya kadar götürür insanı ama sağlık ve huzur en önemli iki mutluluktur insanı doyuma götüren..Yoksa insan bir ömür aç, mahrum ve paraya duyduğu hırsla tüketir ömrünü..Teşekkürü unutur..

    sağolasın Ahmet ağabey, genişletmişsin manayı..👍ud83cudfbb

  • 10 yıl önce

    Yaz şairem yaz...Bu kalemi seviyorum..👍