Bu Dünyadan Bir Adam Geçti

Sizlere bir Adam anlatacağım. Herkesin hayatında çok bağlandığı bir öğretmeni olmuştur. Ama daha öğrenecek çok şeyi varken insan öğretmeninden, rehberinden, ışığından nasıl ayrılır?
Dilimin döndüğünce, yüreğimin yettiğince anlatmaya çalışacağım...

Hocam. Gittiniz mi gerçekten? Gerçekten bir daha gelmeyecek misiniz? Nasıl olur ama hocam? Daha dün beraberdik. Okul çıkışı "iyi günler hocam" demiştim. Duymamıştınız. Neyse dedim, yarın görüşürüz zaten. Görüştük de hocam. Görüştük. Elinizi öptüm, yüzünüze baktım. Son kez de olsa gördüm sizi. Son kez de olsa görebildim, öpebildim elinizi.

Ne güzel adamsınız hocam. Ne güzel insansınız. Ne birinin kalbini kırdınız, ne kimsenin arkasından konuştunuz, ne de bir haram yediniz. Ne güzel bir öğretmen, ne güzel bir lidersiniz hocam!

Hep hocam derdik size. Affedin, sizi hiç hocamız olarak görmedik. Abimizdiniz. Ne zaman bir zor duruma düşsek, ne zaman kafamıza bir şey takılsa, başımıza bir iş gelse, o kapıdan içeri girip "Sayın Hocam" diyerek şakalaşırdık. Hiçbir zaman terslemediniz bizi. Hiçbir zaman bizi yalnız bırakmadınız. İyi ki varsınız hocam. İyi ki vardınız.

Yol paramız bittiğinde size gelirdik. Çekinmezdik hiç. İnsan abisinden çekinir mi? Ne derdim olsa anlatırdım size. Usanmadan sıkılmadan dinlerdiniz. Ne güzel bir dert ortağısınız hocam!

Ağaç ektik beraber. Her gün bakardık onlara. Her gün gidip sulardınız. "Bırakın hocam biz sularız" desek dahi dinlemezdiniz. Kendi ellerinizle suladınız. Kendi ellerinizle baktınız o ağaçlara. O ağaçlar sizden bizlere birer miras hocam. Biz yaşatacağız onları sizin adınızla.
Derslerden çıkardık ağaç sulamak için. Yok yazılırdık. Okul içi faaliyet yazardınız. Beraber ağaç mı dikmedik, kitap mı taşımadık, ev eşyası mı taşımadık... Her iş yaptıgımızda döner alırdınız bize. Sıcağın altında uğraşırken gelip "İçecekler benden!" diyişiniz... Biz de sizi alkışlardık, sevinirdik. Gider kantinden içecek bir şeyler alırdık. "Nevzat abi bunlar Tamer Hocaya." derdik. Gülerdi.

Zil çalınca ilk sizin yanınıza uğrardık. O kapı ne zaman kilitli olsa, boşta, açıkta kalmış gibi hissederdik kendimizi. Gidecek yerimiz olmazdı okulda. Odada olmadıgınızı bile bile içeri seslenirdik. Kapıya not bırakırdık. Sonra tam bahçeye çıkacakken merdivenden gelirdiniz koşa koşa çıkardınız merdiveni. Biz yine mutlu olurduk. "İşte geldi bizim reis" derdik. Odanız, odamız gibiydi. O kitaplıktaki gül suyunu her girişimizde sürerdik. Sonra size derste yaşadıgımız komik bir şeyi anlatırdık. Koltukta iki elinizi ensenize koyup arkanıza yaslanırdınız. Dilinizi dişlerinizin arasından çıkarıp gülerek bizi dinlerdiniz. Bazen dalgaya almak için "uuu, abooo..." derdiniz.
Yanınıza gelip size bir şey anlatsak, yine aynı tepkiyi verir misiniz hocam? Yine bize gülerek odanızdan kovar mısınız? Yine kemerinizi çıkarıyormuş gibi yaparak bizi korkutur musunuz?

Hocam, inanamıyorum hala hocam. Haberinizi ilk aldığımda "Tamer Hoca ölür mü ya?" demiştim. İnsanın abisi ölünce ne yapar? Sonra baktım ki. İyi insanlar da ölürmüş. İyi insanlar da gidermiş aramızdan. Ama hocam siz gitmeyin...
Bunların Allah'tan geldiğini bilmesek, inancımız olmasa; kafayı yerdik hocam. Çünkü hala sizin gidişinize inanamıyorum.

Hocam... Canım Abim... Yeni araba alacaktınız. Beraber gezecektik. Sinemaya gidecektik. Ramazanda iftar için okulda mangal yapacaktık. Görev dağılımını bile yapmıştık hocam. Herkes şunu getirsin diye hazırlanmıştık aylar öncesinden. Kader bu ya. Olmadı Hocam.

Size anlattıklarımız komik olmasa bile gülerdiniz. 10. sınıfta okul kitaplarını taşırken bize şarkı önermiştiniz. "Murat Göğebakan- Gelmiş Bahar" onu dinliyorum şuan. Ve her dinlediğimde aklıma yine siz geleceksiniz hocam. Her şeyinizle mi severdim sizi. Böyle mi sadakat olur bir insana. Bizim için bir çok şeydiniz hocam. Bir çok güzel şeydiniz.

Pişmanım. Size sarılamadım hocam. Size hiç sarılmadım şimdiye kadar. Keşke sarılsaydım. Keşke. Hep şey derdim. Bir gün bir derdim olursa, yine size anlatırım. Belki o zaman omzunuza yaslanarak ağlayıp sarılırdım size. Fakat şimdi. Sizin için başkasının omzunda ağlıyorum hocam.

Sizi anlatamam hocam. Yılların hocası. Koskoca Tamer Üstünel. Tamer Hoca. Tamer Abi.
Hocam ben sizi tarif edemem. Size olan sevgimi anlatamam affedin. Kendinize iyi bakın hocam. Geride bıraktığınız her şey bize emanet...

Mekanınız Cennet Olsun Tamer Hocam.

12 Mayıs 2017
-bu dünyadan bir adam geçti-

03 Nisan 2018 4-5 dakika 7 denemesi var.
Yorumlar