Çilek Kokulu Silgi

Annem'in,Var olma sebebimin,hayata tutunma nedenimin tam 30. Anneler Günü olacak bu yıl..
Bana gelince otuz yaşındayım..Ömrüm kaç anneler gününe yetebilecek bilmiyorum..Tabi anne olmaya layık görülürsem..Düşünüyorum..

Ne alınır ne alınır..Nasıl mutlu edilir bir anne diye?
Bulamıyorum..
Herşey indirimde ama hiçbirşey "en güzeli" olan, "evet işte bu!" diyebileceğim gibi değil..

Oysa küçükken ne güzeldi..Hemen karar verebiliyordu insan..
Durun bakın böyle dedim de aklıma geldi..

Bir keresinde-beslenme çantalarımızı bırakıp,para idaresi nasıl yapılır öğrenebilmek için ailelerimizden yeni yeni harçlık almaya başladığımız kadar küçük olduğumuz zamanlardı- üzeri arı resimli, çilek kokulu silgiler satılırdı..Bilen bilir.. Ama ne silgi! Kıyıpta silemezsin o derece..Mübarek koklamak ,izlemek için icat edilmiş.

Eh o sıralar beni en mutlu edecek şey o silgi ya? Kalkıp bir ay öncesinden küçük para kavanozumda biriktirebildiğim bütün bozuk paraları avucuma doldurup okulun yan tarafındaki kırtasiyeden o meşhur silgilerin en yeni modelinden almıştım anneme..

Eve gidip aldığım silgiyi ?hani çok değerli ya- boş takı kutularından birine özenle yerleştirme faslı ise ayrı hikaye..Ama ne yapayım anneme kendi paramla aldığım ilk hediyemi veriyordum az şey mi?

Üstelik babam olur da belki unutmuştur diye bir kalem de onun için sarmıştım.Hiç kullanmadıklarımdan..Biliyorum,size komik geliyor..Ama değil..Gerçekten değil..Ben hatırlıyorum. Tüm bu hazırlıkları resmen ayin kutsallığında, törenle yapıyordum.Kardeşim daha bebek düşünün.Onun bile beşiğine okul bahçesinden kopardığım çiçeği yerleştirmiştim anneler gününü eli boş karşılamasın diye.

Ne günlerdi..

Nihayet sabah olup anneler günü güneşi doğar doğmaz da kahvaltıyı hazırlamaya kalkmıştım.
O zamanlar mayıs ayında portakal falan olmazdı.Bakmayın şimdiki reklamlara..Süt koymuştum ben.Tabak..Çatal..Bir iki zeytin peynir bir şeyler..
Ee ??
Ee si tepsi küçük,
Biri yer biri bakar olur mu? Babam üzülmez mi sonra?
Ne yapsın Ceyda..
Ayırım yapmasın da ?çünkü ayırım yapmak kötü bir şeydir aile içinde- Eh varsın vazgeçsin Ceydacıkta yatakta kahvaltı fikrinden.Hepsini sil baştan masaya yerleştirmiştim sevinçle..Hepimiz bir arada daha iyiydi ne de olsa..

Sonrası tahmin ettiğiniz gibi..Annem elini yüzünü yıkadıktan sonra salona gelmişti ve babamla gözgöze kırpıştıktan sonra hemen gidip hediyemi getirmiştim..'Annecim anneler günün kutlu olsun.Bu senin.Ben aldım?
Ama ne gurur yarabbim...Ne gurur..
Annem paketi açmaya çalıştıkça ben sabırsızlanıp onun yerine açıvermek bir an evvel hediyemi gçrüp sevincinden deliye dönemesini beklemek yıllar kadar uzun sürmüştü..
Hayır yani sanki bilmiyorum içinde ne var : ))

Hey allahım..

Sarılmıştım anneme..
Annem miss..
Annem dünyamm..
Annem can..

(Bu arada sadece özel günlerde sarılabilirdik biz annemle..Fazlasını sevmezdi annem..
Sevgisini gösteremezdi..Bu yüzden çok özeldi ona sarılabildiğim an'lar..Şimdilerde aklıma geldikçe sırnaşıyorum kolunun altına..Ama hala aynı derece özeldir..)

Annem bakmıştı şöyle bi..
Bir bana..bir silgiye..Küçücük evimizde sadece en sevdiğimiz eşyaları koyabildiğimiz büfenin tam da baş köşesine yerleştirirken annemin dolan gözlerini kaçırdığını görmüştüm.

Demek ki gerçekten bir insanı mutlu etmek için çok büyük hediyeler vermek gerekmiyordu..

Önemli olan ona kendisinin bu dünyadaki her güzel şey gibi özel olduğunu hissettirmekti..
Ve o silgi orada yıllarca kaldı biliyor musunuz? (Kardeşim okula başladığı sene yok etmeseydi hala dururdu da eminim..)

...

Sahi. Kardeşim dedim aklıma geldi..

Bir diğer anneler günü arifesinde de ona flüt çalmasını öğretmiştim. Sabah kardeşimin ağzında flüt,benim elimde çiçek,babamın elinde 'büyük? kahvaltı tepsisi hep bir ağızdan

'Do re mi mi miii, miii fa miii reee..
beni aaal kollarınaaa....?

eşliğinde odaya girdiğimizde yine çok mutlu olmuştu anneciğim..

Biz de çok mutlu olmuştuk..
Çok mutluyduk..

Ve her yıl büyüdükçe daha da güzel oluyordu her şey..

.....

(Neyse..nerden girdiysek bu konuya..)
Velhasıl zor iş hediye seçmek..

Bir anne,evladı için
Başlıbaşına Dünya
Başlıbaşına Değer,
Başlıbaşına 'Herşey? iken,
Ona armağan etmek üzere,annesinden daha güzel bir hediye bulamıyor çocuk ve bulamayınca da böyle çocukluğuna dalıp dalıp geri sarıyor işte : )

İyisi mi ihtiyacı olan şeyleri böyle günlere denk getirip almak üzere harekete geçmek.ve yavaştan yavaştan yazıyı noktalayıp, sürpriz hazırlıklara başlamak : )

...

Annemmm, Anneleriiim,
Hepinizin Anneler Günü Kutlu Olsun..

Hayatınız tüm sevdikleriniz ve hayırlı evlatlarınızla daha da anlam bulsun..
Herşey gönlünüzce olsun..

En içten sevgi ve saygılarımla
öpüyorum ellerinizden..

Hepinizin varlığına,gülümseyen yüzlerine nazarboncuğu


ceyda a.



Hamiş:
Lütfen,bencillikleri ile başkalarından çaldıkları mutlulukları kendine pay biçmeye çalışan, hani anne olmuş ama o kelimenin altını dolduramamış, hakkını verememiş anne(?)ler, -ki onlar kendini biliyor-üzerine alınmasınlar mesajımı. Onlar için söyleyebileceğim tek şey, terbiyemin el verdiği ölçüde "bu dünyanın öbür dünyası var" sözü olacaktır sadece..
o kadar..fazlası değil..

12 Mayıs 2009 5-6 dakika 9 denemesi var.
Beğenenler (3)
Yorumlar