Dönüp Baktığında Yaşlanmıştı

Başladığın yere geri dönmekti yaşlanmak. Yine birine ihtiyaç duyuyorsun, yalnız bir işini yapmak öyle zor ki. En basit olarak bile git gide gençken yaptığın en kolay işler zorlaşıyor. Yürümek... Bbekkende başlaması zor bir şeydir. Ailen yardım eder. Sebep; yeni gelişen kemikler. Beynin daha bu aktiviteyi bilmemesi. Ama sonradan omurilik devreye girer. Ezberler bunu ve belli bir zamana kadar sorunsuzca yerine getirir. Yaşlandıkça zorlaşır yürümek. Sebep; eriyen kemikler,yetersiz kas gücü,tembelleşen insan ve yetemeyen enerji. Belki de hayat yorgunluğu. Doğduğunda da ilk buruş buruştur bebekler. Sonra cildi gerginleşir. Yıllar geçer,anılar artar. Her biri adına vücudumuzda çizgiler belirir. Bebekken yemek konusu biraz farklıdır. İlk altı ay anne sütü sonra yavaş yavaş besinler alınır. İnsan büyür ve yemek çeşidi de artar. Canı ne isterse yer ve içer. Sonra yaş ilerler ve her can çekilen yenemez. Yani döndük yine en başa. Az besin, süt... yaşlanmak farklıdır ama biraz da olsa. Hayat gibi ona da ne yönden baktığımız önemlidir. Hep dünyada bahsedilen döngülerden biridir o da Bebek olarak başlarız. Gençleşir,olgunlaşırız ve hiç yokuzdur. Yaşlılıktan sonra da zaten bir daha hiç olmayacağızdır. Bazı insanlar yaşlanmak istemez. Korkarlar. Özgürlüğü gidiyor diye düşünür çünkü. İstediğin gibi yürüyememek, koşamamak. Düşünsene canın bir şey çekecek ve miden ağrır diye yiyemeyeceksin. Ama daha da kötüsü hayattan bir beklentin kalmıyor. Bebeksen büyümek istersin. Sonra genç olmak, okumak, evlenmek. Sonra çocuğun olmalı. Onu geliştirmelisin. İşinde ilerlemelisin. Dünya küçük diyenlere inat büyüklüğünü kanıtlamak için her bir kıtayı, ülkeyi adımlamalısın. Ailenle bolca vakit geçirmelisin. Kitaplar, filmler var. Derken çocuğun evlenir. Falan filan ama yaşlandıysan çokta bir şey yapamazsın. Vücudun izin vermez öyle her şeye. Ölümü beklersin kabullenir. Bakış açısı diyorum ya. Yaşlanmayı kabul edersen yaşın bir önemi yok. Ölümü her zaman bekle. Ne zaman geleceği belli olmaz onun. Ama önemli olan arkadan dönüp baktığında ne bıraktığın. Dünyadan binlerce insan geldi geçti. Kaç tanesi hatırlanır ki. Önemli olanlar sadece. Boş yaşamaktansa hatırlanmaktır önemli olan. Düşün yaşın 70 ama hiçbir şey yapmamışsın. Sadece herkesleşmişsin. Birgün gittiğinde de herkes gibi hatırlanmayacaksın. Ama kendini her zaman mutlu etmek bide çok önemli. Eğlen ve çevrendekiler de eğlensin. Eğlenceliydi diye anılmak ne kadar hoş değil mi ki. Herkes birgün gidecek ama ?'hatırlanmak''ta bütün iş. Ne kadar bebeklikle yaşlılık benzese de anıları aynı olamaz. İlk buruşuksun evet ama su içindeydin sen  yaşlanınca anıların olacak. Her gülümseyişin yanaklarında, dudaklarının iki yanında iz bırakacak. Çok sinirlendiğinde anlar birleşecek alnında toplanacak. Arkadaşlarınla yaşın ilerleyince her şeyi belki yiyemezsin. Miden tavır yapar ama sende zamanında yediklerine saymalısın Kulakların çok duyamaz. Son zamanlarda belki hep ?Efendim' dersin ama dinlediğin yüksek sesli müzikler zamanında çok mutlu etti seni. Habire yakın ve uzak gözlüğünü arıyorsan zamanında gördüğün güzel manzaralardandır. Yada dünyasına girdiğin o romanlara çok yakından bakmışsındır Hareket ederken canın yanıyor olabilir ama zamanında ne kadar çok gezdin,yürüdün. Arkadaşlarınla ne kadar eğlendin,dans ettin hatırlanasa Yani baktığında aynada gördüğün şey ?anılar'. Yaşamların,üzüntülerin,mutlulkların,sevinlerin elinden giden özgürlük değil. Zamanında özgürlüğün elinde olmasa aynada bu yüzü göremezdin. Tek zorluğu olabilir yaşlılığın ?Unutmak'. Senin unutman. Anılarını unutman. Yüzüne,çevrene baktığında her şeyin anlamsız gelmesi. O zaman daha çok yorulur insan ama daha iyi yönden bakılır belki. Yani yaşlanmak yeniden sıfıra dönmektir hayatta. Başlangı. Noktana. Önemli olan sıfıra döndüğünde elinde 0' mı var yoksa seni hala gülümseten anıların mı?

13 Eylül 2013 3-4 dakika 17 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar