Eve Dönüş

Gün bitimi günle başlar güneşle beraber, minarede okunan ezanla... Taş fırında pişen ekmek kokusuyla sirayet eder günün sıfır başlangıcına... Uyandığımız sıcacık yataktaki kalan sıcaklıkla... Saçımızı taradığımız tarakta... Ayna karşısında yüzümüzdeki değişen çizgilerle...Giyiniriz ütülü elbiselerimizle güne merhaba...

Sevdiklerimizi günün ilk bakışıyla öperiz alınlarından...Kokularını iyice çekeriz içimize...Evin kapısını hayırlısıyla besmele ile açıp, kaparız sevinç ve hüzünle...Sabah serinliğini hissederiz her tenimizle...Yarım kalan uykularla giderilir araç içinde direnen uykuyla...

Rızkımızın önünde başlarız çalıştığımız yerde... Her bakan yüzde dünden kalan ifadeler yansır bedene...İşe yansır psikolojik durumu cevabını bekleyen sorular cevaplamayı bekler tamda işe odaklandığımız vakitte...Çoğumuzun yarım kalan sözü, eşin anlatmaya çalıştığı durumlar gözler önünden geçer birer birer sevinç ve hüzünle...

Makinada masada arkadaş oluruz karşımızdaki metal malzemesiyle... Tuşlara dokunulan her parmak cevap bulmaya çalışır makinanın karşısında terlediğimiz saatlerde... Her ürettiğimiz ürün dinlendirir kaslarımızın tutamadığı anlarda...Sıra sıra dizilen ürünler güne kum saati olur verimliliklerin ölçüldüğü dakikalarda...En ince ayrıntılara odaklanır zekamız hesapta, teknik resimde, milimetre ölçerde...

Alınterimizi üzerimizdeki iş elbiseyle silinir kolumuzdaki yağ ve metal tozuyla... Kazmayı daha derine vururuz toprağın sert olduğu yerde...Kazanç bereketini yerin derinliklerinde, yüksek iskelede gücümüzle sıvarız hayatımızdaki pürüzlü duvarları derinleşen hatlarımızı boyarız fırçanın ucunda en keskin köşelere dokunuruz itinayla...

Hesaplanan parametrelerin içinde rakamlarla konuşuruz bir türlü tutturamadığımız sonuçlarda, ...Bitmek bilmeyen hararetli toplantılarda... Konuşmalarda...Güneş batarken bedenler yoruldu yaptığımız işimizde... Döngüsel hareketimizde... Makine sesine kapılan odağımızı yuvarlak masa toplantılarına bırakırız yorulan bedenimizi...Donanımlı sunumlar, ikna edilmeye çalışıldı karşımızda olanları veya inanmak istemeyenleri slaytlarda ispatlamaya çalıştık uzun süren konuşmalarımızla, dünden kalan cevapsız sorularımızla; kimisini kafada çözdük, kimisini toplantı sonuna molaya öteledik isteksizce...

Evdeki hesapları masa başında hesapladık birer birer cebimizdekini topladık, çıkardık olmadı bir türlü evdeki hesaba...Temel ihtiyaçların arasında öncelikler belirledik dar bütçelerde...Hesap sonunda derinden içlenip; bir off! çektik gürültüyü bastırırcasına...Bıraktık başka zamana hesabın hesaplaşmasını hesap makinanın ekranında....

Zil sesine değil, etraftaki çalışanların gidişine uyandık bizi bekleyen tavşan kanı çayımızla buluştuk. Dışarıda soğuk betona oturup sıcak çayı sıcaklığını avucumuzun içinde yolladık tüm bedenimize... Uzaklara bakarak yudumladık kıtlama şekerle her zaman gördüğümüz ağaçlara, yollara bakıp uzaklaştık başka bir anlama...Çayı her yudumladığımızda yorulan bedenimiz mutluluğu yaşadı çayın dibini gördüğünde...Döngü devam eder gün boyunca yapaylaşırız iş emirlerinin altında...

Hayat gömleğimizi örerken karşımızda olur musallat, en sinirli zamanda... Ya sabır! Ya sabırla korumaya çalışırız öfkemizi en çılgın vakitte... Dakikalar kovalasın saatleri, akrep yel kovanı kovalasın kum saatinin içinde... Her soruya cevap vermeye çalışırız kasların direncinin düştüğü dakikalarda, ayna karşısında kendimize bakar, kusamadığımız öfkemizi kusarız lavaboya... Sileriz ıslak peçeteyle geride kalanları atılır çöpe...İçimizdeki ağrılar beynimize vurur, çözümü bulamadığımız tablette...İlaçta...

Kalp kırar, gönül yaralarız dudaklarımızdan çıkan sözlerle... Kontrol dışına çıkan bedensel hareketlerimizle... Üzerimize sertçe kapanan kapının ardından öylece bakarız soru işaretlerin altında...
Sorular, cevap bekler gün bitiminde ve paydosta... Kalabalığa karışırız yürüyen bedenimizle... Hareketlerin içinde hareketsiz kalırız, gözlerin takıldığı yerde... Kalabalıklı kaldırımlarda...Gün bitimi; gecenin başlangıcıdır, sabah çıktığımız kapının ziline dokunduğumuzda...

Sevdiklerimize yorgun bakışlarımız eve varıştır, arkamızdan gelen geceyle...

23 Temmuz 2018 3-4 dakika 34 denemesi var.
Yorumlar