Gözlerime Mumyaladım Seni

Sabrım beş yıldızlı apoleti dikti kalbimin omuzlarına seni bekleyişlerimin umuduna; sen sesimi teline yasaklarken... Oysa, haberi yoktu doksan dokuz tesbih tanelerimin el çekişlerine susumun!
İlk sende vuruldum gençliğimin gölgesinde uyurken, AŞKA.
Hırsızlama bir aşkla sevdim seni bunca yıl. Vazgeçilmezliğini gösterdi hiç kullanmadığın vicdanın; oysa yldız- yıldız-d gözlerim, senin parlaklığında yiten.
Şimdi, çapakların körlüğünde yitirdim mevsimlerin ebrulisini.
Yokluğunda adını düşürmeseydim beyaz kaatlara, seni intihar edemezdim parmaklarımda.
Varlığın da acıtacak beni yokluğun da bilirim... Güneş-te kovalamak kolaydı seni; güneş-te geceye çekilmiyor ki bu kalaba yalnızlıkta... Yaksam gecenin tüm ampüllrini bir bakışın da etmiyor ki segili!
Bu elimdeki kalem ne kadar anlatabilir ki seni, seni ne çok sevdiğimi gecenin karasında yitirdiklerimi kim görebilir ki, seni sevdiğimi kulağına haykıramayışım gibi!
Sensiz de öğrenirim yaşamayı, zamanı avuçlarımdan düşürürken bir yağmur damlası gibi.
Sen mevsimlik aşk değilsin ki sevdiğim; olmadı, gelecek mevsim sever dediğim...
Sesimin rengini susuşlarında unuttuğum, gözlerime resmini mumyalıyorum...
Sensiz yaşarım derken en çok aklımı kandırıyorum, kalbim kahkahalar savuruyor dilimin yalanına. Zaman geçiyor bedenimden hızla... Bilmem biliyormusun seni ne kadar sevdiğimi? ...

10/ 10/ 2008... Fatsa

28 Kasım 2008 1-2 dakika 28 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar