Halk Ve Halkçı Kavramı 1

Halk kavramı birçok tarihsel oluşmayı içermektedir. Birinci olaraktan halk yapı, toplumsal yapının ittifakları ile ortaya çıkmıştır. İttifaklar nedeni ile bir araya gelerek kümelenen totem kandaşlık etnikçi sosyal birlikler karışımı olmakla, etnik yapıya göre yeni bir kültürdür.

Halk dediğimiz böylesi alan, etniklerin bir arada oluşla, küme eşen koalisyon yapısını ortaya koymuşturlar. Her bir etnik yapı, ittifakı aşamanın içine, yani halk yapının içine, toplumsu gerek oluşla girdiler. Ama yeni yapıya dek durum henüz kaostuk tu. Yeni yapı içinde, yeni olacakların henüz kestirilebilir olmayan düzen eşilmemiş, ama ardışıkça ve sıkça yeniden ve yeniden düzen eşmeli girişmelerin deneme yanılma oluşturduğu pratiğinin denetiminde idiler.

Bu yeni olan ilk kez tanıdıkları denetilişlerin gelenek eşilmesi, totemdi kutsal anlama içinde hazım edilebilir dönüşümlerle; dönüşmelerin kaide; ya da kural olucu oturması ile eğim eşen bir girişmeler tutumu ile belirlenişe geldiler. Gelecek, yeni girişmelerin, pek çok ve şiddetli olacak sosyal kırılma ve düzenlemelerin art arda, etnik yapı (sosyal yapı) şoklarını ortaya koyacaktı.

Bu kabil yapılaşmaların oluşması totem anlayışla evirilen zeminde, güncel olan dini sistemleri ortaya çıkaracaktı. Bu aşamada dini sistem sosyal (HALKTI) yaşamla, toplumsal yaşamı hep bir arada gözetecekti.

Yeni oluşmalı, hünerdi emek bazlı girişme yapamayan etnik birliğe dek üyeleri, böylece halk yapının bir yanıyla çekirdek rutinlerini ortaya koydular. Hünerli emeğini ortaya koyabilen bireyler de, üretimden arta alan zamanı, halkın içinde özel yaşantılım olacakla tutum aştılar.

Başlangıç oluşma ve belirlenmeyle halk; her biri bir özel kümelerdi, kandaş totem kültürlü, etnik birliklerin koalisyonudurlar. Giderek bu etnik kültürlerin girişimi olan yeni yapısalcı anlayışlarla uyumlanan yepyeni ve dinamik kültürlerin girişmesi olan halk kültürünü ortaya koydular. Halk kültürü etnik kültürler üzerine inşa iken bir etnik kültür değildi. Etnik kültürlerden ve toplumsal bilinçten müktesebatlar la yansıtılan güçlü bir kültürdü.
Aslında bu yeni kültür hem toplumsa, hem sosyal alandı olacakla iki yaşamdılar. Henüz ayrışamaz olan kaostuk bulutsu yapı içindeydiler. Girişme yol aldıracak, yol yol eğimince yapıyı biçimleyecekti. Yapı da yolla etki eşerek, hem yol; hem yapı şekil eşecekti.

Halkın, tarihsel süreçli ikinci oluşma şekli ise; toplumsal ittifak içinde, toplumsal üretişle birey olaraktan, toplum içinde (kurumsa üretim alanlarında) faal görev alamayanların ya da, toplumsal üretime katılamayanların, geri hizmette olacak olan kısımlarıydılar.

Yani acizler, güçsüzler, sakat ve müzmin hastalıklılar, zekâ engellileri olanlar ve çocuk gibi biyolojik kuşaklardan, iş göremezlerden oluşurdu. Bu tür oluşan gerçekliklerin durumlarını da, halk kavramı yansıtır oldu. Halkın, yalın aile birliğiyle ve ailenin de aile içi hizmetleriyle ve ailelerin de özel geri hizmetti kavranışla da girişen bir ortaya çıkışın rezonanslar birliği oluşları da, vardır.

Yine tarihsel süreç içinde halk kavramı, dördüncü bir beliriş biçimini de içerir ki, bu belirme sekliyle halk; toplum içinde üretimden gelen refahın tüketildiği alandırlar. Yani toplumdan gelen bireyler, toplumdan getirdiği üretimse sağlayışlarını, kendi öznel yaşantı aşmaları içinde, özel (mahrem) aile birlikleri içinde yan yana yaşama alanının zeminini de, oluşturmuş olmalarıdır.

Oysa sosyal birlikti, etnik yapılar döneminde; üretim ve tüketimin, şimdiki belirme şekli olan halk; o zamanlar öngörülemezdi. Bu aşamada üretim tüketim alanı ayrımsız iç içe idi. Kendi alandı sınırı içinde olan, her yer bir üretim (avcılık, toplayıcılık) alanıdır. Yine bu sınırlar içinde her yer bir tüketim alanı olabiliyordu. Tek yasa vardır. Aynı zaman zemin dilimi olan üretim ve tüketimler, ortak gerçekleşiyordu. Bu özellikler kısmen sürü yaşamın da özellikleriydi.

Yine halk, toplumun üretime katılan bireyleri ile genelde halktan olup da, ya geri hizmetle görevli; ya da üretim dışında kalan kişiler olan ailesiyle; yaşamaları için zorunlu gerekiş sağlayışlarını tükettikleri alandır. Yani toplumun bireyleri, üretim dışı zamanlarını, halk içinde, özel ve öznel baskınlıkla yaşantı aşarak tüketirler. Böylelikle halk bir aileler ilişkili, öznellikler tüketim alanıdır da. Halk alanı (kısmı), tinsel ve tensel, kimi keyfiliklerin de alnıdır. Halkın toplumsa olamayan yapısı da vardır.

Sürecek

24 Mayıs 2011 4-5 dakika 1084 denemesi var.
Yorumlar