Hayati

Yazmayı asil kılan ne varsa, çirkefleştiren de o.. Bilirmisin bilmem şalvarı çekip çemkirmek vardır, eller belde...Düşünesi sonradan geliyor insanın, '' iyide ,ne kalıcak elde..?''
1 haftalıksa 1 haftada unutursun rahatlığı var , ağacın kökü dışardan görünmez tedirginliğinin üstünde ... ama hep bencillik... neye çaba sarf ettiğini bilmeden, kendini ikna edemeden ikna edebilen bir sevgili var...

yazıya dökülme çaresizliği var, telefonun abarttığı ses tellerinde... bir günde bir yazarı 2 kere ne dökebilir, dereceleri farklı üstelik satırların... yazar dediğime bakma onuda ben yazdım.

sana yazdığım şeylerin şiir değilde ''deneme'' türünde olması bile çok acı.. neyi denesem bu terazide belki kardı ama zaten sana ağır basan bi tarafım herzaman vardı...bunu biliyordum ama;

bunun sebebini bilememek, şerbetin içtikten sonra damakta bıraktığı tat gibi, gereksiz güldürür insanı...

sana sitem etmek ne haddime, ben zaten hangi küfrü edebilirim tanışmadığım münafıkların ceddine...

bir günde 2 kere.. büyük şey.. 2 kere yazmak 2 kere kalkıp gitmek gibi, onca yolu sakallarımı yolarak koşmuş kadar yorulmak... bi yanma hissi işte... neye yandığını bilmeden, acıyı özlemişlerin en aptalı olmak gurur verici olur galiba bu gidişle..

buraya kadar okuyana helal olsun ama, okurken sıkılan benim kadar sıkkın değildir, hepsini özlemişim... senden vakit ayırabildiğim, zorda olsa sana darılıp hatırlayabildiğim özlemeler, tozlanmış duygularıma...
''anlamıyorm'' sözü kadar aşşağılayıcı birşey duymamış gibiyim..
keşke seni üzceğime başka birini daha üzebilecek kadar sevebilseydim...
keşkelerimin üstünü neyselerimle kapatabilmenin güveniyle sevebilirim seni.. en az senin kadar belki biraz daha fazla...
herşey özletebilir , omuzların müjdeler beyazını... ve en çok sana doyamamanın gün batımı kalp atmalarını, özleyebilirim...
ben herşeye kadir bile olabilirim, bugün yazarken düşürdüklerimin farkındayım biz kumbarasından.. yine öğrendiğime sevindiğim ''yeniden de sevebilirim'' felsefesi için secde edebilirim koynuna...
bu denli aciz görünmeyi istemek, kaptanın özenmesi gibi tayfalarına..
gözünü kapatıp yanında yürümek gibi, sadece yürümeyi düşünmek gibi..
kesin konuşulmayandan emin olamamanın dürtüsünden uzak kalmak sanırım en iyisi..
aşklaşmamız infilak edicek gibi.. bundan iyisi şamda kivi..

bu gece sanırım sondu .. ömrüme tehliken bizim kadar hayati..

22 Haziran 2012 2-3 dakika 6 denemesi var.
Beğenenler (2)
Yorumlar