Hayatımda ki en büyük kumardı oynadığım

hayatınızda hiç kumar oynadınız mı?
ben küçücük yaşıma rağmen hayatımınilk ve en büyük kumarını oynadım.iortaya canımı koydum. ilk kez oyoynadığım kumardı bu belkide son kez oynayacağım. bir yanıma ölüm bir yanıma sanş oturdu. elimede bir zar verdiler. hayatla ölüm arasında incecik bie çizgi vardı. ya ölümdü ya yaşam. masaya 3 kişi oturduk biri ben biri ölüm diğeri ise hayat. kozlar benim elimdeydi onların kazanması için. herşeyi tamamlamıştım ogün son kez herşeyi yapmıştım. uçan kuşa selamımı vermeyide unutmamıştım tabiykide. çok sevdiğim Gülser öğretmenmle konuşmuştum ve son kez sınav olmuştum. kutup yıldızına bakıyordum ki beyaz bir elbise geldi. "bu ne " dedim ölüm "senin bundan sonraki giyeceğin elbise" dedi . hayat ise "hayır bu son olmayacak sen hemşire olcaksın hep beyaz formayla dolaşacaksın" dedi. beyaz saflığın,temiz duyguların anlamındaydı. oysa ölünce o beyaz duygular toprakla kirlenecekti hem o zaman beyaz duygu olmayacaktiki. ikiside haklı haklı avaz avaz bağırarak konuşuyorlardı.
birden bir ses duydum "fazla vaktimiz yok hadi artık elbisende geldi at şu zarı " dedi. ellerim titremeye kalbim yerinden çıkarcasına atmaya başladı. taşikardik bir hasta gibiydim . zarı elime tutturdular. başlıyordum artık oyuna. attım zarı gittide gitti ama ölümün bölümünde durdu. zaten incecikti o çizgi. elbiseyi uzattılar bana giy diye. ama bu olamazdı benim beyaz düşlerim vardı. toprak mı dolduracaktı yanımı. toprak mı kirletecekti o güzel bedenimi.
birden bi ses "sana güveniyorum.sen bu durumu atlatacaksın" dedi. bu sesi tanıyordum kimdi bu?
arkama döndüğümde ise Gülser hocam vardı. ama bu olamazdı halisünasyondu bu. evet halisünasyondu. ama sıcacık gülümsemesiyle bana yaklaştı ve "tut elimi" dedi. öyle güzel gülümser ki gerçek hayatta asla hayır diyemezsin . bir çırpıda çekti aldı beni o masadan. ölüm bakakaldı ve "hayır" alamazsın dedi. o da "onun güzel beyaz düşleri var hem o istese yener bu acımasız hayatı" dedi haklıydı. o bana her ne olursa olsun hayata gülümsemem gerektiğini yoksa yenileceğimi söylemişti. hayatımı yanımda olmasa bile kurtarmıştı. ondan sonra ne mi oldu. benim hasta ruhumu tedavi ettti. kurumuş bir ağacı tekrar yeşertti. ama "hep gülümse yoksa kaybeden sen olursun" dedi. haklıydı. sonra ben kazandım hayat karşısında. eğer Gülser hoca olmasa ölüm alıp beni kara toprağın koynuna yatıracaktı. evet artık beyaz bir elbise giyiyorum ama beyaz temiz hemşire formamı giyiyorum.

08 Mart 2009 2-3 dakika 76 denemesi var.
Yorumlar (2)
  • 15 yıl önce

    gülser hocan bir melek onun değerini iyi bil. başakalarını kırdığın gibi onuda kırma.sana hemşire formasından başkası yakışmaz.toprağın altına gitmeyi o kadar merak etme orada böcüler var bak karışmam tebrikler😆😆😂ud83cudfbb

  • 15 yıl önce

    Helal sana Cemile,Gülser hocaya da helal.

    Sakın ha,sakın bir daha hemşire elbisesinden başka birde beyaz gelinlik giy.Başka beyaz giyme.

    Yoksa Gülser hocanın emeklerine yazık olur.

    Büyük bir tecrübe olmuş.

    Doğru karar,beyaz önlük,hemşire elbisesi.

    Hem ben ve benim gibi yaşlıların size ihtiyacı var,bize bakacaksınız,iğne yapacaksınız,cici kızlarımız olacaksınız.

    Hani var ya şu,hastane duvarlarında ki suuuus işareti yapan hemşireler.

    Onlardan olacaksın ha.

    Kutlarım seni.