Hiçbir Şey

Açıkçası korkarak başlıyorum bu sancılı işe.Nede olsa ufak bir harf kırgınlığı ile,kalemin gönül koyma ihtimali var bana karşı.Sırlarımı,sevdalarımı,tümcelerimi hibe ettiğim o kalem benim huzurum değil mi?Öyledir elbet,nasıl deniz dinginliğinde gönlümü kurtarıyorsam,yazmanın tarifsiz heyecanında da ruhumun prangalarını kırıyorum.
Yazıya başlarken beni en çok korkutan nasıl değil,ne yazacağım oldu.Kaç geceden yardım dilediysem,kaç güne yalvardıysam da fayda etmedi.Bu böyle devam edemezdi tabi ki.Yansımasız ayna olmayacağına göre,konusuzda yazı yapamazdı sanırım?Yoksa yapabilir miydi?Yok ben kabul edemem bunu usum buna karşı çıkar.Bu yüzden derhal bir konu bulmalıydım.
İnsan en olmadık anda mı hep ulaşır istediğine?Sanırım dünyanın var oluşundan beri bu böyle.Benim için istemekle de doğru orantılı.Şunu unutmam hiç en üryan gecede bile ışık en ummadığın anda seni bulur.Bulur ve karanlığı eritir tek hamlede.İşte bana da aynen bu tarifle oldu.Tam usanç ele geçirirken benliğimi,aradığım konuyu kanepemin altında buldum.Yarı loş,tozların raks ettiği yerde.Oysa ki hiçbir şey yoktu orada.Garip değil mi?Lakin asıl nokta buydu zaten.Gerçekten orada hiçbir şey yoktu.Yani aslında sadece hiçbir şey vardı ve işte ben bunun hakkında yazmalıydım.Çünkü hiçbir şey hakkında yazamazsam çevremde olup biten her şeyin anlamını kavrayamazdım.Ben her şeyin şaheserliğini anlamak için hiçbir şeyin basitliğini seçtim.
Konuyu bulduktan sonra kafamda bir oda belirdi.Bomboş bir oda...''Şimdi neyin nesi bu?'' diye geçti içimden.Ta ki kendi içime dönene kadar histeri krizlerinde dolandım.Cigaramın dumanı bile boğulana kadar öksüre öksüre güldü bana.Ne riyakar meret değil mi?Ancak bir tanıdık bir soluk geçtiği an gözlerimden kavradım olayın berraklığını.Aslında oda boş değildi,orada hiçbir şey vardı.Bu yüzden her şeyde oradaydı.Bazen göremediğimiz değil,doğru bakamadığımız ne kadar doğru değil mi?
Cihan zıtlıklar üzerine kurulduğuna göre her şeyin güzelliğini hiçbir şeyde görmem gerektiğini düşündüm.Eğer nefret olmasaydı,sevgi bu kadar güçlenir miydi?Sevmenin saflığı bu kadar dürüst bir yerde durabilir miydi?Doğrusu tam bilmesem de bazı noktalarda kesin geçerliliği olduğunu düşünüyorum bu konunun.
Yaklaşık üç,beş saat kafa patlattım bu konuda.Çıkardığım,kendime pay biçtiğim en önemli nokta ise her şey için hiçbir şeyin bilinmesi gerektiği oldu.Hiçbir şey geçte olsa fark ettim seni...



Not.Fatih Erol Abime desteğinden dolayı çok teşekkür ederim.

09 Nisan 2009 2-3 dakika 4 denemesi var.
Yorumlar