Hoca mı Öğretmen mi

Hepinizin bildiği gibi çok kısa bir zaman önce ilköğretim ve orta öğretim kurumlarında ki öğrencilerin tümü ders başı yaptı. Yeni eğitim ve öğretim yılı tüm öğrencilerimize ve velilerimize hayırlı uğurlu olsun. Çocuklarımız iyi okusunlar ki yüreklerinde önce Allah korkusu, sonra da vatan sevgisi, insan sevgisi olsun...







Yeni eğitim sitemi 4+4+4 olarak belirlendi bir iki sene önce. İlk öğretimin ilk kısmı dört sene, bir sonra ki aşaması yine dört sene, orta öğretim de dört sene olarak eğitim ve öğretim hayatında ki yerini aldı. Hepiniz ilkokul sıralarından geçtiniz bilirsiniz. İlkokulda öğretmene öğretmenim diye seslenir bütün öğrenciler, hocam diye seslenen ya çok azdır ya da hiç yoktur. Öğrenci ilk öğretimin ikinci aşamasına geçince (eskinin ortaokulu) haliyle dersler ve öğretmen sayıları artmaktadır. Bir çok öğrencide öğretmenlerine Hocam diye seslenmektedir keza aynı durum lise de yani şimdinin orta öğretiminde de devam etmektedir. Bizlerde orta öğretim ve lise hayatımız sırasında öğretmenlerimize hep Hocam diyerek hitap ettik. Hoca kelimesi aslen Farsça bir kelime olup dilimize yerleşmiştir. Bizler bir de cami görevlilerinden olan imamlara, Hoca/Hocam deriz.







Yıllar önce televizyonlarda oynayan bir diziydi Hayat Bilgisi. Baş rollerden birinde Perran Kutman hanımefendi Afet Güçverir karakteri ile seyircinin karşısına çıkmıştı aydın ve bilgili bir cumhuriyet öğretmeni olarak. Dizinin içinde öğrencilik yıllarımızda ki yaşantılarımızdan kırıntılar bulabileceğimiz pek çok anekdot ve öge vardı. Onun diziye damgasını vurmuş kalıplaşmış bir cümlesiydi çocuklar ona Hocam diye hitap ettiği zaman ''Hoca Camide Hoca camide'' kelimesini peş peşe hemen patlatıverirdi. O zaman da desteklediğim bir cümle değildi bu. İnsanları kısıtlamamak lazım bu konuda. Özgür bırakın öğrenci veya kişi nasıl seslenmek istiyorsa öyle seslensin. Hocam deyince de alınmaz öğretmenler. Öğretmenim deyince de alınmaz Hocalarımız.







Üniversite de akademik kariyer yapmış bay/bayan kişilere de Hocam diye seslenir öğrencileri bunlarda o hitap şeklinden gurur duyarlar göğüsleri kabarır. Ben şimdiye kadar hiç bir profesör ve doçentten duymadım ki ''Aman çocuğum bana Hocam demeyin sakın öğretmenim deyin.'' öğrencilerine böyle bir uyarıda bulunsun.







Kısaca Hoca camide de olsun, orta öğretim kurumlarında da, bilim üreten üniversitelerimizde de. İsimlere ve şahısların sıfatlarına takılmayalım. Önemli olan çocuklarımıza iyi eğitim verebilmek, hocalarımızın ve öğretmenlerimizin hayat kalitesini, geçim şartlarını kolaylaştırmak onlara yaşanılabilir bir ülkede olduklarını hissettirmek. Hocalı ve öğretmenli yeni eğitim ve öğretim yılı hepimize hayırlı ve uğurlu olsun. Hepinize en derin sevgi ve saygılar...

29 Eylül 2014 2-3 dakika 1377 denemesi var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (4)
  • 9 yıl önce

    Aslı öğretmendir elbette öğretten gelir kökü hoca sonradan girmiş dilimize

    düne kadar kelime anlamında hiç bir şey farketmezdi ama günümüzde hoca antipati uyandırıyor artık din kesiminin kullandığı bir sözcük hoca genel olarak imam ama 😂 o da ayrı sorgulanır🙂

    ne diyelim kelimelere takılmayan bir millet olmamız en doğrusu

    paylaşım için teşekkür ederim

  • 9 yıl önce

    Ve ben, Ayrıca benden herhangi bir konuda üstün olan insanlara da 'Hocam' diye hitap ederim 'Hocam' 🙂

  • YORUM-1 : Böyle diye diye geldik bugünlere, doğruyu değil de kolayı seçerek ! Çok yazık çok ! Emekli bir öğretmen olarak boş geçemediğim için bağışlayınız.

    Atatürk ' ün büyük bir özenle kurduğu TDK yetişemedi biliyorum, izin vermediler belki, engellediler her şeyde olduğu gibi. Çağdaş uygarlık düzeyini yakalamamız istenmiyordu çünkü, hem de hiçbir zaman. Bilinçli bireylerle uğraşmak güçtü birilerine, onlar hep uysal koyun olmamızı istediler, bugün olduğu gibi. Sanırım kına yakacakları döneme yaklaştık.

    Bazıları da her nasılsa eski sözcüklerin yani arapça, farsça ve osmanlıca ve benzeri sözcüklerin anlamlarının çok daha derin olduğunu savunuyorlar ?

  • YORUM-2 :

    Ben de Hayat Bilgisi ' ndeki Perran Kutman gibi olanlardandım, yani ATATÜRK ' ün izindeydim, bugün de olduğu gibi.

    "Sual" yerine soru, "hatıra" yerine "anı", "adabımuaşeret" yerine "görgü", "kompitür" yerine "bilgisayar", "akabinde" yerine "ardından", "aklıselim" yerine "sağduyu", "asgari" yerine "en az", "bilmukabele" yerine "ben de", "beynelmilel" yerine "uluslararası" diyenlerdenim.

    Sağlık, mutluluk ve de sevgiyle kalınız...