İçimdeki Sesler
Saat gece yarısını çoktan geçiyor. Yine yalnızım. İçimi saran bu boşlukla baş başa kalmak, her gece olduğu gibi, giderek daha da zorlaşıyor. Oturduğum sandalyenin ucunda, tıpkı o eski filmlerde olduğu gibi, bir tek ışık yanıyor. O ışık, şehrin sükunetini kesen, gecenin derinliklerinden sızan tek ışıltı. Elimi alnıma koyarken, eski günleri hatırlıyorum. O ilk günümüzü, seninle tanıştığım o anı.
Bir zamanlar birlikte geçirdiğimiz o sabahı hatırlıyorum. İstanbul'un dar sokaklarında kaybolmuş, şehrin caddelerinde ayaklarımızın izlerini bırakmıştık. Çevremizdeki kalabalık hiç fark etmedi, ama biz o anda birbirimizin dünyasında kaybolmuştuk. İşte o an, ellerimiz birleştiğinde, bütün dünya durdu. O el, sadece tenime değil, ruhuma da dokundu.
Bir sabah, işe giderken, gözlerimde bir hüzün vardı. Seninle her sabah aynı tramvayla Zeytinburnu Bakırköy'e gidip geliyorduk. Bir an, elimi cebime soktuğumda, seni beklerken içimdeki sıkıntıyı fark ettim. Huzursuzluk, içimi kemiren bir canavara dönüşmüştü. Ama yine de o bekleme anlarında, ellerimizin buluştuğu o ilk anı düşündüm. İşte o anda, seni kaybetmeyeceğimi anlamıştım.
Gecenin ilerleyen saatlerinde, çayımla birlikte telefondaki eski bir fotoğraf albümüne baktım. Her fotoğraf, hayatımızın o anlarına ait birer iz bıraktı. Yalnızca fotoğraflarda değil, kalbimdeki her bir anı da öyle derin bir iz bıraktı ki, yıllar geçse de o anlar kaybolmadı. O zaman, seninle yaşadığım her şeyin, her adımın değerini anlamıştım.
Bir gece, telefonuma dokunarak seni aramak istedim. Ama sadece parmağım ekranda gezinmekle yetindi. Biliyorum, sen başka bir dünyada yaşamaya başladın. Bizim dünyamız, bizim zamanımız, ne yazık ki bitmişti. Ama her gece, bir zamanlar ellerinle yazdığımız o aşk şiirlerini tekrar gözlerimle okudum.
Saat ilerliyor. Uykuya dalmadan önce, bir kez daha o günleri hatırlıyorum. Zaman geçse de, kalbimde bir yerlerde hep sen varsın. Aşk, bazen kaybolan bir melodi gibi olur; duyulmasa da bir yerde çalar. Ve ben, her geçen gün seninle geçmişi yeniden yaşarım. Çünkü gerçek aşk, ne zaman ne mekan, ne de mesafe tanır. O sadece, kalpte yaşar.
Turgay Kurtuluş