İğ

Hayat, yüzü anılarla dolu teyzem olur. Bütün zamanlarını, duygularımı bükmekle geçirir...Yine böyle eğirilerek güneşi beklediğim gecemde, ip yumağı dünyamdan bahsetmek istedim, nasır tutmuş benliğimle sizlere...Çünkü yüreğim yazmayalı, ellerim harfleri çağırmayalı epey bir zaman olmuş yine...

Müzikten ilham aldığım doğrudur. Idir dinlemeden yazmak olmazdı. Bundan yıllar önce, taş evimizin karşısındaki tarladan, tilkinin geçiş merasimini izleyen köy kadınlarının, belgesel sever küçük çocuğuyum hala. Bu yüzden tarlalardan, hayvanlardan ve duygularımızdan üçleme yapmam kuvvetle muhtemel... Ellerinde iğlerle yün eğiren, beş şişle çorap ören kadınların, çocuk yüreğimde uyandırdığı düş/ünce/lerden...

Matriks filmini düşününce, kadınların ip eğirip bükme yarışlarına hayran kalmamak mümkün değil...Teknoloji ilerlemeden önce, temel ihtiyaçların nasıl büyük bir çaba ve enerji ile sağlandığının kanıtı iğ tutan eller... Sade bir yaşamın, kadın sohbetleriyle nasıl renkli bir hale geldiğinin de delili ayrıca...

İnsanların kurnazlığını konuştuğumuz bir devirde tilkilere kurnaz diye hitap etmek nezaketsizlik olmaz mı diye düşünmüyor değilim? Ya da masumca ip yumağı ile oynayan kedilere, tırmalayan varlıklar demek ne derece doğrudur? Hayvanların bir köşede, acımasız insan belgeseli izlediği bir devrin hüzünlü şahitleriyiz ne yazık ki...Savaşlar, kayıp çocuklar ve kadınlarla dopdolu...

Üzerimde on kilo kadar bir fazlalık, zihnimde bir dünya kalabalık var...Hayat teyzem beni gitgide düşündürüyor, ne olacak diyorum kendi kendime? Ömür dediğimiz; fazlalıkları atmak, eksikliklerimizi tamamlamaktan ibaret değil mi?Peki bitecek mi bu uzatma tarihi geçmiş savaşlar ve insanın insanla mücadelesi? Kendimizle ilgili yapmak istediğimiz bunca şey varken, başkalarıyla bazen alışılmışın da dışına taşan benlik davamız? İğ görmemiş, iğden geçmemiş bir ruhla pata küte bir yaşamak, ama en çok kendiyle kavgalı...

Seçenekler çoğaldıkça, kendimizle ilgili şıkkı eleyip, komşunun balkonundan dünyayı seyrettiğimiz yeni gün sana acı bir merhaba! Dünya seni bizimle tanıştıralı epey zaman oldu...Bu yüzden kendimizi hatırlayamıyoruz uzun zamandır...Ellerindeki kafataslarını unutup başka topraklarda, hafif esen rüzgarda, huzur kokan yurtlar arayan vicdan, sana da acı bir merhaba! Bizi kendine kattığın yanlarından dolayı hoş geldin mi diyelim, hoş bulduk mu bilemedim şimdi? Vicdanlarımızı ve hafızamızı kendimiz dışındakilere harcadığımızdan beridir, ne diyeceğimizi bile unuttuk...Dünyamız kanarken, dikiş tutmaz yanlarımıza hangi iğne ya da çuvaldız gider? Dikiş dikmeyi hiç öğrenmemiş yeni dünyaya, nasıl anlatılır çuvaldız, inanın hiç bilmiyorum?

Küçükken türk filmlerinde sonu mutlulukla biten yapımlar görmeye o kadar alıştık ki, ülkelerin ve insanların birebir savaşlarından barış umar olduk...Umudun, zenginin pastası olduğunu görmekten başka çaremiz yok artık...Her şey merkezinde ve her şey bir o kadar dengesiz ki, cenazede gülmek gibi bir şey, yoklukla varlığın aynı topraklar üzerinde birbiriyle sınanması...Yazana kolay diyeceksiniz belki ama inanın coğrafyanın üstüne yapışan kara lekeyi, gitmek bilmeyen sisi, yüreklere düşen ateşi yani acıyı anlatmak çok zor...

Hayatlarımızın devamı için, ceketlerimize konulmuş tek bir düğme olsaydı umut, onu yine iliklerdik biliyorum...Rüzgar çok şiddetli esiyor ve biz yine güneşi istiyoruz, sahibinden...Bütün insanlık adına, sadece barış istiyoruz...Sohbet eden kadınlar, adamlar ve tebessüm dolu çocuklar... Bir iğden fazlası, eğirip bükmeden...

09 Mart 2019 3-4 dakika 242 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (2)
  • 5 yıl önce

    İnsanlık nereye gidiyor o da belli değil Şulecan... Aslında belli de bir türlü yakıştıramıyoruz uçuruma doğru gittiğini, kimse kimseden haberdar değil, komşuluk, arkadaşlık, sağlam dostluklar çok gerilerde kaldı... Ülkeler ve başındakiler hep çıkar peşinde halklarını inim inim inletiyorlar... Tok açın halinden anlamıyor israf almış başını gidiyor. Oysa Rabbımız da ısrarla ''İsraf edenler şeytanların kardeşidir.'' diyor. Bu böyle sürmez, sürmemeli, sürmeyecek inşallah... Zalimlerin bir hesabı varsa bizim de bir hesabımız var diyor yine Allah cc. Bunu unutmayalım... Dua edelim hem etrafımıza hem de birbirimize... Anlamlıydı yazın kutlarım...