İmkansız Aşk

Yine perdesiz penceremden dışarıya bakmaya başlıyorum. Sabah eksikliği ve hüzünlüğü üzerime parfüm gibi sinmiş, hepsi diyorum hepsi eksik olsun, ne istiyorlarsa onu yapsınlar diyorum. Sonra yine yalnızlığı oynuyorum kendi evimde, her yerinde yoksunluk kokan bu yerde. Tükeniyorum. İlk defa çaresizlik duygusunu tadıyorum. Ellerim boş kaldığında keşkelerim kalıyor yanıma. Keşke diyorum keşke olmasaydı. Keşke tanımasaydım.

Öylece oturuyorum kenardaki kanepeye yastıklar koyuyorum başımın yanına. Dinlenmek istiyorum. Huzursuzca bakıyor mehtap bana. Acınası gözlerle birkaç kelam ediyor gözlerime. Dinlenmek istiyorum. Ama onu da beceremiyorum. Olmuyor yapamıyorum.

Gözlerimi kapatıp uyuyayım rüyalarımda sakinlik kazanayım istiyorum yapamıyorum. Koskoca aşkın ortasında bir deniz görüyorum, yüzme bilmediğimden girip girmeme kararı veremiyorum. Girsem boğulacak bir daha onu göremeyeceğim, girmesem karşımdaki sana ulaşamayacağım. Bir süre bekliyorum ardından. Bir süre taş atmıyorum kollarımla uzaklara. Biraz daha sabredip senin bana gelmeni bekliyorum. Ama zaman geçtikçe gelmiyor ve daha da tuzaklara koşar adımlarla gidiyorsun. Belki diğer tarafta var olan beni bile unutuyorsun. Aklına gelmiyorum hiç. Belki de ömrünü kullanıp terkediyorsun henüz başlamayan hikayeyi, sürmeden daha fazla sancısı son veriyorsun kalbinin ritmine. Dayanamadan yitip gidiyorsun. Beni hiç düşünmüyorsun.

Peki, öyle olsun...

Benim rüyalarım epeydir böyle gidiyor. Eksikliğinle başlayıp yine yokluğunla sonlanıyor. Kalabalıklar içine bırakıp hiç olmayan sevgimizi. Genç edayla savruluyorsun. Benim yüreğim unutmuyor, uyumuyor, yaşamıyor epeydir. Farketmiyorsun.

Endişeli ama bir o kadar da meraklı tebessüm ve bazen buruk heyecanla yolları gözlüyor ayaklarım. Eğer uzaktan seni görecek olursa hemen yol alacak yanına varacak ve kollarım sana sarılacak. Mutlu gökkuşağı daha da renklenip parlayacak. Yeryüzünde dans ederken insanlar, gökyüzünde mesut olacak kuşlar. Çocuklar çoşacak uçurtmalar uçuracak. Ki en çokta kalbim yerinde duramayacak. Belki de hemen ellerine konacak.

Keşke dediğim an gelseydin bunlar olacaktı. Olmadı.

Akşam oldu karanlık çöktü şimdi. Yine ben geceleyin penceremin yanında oturuyorum, yokluğuna ve yalnızlığıma bakıyorum. Tereddütsüz masallar okunuyor olmayan anılarına. Hissedilen sadece hüzün. Burukluk, mamurluk ve soyutluk.

Bittiğinde bir gün daha adına son şarkılar yazılıp söyleniyor. Bense sadece duyulan notaları ezberliyorum. Bu kaçıncı ezber yapmam, artık bilemiyorum.

Sanırım unuttum yine. Tekrar baştan saymalıyım diyorum. Yeni baştan. Ama onu da beceremiyorum...



09.08.12

09 Ağustos 2012 2-3 dakika 21 denemesi var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (1)
  • 11 yıl önce

    Umutsuz bir aşkın peşinden iç çekmeler ve yapılan sitemler ile dolu bir yazı olmuş. Kurgu mu gerçek mi onu tabi ki yazan yürek bilir ama güzel bir yazı olduğu aşikar, ki hak ettiği yerde zaten...👍😅👍