İnsanlar
İnsanların ilk çıkan dişleri gibi bebek yüreklerini kaybetmeye neden olan unsuurlar vardır.
Bu unsurlar o kadar çoktur ki yaşamın her zaman akışında insanlara bir başka kayıp yaşatır.
Tıpkı saçlara ak düşmesiyle bir insanın gençliğini kaybetmesi gibidir.
Yaşam güzel oldukça ansızın,Yaşam zora tabi oldukça bıkıçı bir akış ile devam eder.Sevgi vede saygı yaşam ve rahatlığın ferah olduğu yerlere taşınır.İnsanlar yaşadığı coğrafya ve yaşam kuşallarının beraberinde getirdiği zorluk yada mutluluk ile sevgi ve saygısını yaşar.
Aslında dünya yapısnı inceler olursak tüm insanlar aynı enerjiyi ve aynı kuşulları yaşar.Tıpk 250 gr dana eti ile bir yumrtanın verdiği enerjinin eşit olması kadır aydın vede nettir.İnsan tabiatı bu denge ile ayakta kalır.Sevgi ve saygının insanlara dağıtımı yine bu dengeye tabidir.Bu denge ekseninde kalan her kimse vereceği sevgi yada alacağı saygı ile eksi yada artıları yaşamaz.Çünkü bu denge her kesin hak ettiğini kendisine kazandırır.
İnsanlar saygıyı kaybettikçe aile dengesi yok olur.
İnsanlar saygıyı kaybettikçe toplumsal dengeler bozulur.
İnsanlar sevgiyi kaybettikçe kin ve nefret başlar,yükseleri.
İnsanlar insan sevgisini kaybettikçe savaşlar artar insanlıkla beraber insan ölür.
Sevgi ve saygı insan doğasına birey başına verilern bir nimettir saklanmak dengeye mohalif olmak demektir.
Tıpkı
Akşam ve sabahlar kadar
Yaz ve Kışlar kadar
İki okyanusun birbirine karışımaması kadar hassas bir dengeye tabidir.
Mağdem ki biz insanlar böyle büyük ve erzemli bir denge ile dünyaya geldik ,bu dengeyi bozarak tabiatımıza aykırı davranmış oluruz.Yüreğinizdeki tüm sevgileri dağıtın dağıttıklarınız sizin için eksi değil artılar olacaktır.Yüreğinizdeki sevginin değeri ile size verilecek sevgini değerlerinin arasında çok ama çok büyük değerler oynar.Değerleri kaybetmeyin.
Sen İnsan olarak zaten her zaman kaybediyorsun.Bebek yüreğini düşün.
Yalçın Akarslan