Islanalım Biraz

doğanın ataları
karanlık ve kaos
anarşiyi barındırır...





elleri yanıyor yağmurun
suları ağlak şehirlerin
kaldırımlarında rüyalanıyor
özgürlüğü hayal eden evler
uzaklara şiir şiir ak diyor
ıslak camlara kederden yapışmış yüzler
gökkuşağından renk seçiyor
gözlerin feri sönmüşse
karanlık kurmuşsa imparatorluğunu
kaos her kapının zilini çalmışsa
belki yağmura karışınca
saflaşır var oluşumuz

Hayatın bedeli labaratuvarda beslenen fareler gibi
azarlanıp durmamız mıdır.
Balıklar neyse oyuz belkide, denizi kokladık, martıları kıskandık
ama kadere inandık ve karar veremedik yüzmeye.
Ruhumuz kendimizden uzaklardaydı, bağır çağır kimse duymaz, kimsesizdi şaşkınlığımız.Sırf sevgi iken her bir yürek, dinini yayacak toprak bulamayan dervişler gibi çamurlara yuvarlandı çocukluğumuz.
Şehirlerin sokaklarında ifadesiz gezinen kireç yüzlü kardeşlerim!
Maskelerimiz düşüyor, eksik bakıyoruz gökyüzüne, çiçeklere. Küçücük algılara hapsolmuş, bileti olmayan, yolu olmayan
firarlar çiziyoruz yazgımıza.
Kirli düzenin kandırıkçı masallarından
ve bizlerin rutubet tutmuş dallarımızdan eriyor gökteki elmalar.
Bilincimin delişmen yanı, delirelim diyor
delirelim, delirelim...

Ne uyuşuk bir zamanda doğmuşuz haybeye yaşıyoruz
delirelim, delirelim
Ta ki yırtılan fotoğraflar gibi değerimiz sonradan anlaşılana kadar...




Elleri gülüyor yağmurun
sevdayı rengi mavi bir güne çağırıyor
aradığımız gökyüzünü
ömürlere sunmak istiyor


aşk sevişmeye başladı
bilipte söylemediğimiz tüm duygular adına


ıslanalım biraz...

31 Ekim 2011 1-2 dakika 45 denemesi var.
Yorumlar