Kaçak (Huzur Şehri)

03:50-04:11
02.06.2009
Balıkesir-İstanbul Yolu
[email protected].




Erbapları bilir, bir tutkudur İstanbul. Bazen tutkununu çıldırtacak kadar tehlikelidir. Böylesi zamanlarda kaçıvereceği tutuyor insanın. Ben de firari hâllerdeyim dört gündür. Bilmekteyim ziyadesiyle özledi beni okurlarım, dostlarım. Fakat onlar da bilmekte; aksi durumda bırakıverecektim kendimi boğazın serinliğine...

Şu yolculuklar da pek yaman oluyor doğrusu, hele de yazmaya gebeyse yazar. Silah çıktı mertlik bozuldu derler ya, bu misal bilgisayar çıktı kalem unutuldu. Bugünlerde ben de çokça katılmaktayım ? sevgili hocam Doç. Dr. Hakan Sazyek'in deyimiyle- baş parmağı gençlerine. Şimdi bu yolculuğun izleri ve durdurulamaz yazma isteğiyle kâğıt kalemime sarılmış bulunmaktayım. Ah! Bir bilseniz nasıl leziz bir tat vermekte kalemle dans etmek. Nakşı başka oluyor kelimelerin cümleye.

Pek sakin bir şehir Balıkesir, hele de kır kahvesindeyseniz âlâ doğrusu. Huzurla dolup taşıyorsunuz. Bir de şu telefonları kapatıp atma fırsatım olsaydı. Ama nerede? Teknolojiyi sevmekle beraber hayatımızı sabote etmesinden nasıl da sitemkârımdır, bilen bilir. Telefonlarımın zaman zaman çalıp da huzura verdiğim reklâm aralarını saymazsam, dinlenmiş ve arınmış olarak dönmekteyim tutkunu olduğum İstanbul'uma, kadınıma. Dönerken sevdiğim adamları ve sevdiğim kadınları düşündüm, düşünmedim desem yalan olur. Meğer nasıl yormuşlar beni. Eski şarkılar sarınca insanı, sızlayınca yüreğim derin derin, elimde olamazdı anımsamak veyahut anımsamamak. Bir iç geçirip camdan gördüğüm o pek parlak ve mavisi cezbeden yıldıza kaçmak istediğimin farkına vardım.

Bir ihanetin sonucuydu bu zamansız kaçış. Geçmişten gelen ihanetin pavkurmalarına dayanamadım işte. Üzerime geldi İstanbul; öleceğim sandım. Veyahut ?o adamı" öldürecektim. Kendimden de kaçtım yani. Bugün size içimi döktüm. Uzun zaman oldu sizlerle dertleşmeyeli. Fakat iyi de oldu, bu gecikmiş bilgilerin vicdan azabıyla kendimi attığım yolların götürdüğü uzaklık ve huzur şehri bana kaçamakların gerekli olduğunu bir kez daha gösterdi. Olumsuzluklarda yenilip jileti bileğe hapı mideye indirenlere tavsiyem olsun, böylesi cinnet anlarında başka şehirlere kaçmak, kendinizi doğaya bırakmak, bir kır kahvesinde kavunlu nargile içmek gibisi yok. Hele de bu huzur şehri Balıkesir ise...

Sevgilerle...
Yüreğinizdeki Yağmur

Yağmur Raziye KAYA

[email protected].

12 Haziran 2009 2-3 dakika 14 denemesi var.
Yorumlar