Mutluluğu Aramak -2 -

Özlemek eskiyle ilgili bir mefhumdur. Eskiyi hatırlayıp özlemek ki adına nostalji diyoruz. Hangi yaşta olursak olalım geleceği merak eder ve isteriz ancak gelecekle ilgili özlemler soyut ve karşılığı belki de olmayacak durumlardır.




'Keşke çocuk olsam' deriz ve bunun bir karşılığı vardır, yaşadığımız bir durumu istiyoruz,ancak keşke doktor olsaydım demenin istekten öteye geçemeyeceğini, artık bir hayal olduğunu belirtmemiz gerekir.
Hoca, neden testiyi kırmadan önce torununu pataklar ?
Tabiidir ki özlemek ve istemek birbirinden ayrılamaz. Hoca eskiden yaşadığı bir durumun tekerrür etmesini göze almadığı için pataklar, geleceğin belirsiz olmasından  ve bu kötü sonuç ile de karşılaşabileceğinden torununu pataklar ...
Başlangıçta belirttiğimize dönersek  bazen gelecekten olmayacak şeyler istememiz, geçmişi hatırlayıp " keşke " sözünü söylememize neden olur.
Keşke şu okula gidip doktor olsaydım isteği bizi karamsarlığa kadar götürebilir.  Şarkıların tümünün neredeyse eski konuları anlatması bir sürpriz olmamalı. Şu an aklımıza geliveren; 'Bir fincan kahve olsam kırk yıl hatırım vardı, ömrümü sana  verdim dönüp baksan ne vardı....'




Ve ya 'unutulmuş birer birer eski dostlar, ne bir selam, ne bir haber ,eski dostlar' veya 'sevemedim kara gözlüm seni doyunca, hep kıskandım seni elden ömür boyunca'gibi şarkı sözlerinin çoğunlukla geçmişi anlatması onları 2 kere nostaljik yapmaktadır. Birincisi eski durumları anlatmalarından 2. si ise şu anda bu yazı için de nostaljik olmalarından...




Aslında şairlerimizin hep geçmişi anlatmaları belki de 'yaşananların yaşanabileceklerden daha önemli olduğunu belirtir mi'konusu ise  tartışılması gereken bir konudur. Ancak -şöyle güzel bir kuyruklu yıldız vardı 
Ve bir gün kaydı- desek bile geçmişi anlatıyoruz ...ve bizler kahin olmadığımıza göre -ecek -acak  temelli cümleler kullanamıyoruz. Belki de hep nostaljik varlıklar olmamız buna bağlıdır.
Tahminler, elbet şüpheler kadar yaşantımızda olmalı, ancak şu an zerk edilen bilim ilim teknoloji  vb. bizlere yettiği için  geleceğe fazla özlem duymuyoruz. Geleceğe özlem duymak, hayal etmek, gençlerin işi olabilir. 
Veya bilim adamlarının da olabilir veya herhangi bir isteğini gerçekleştirmek isteyen birinin isteği, arzusu, da olabilir. Amaçlar bittiğinde ise bir gerileme başlar. Bu ise bir çöküşün başlangıcıdır. 




Geleceğini hayal etmeyen toplumlar geri kalmaya mahkûmdurlar. Ancak bir atasözüne değinirsek  "tutulan kısrak harmanı döver   " sözünde olduğu gibi geleceğini düşünmeden yaşamak ve ışık olmaya çalışmak  da  bazen bizleri geri bırakabilir... Çünkü harman bizim değil, iş bizim değil ...böylesi bir durum 
İnsanın kendini gerçekleştirmesine engel teşkil eder... Bu da bizleri mutsuzluğa itebilir.




Biz gene şarkılara sarılalım, gene şiirlerimizi söyleyelim... Yazıldığı anda eskiyen şiirimiz ile bu günümüzü unutmadan gelecek hayalleri kuralım. Ancak hayallerimizin sağlam temelleri olmasına dikkat edelim. Mutluluğu ararken geleceği unutmayalım, nostaljik olmayı da tabii ki...






AĞUSTOS,2015

23 Eylül 2015 2-3 dakika 42 denemesi var.
Yorumlar (1)
  • 8 yıl önce

    Değerli Şiirkolik, Mutluluğu Aramak adlı denememi günün denemesi seçmenizden ötürü çok teşekkür eder,saygı ve selamlarımı sunarım.Bu vesile ile tüm okurların mübarek Kurban Bayramlarını kutlarım.