Nefesimi Taze Tutuyorum
Her gece, umutla, güneşi görmek adına, uykuya dalıp daha da karanlık sabahlara gözümü açmaktan bir adım bile öteye gidemiyorum. Her girdiğim savaştan mağlup çıksam da galiba yenilgiye doymak nedir bilmiyorum. Kollarımı iki yana açıp kendimi rüzgarın şefkatli kollarına emanet ediyorum.
Hissettiğim en belirgin duygu özlem. Özlemim ile yoğrulan hayallerimin peşinden koşuyorum. Eski sıcacık günleri kalabalık evleri samimi sohbetleri özlüyorum. Birbirini küçük düşürmenin marifet kabul edildiği bu yeni düzene ayak uydurmakta güçlük çekiyorum. Yeni nesilin sohbetlerini dinlemeyi bir yana bırakın bu tiz seslerin kulak misafiri olmaktan bile kaçınıp hemen onları duyduğum anda bulunduğum yerden uzaklaşıyorum. Bu yozlaşma beni yaralıyor acı çekiyorum. Damla damla umut kaybına uğramış olsam da kabullenmek istemiyorum. Aydın ebeveynlerin ve aydın çocukların varlığını bilmek siyahın yanında beyazı da görebilme heyecanıyla aşılanıyor, hastalıklardan korunuyor ve nefesimi taze tutuyorum.
Bazen deve kuşu gibi kafamı toprağa gömmek istesem de bedenimin dışarıda kalacağını biliyorum. Bu yüzden gerçeklere arkamı dönmek yerine üstüne üstüne gidiyor, düşsem de acılarımı sırtıma yükleyip sendeleyerek de olsa yürümeye devam ediyorum. Evet, acılarımı yanımda taşıyorum çünkü içimde ki kazanma hırsını onlara borçluyum...
Edebiyatla'ya hoş geldiniz Sevgi nicelerine birlikte