Nereye Gidiyoruz
Gözyaşları durulmuyor. Gözlerin sele döndüğü  bir çağdayız. Her gün acı haberlerle yüreğimiz yanıyor.İçimiz daralıyor.  Kahroluyoruz. Canımızdan can gidiyor. Yalan dünyanın acı gerçeklerini  sineye çekiyoruz .Yaşamaksa bu yaşıyoruz.Her gün öle öle. Unutuyor muyuz   yemeği içmeyi eğlenmeyi gezmeyi tozmayı uyumayı çalışmayı  hayır.  Yeniden kaldığımız yerden hayat koşuşturmasına devam ediyoruz.Hepimizin  ayrı ayrı sıkıntıları dertleri umutları hayalleri özlemleri bekleyişleri  var. Hepimiz kendi yağımızda kavruluyoruz. Kimimiz sahte gülücüklerle  güne merhaba diyor. Kimimiz umarsız ve duyarsız yaşananları görmezden  geliyor .Ne zor oldu yaşamak. Bu zorluğu hayat bize sunmadı biz insanlar  hayatı kahırlı stresli zorlu yıkıcı yakıcı ve dumanlı hava sahasına  çevirdik . Evet, bizler yaptık elimizle.Makam şan şöhret diyerek,hep  koşturduk hayallerimizin peşinde başardık mı başarmadık mı, yuhlandık mı  alkışlandık mı ? Burası da düşündürücü .Tartışılır.
 Gariptir  insanoğlu, bir iken bin olsun ister elindekinin kıymetini  bilmez.Nefsinin ve arzularının peşinde koşar durur.Şizofren hayatlar 
  öksesi taş kesen,mağdur mağrur mübtezel insanlar, çağa ayak uyduranlar,  uyduramayanlar  boş gezen boşlukta çaresizce bir kenarda unutulanlar,  kimlik arayışı içinde olanlar kendini ispatlamaya çalışanlar,duranlar   ağır yürüyenler hızlı koşanlar neydi yaşamın gayesi. Neydi pespaye  zehirli bir tamburun içine sıkışan ve sıkıştırılan dünya .Gençler  dikkatsiz, ezberci uçuk fantazi yaşamların peşinde. Aileler de tat tuz  huzur şimdilerde yok denecek kadar az.Eşler birbirinin hayat arkadaşı  değilde sanki birbirine düşman.El ele göz göze gönül gönüle birlik ve  beraberlik olması gerekirken, bunun yerini sen sensen bende benim  kargaşası hiddet nefret ve şiddet almış.Günlük  yapılması gereken işler  bile haftalara aylara  endekslenmiş. Komşu komşuyu tanımıyor.Uzaktan  belki bir merhaba diyebiliyor. Eski sohbetlerin tadı yok. Kınacıyı  alaycı tutarsız umarsız tavırlar gün yüzü gibi ortada.Hayat zor diyoruz  lakin zor olan hayatın kendisi değil, hayat olduğu gibi akıyor. İnsanlar  zor yapıcı değil yıkıcı .Güzel gördüğümüz  çehrelerin oluğunda  sert  korkutucu ve ürkütücü bakışlar var. Benlik savaşında insanoğlu.Bir  avuç  toprak doyurur insanoğlunun gözünü.Oysa şu dünya sevgi, eğitim birlik  beraberlik hoşgörü anlayış ve nezaket içinde yaşanır bir dünya  olur.Elbette ağır sınavlardan geçiyoruz burada ağır yaşamların  çığlıklarını iliklerimizde hissediyoruz. Ölüm ensemizde her an her  dakika   günbegün ölüyoruz .Tertemiz pırıl pırıl bir gökyüzünün altında  hırslarımıza egolarımıza benliklerimize yenilmeden şu dünyaya sevgi  katabilirsek, dünyaya sevgi ekebilirsek hayat o zaman güzel olacak .  Bütün bunların çaresi insan olmaktan geçiyor. Bence herkes nereye  gidiyoruz deyip bir düşünmeli. Çünkü sevgi olmazsa barış olmaz. Umut  olmazsa yaşam  olmaz. Eğitim olmadan cehalet ölmez.Aydın Bir Türkiye   huzur ve mutluluk dolu bir dünya için birlik ve beraberlik ile sevgi  dolu yarınlarda görüşmek dileğiyle hoşçakalınız.

Oysa şu dünya sevgi, eğitim birlik beraberlik hoşgörü anlayış ve nezaket içinde yaşanır bir dünya olur
👍
Kutlarım Filiz Hanım, sevgilerimle
Günün yazısını ve yazarımızı kutlarız👑