Okur Yazar Olmak

Gerçekten okuyup yazmak insanı değiştiriyor. Okumak tamam ama eğer okuduklarından sonuç çıkarıp bir kağıda dökebiliyorsan o zaman bir anlam ifade ediyor. Çoğumuz genelde okuruz, Okur yazar değiliz. Bunu şimdi daha iyi anlıyorum. Yazmak bir düşünce gelişim eylemi. İnsan yazdıkça bir ileri safhaya geçiyor sanki. Yazdıklarımız gerçekten o kadar önemli, yepyeni çıkarımlar olmasada yazmak insanı geliştiriyor.

Okurken eğer eleştiriyel bir bakış acısı ile okur: ben olsam ya da ben şu şekilde düşünüyorum diyerek, yazarı eleştirerek okunursa bu gerçek bir okumadır. İnsan düşüncelerini yazıya dökerkende kendi içinde yazdıklarını bir daha düşünüyor. Düşüncelerini kelimelere düzgün cümlelere dökmek yeni bir yapı, bir resim yapmak gibi. Düşünceler o yazıda bir şekil olarak karşında beliriyor. Ve insan onları daha iyi anlıyor.

Birde eğer yazdıklarını okunup yorumlar yapılıyorsa o zaman daha bir zengilik kazanıyor. Ama biz şunu çok yapıyoruz. Bir şiir bir hikayeyi aynen kopyalayıp aktarmak bunu paylaşmak evet tabi insan güzellikleri paylaşacak ama bunu yaparken de kendinden ona bir şeyler katmalı. Bir şiir mi paylaştın onun altına kendin iki satır yazmak daha bir zenginlik katar. Kitap okumalarıda öyledir. Benim bir arkadaşım vardı kulakları çınlasın hala var. O derdi ki kitapları okurken sayfalarına notlar düşmek , beğenilen yerlerini çizmek bunlar kitaplara değer katar onları daha bir önemli kılar. Daha doğrusu onlara hayat verir. Kendi sesimin yankısından başka bir ses duymuyorsam bu beni bitirir. Güzel bir şey yazsan arkasından hep çok güzel olmuş, söyle iyi böyle iyi denir. Tabi övgüler iyidir ama bu benim kendi sesimin yankısıdır. Farklı daha güzel şeyler yapma yönünde insan uyarılmalıdır.

Yazdıkça yazasım geliyor. levent Yüksel'in şarkısı gibi oldu sevdikçe sevesim geliyor, ölene kadar seninleyim bırakmam diyordu ya benim de yazdıkça yazasım geliyor...

(Ağustos 2009)

18 Ekim 2009 1-2 dakika 14 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)