Ölüm Sessizliği

O gün çok soğuktu,
Kar soğuğunu iyice hissettirmişti.
Ölüm kokan bir sessizlik vardı,
Soğuktan sokaklar bile titriyordu.

Odam da dolan satırların dışında çıt çıkmıyordu,
Öylesine sessizdi soğuğun derin kuytusun da odam.
Hava kararmaya başlamışken henüz,
Birden yağmur sesleriyle inledi sokaklar,
Kiremit uçlarındaki buzlar erimeye başlamıştı damla damla.
Satırlara eklenen yağmur sesi daha da üşütüyordu beni.
Sobamda köz kokusu var ışıltısı yok, sobamda üşüyordu.

Sağlam bir şiir dolmuştu satırlar yağmurun seside eklenince,
Uyuklar gibi oldum bi an, birden bir çığlık koptu, köpek iniltisiydi,
Perdeyi araladım, göz gücü yetmeyen bir karanlık vardı,
Pencereyi açtım ses soluk kesilmişti, sessizce kara gömülmüştü köpek yavrusu.
Birden doldu gözlerim keder eklendi yüzüme.

Ölüm sessizliğinde bir akşam vaktiydi,
Kısa sürdü yağmurun sokakları inletmesi,
Olmayacak kadar azaldı satır sesleri.

O gün çok soğuktu, kar acı veriyordu kasabaya,
Bir oyun yolu bile kalmamıştı çocuklara,
Kasaba derin bir uykuya bürünmüştü sanki,
Çocuklar çoktan dalıp uyumuştu anlatılan masallara.

Ölüm sessizliğinde bir kar fırtınası,
Kanayan yüreğimin ağrısı,
Olmadı güzel bir gün,
Bitmeti kasabanın sızısı.

07 Kasım 2010 1-2 dakika 3 denemesi var.
Yorumlar