Ondan Öte

"O'na..."

Karmaşık, hatta karmakarışıktı. Sanki sayıklama anının bana yansımasıydı bu halleri.. Ben onunla alakadar olmasam karmaşıklığı daha da çözülmez düğümlere dönecek gibiydi. Bunu görmek hiç de zor değildi. Hala aynıydı işte; kendi düşüncelerine boğulup gidebilecek, her anlamda hayatından vazgeçmiş, günahkar sayılamayacak temizlikte bir canlıydı.. Onu anlamak, yaşayabilmek için uzun bir uğraş gerekirdi. Bazen durup dinlemek, bazense onun penceresinden yaşama bir kılıf uydurabilmek benim ona dair duyduğum saygıdan da öte bir şeydi; adeta onu içimde başka bir ruh olarak yaşıyordum. Bu bende değişik duygular uyandırıyordu. Bir ilham cezbediyordu böyle zamanlarda kelimelerimi.

Onu yaşamak, onun labirentleri içerisinde kaybolmak beni olduğum noktadan oldukça ileriye, fizikötesi bir dünyaya sürüklüyordu. Bundan asla pişmanlık duymadım hiçbir zaman. Çünkü insan kendine iyi gelen bir şeyi nasıl sevmezlik yapabilirdi ki?..

Her garipliği yeni bir düşünce filizlerdi aklıma, yeni bir bilinmezlik çalardı kapımı. Taze gülüşünün ardında onlarca karışık fikrini birer birer sererdim gözümdeki perdenin önüne. O zamanlar gerçekten de onu anlamak, onun fikirlerine ortak olmak beni fark ettirmeden öylesine sarıp sarmalardı ki, kendi oluşumlarıma, kendi düşünce dünyama zaman ayırmaya fırsat bulamazdım. Zamanla ben de onun niyetiyle, onun yenilenmeleriyle coşturdum aklımı.

Kalbimde onlarca yer varken boş tuttum hep orayı, kendimden geçtim. Ağlar gibi bir hal takındım her defasında. Ama onun beni anlamaya niyeti yoktu, durmadan ömrüne yeni bir düğüm eklemekle meşguldü. Zaman zaman bütün bunları nasıl da aklında tutabildiğine inanamazdım. Gereksiz yere telaş ve stresle bunalırdı bazen. Ama ona her hal, her tavır ayrılmaz bir bütün gibi yapıtaşlar oluştururdu. Bozmaya kıyamazdım hiçbir zaman. Onu olduğu gibi, bir bütün olarak yaşardım içimde ve ona kızamazdım.

Gülünç ama, ben onun anılarıyla doğrulttum belimi, onun olmazlarıyla tanıdım hayatı. Şimdi her tehlikeye, her acıya dayanabilme gücüm varsa onun sayesindedir. Onu içimden bu zamana kadar hiç çıkarıp atamadım. Çünkü onun manevi varlığı beni hep ileriye, görülmez güzellikteki dünyalara götürdü. Tam anlamıyla bir ilahtı o bana, her zaman hissettiğimin de ötesinde, ondan öte bir bağlılıktı..



ARALIK 2012

19 Aralık 2012 2-3 dakika 88 denemesi var.
Beğenenler (3)
Yorumlar