Rol Karmaşası

Bizi aceleci kılan telaşların, vakti müphem, sayılı dakikaların adıydı hayat!...Söyleyemediklerimiz bir yana, söylediklerimizin bile bize hesap sorduğu bir bedelli sınav..

Hep kendine dürüst olmanın, ikinci üçüncü rolleri oynayamamanın acımasız faturası bazen de..Tek tip rol, kimseye cazip gelmezdi oysa..Sıkılırdı insanlar tek tip olmaktan, nasıl olsa..
öyle bir hayattı ki bize sunulan; evde mükemmel anne ya da evlat, işte başarılı kadın ya da erkek..her biri ayrı, her biri çetrefil, karışık roller..Rolleri karıştırmanın adıydı zayıflık, başarısızlık..

Kimse hep kendimiz olmayı telkin etmedi bize, çoklu karakterler içinde..Giyerken her sabah yeni bir libası, ekledik üstüne farklı rol denilen cambazı..her yerde güçlü olmayı öğrettiler bize..Acı çekersin, yenilirsin diye de eklediler üstüne..
taktik yeteneğini kullanan, her karakteri oynayan rolbazları taklit ettik biz de..adına hüner dedik kendi kendimize..nasıl olsa içimizdekileri kimse bilmeyecekti..nasıl olsa herkes bizi güçlü görüp, sevecekti...

Korkunca rollerimizin ifşa olmasından, kopmaya çalıştık, bu ayrıklığımızdan..her şeyde güçlü gözüken bizler, zayıf yönlerimizi yenmekte ve hatta kabul etmekte aynı gücü gösteremedik nedense...

Nasıl olsa yedek roller vardı..ve nasıl olsa bizi kimse anlamadı ve kimse de anlamayacaktı..ilk ve son sözümüz oldu...
bu rol karmaşasında, rolsüzlük düştü payımıza..Atınca rolleri, bir kılıf gibi üstümüzden, insan gibi paylaşmak düştü hepimize...

04 Kasım 2010 1-2 dakika 243 denemesi var.
Yorumlar