Şair, Şiir Ve İlham

Hayaller biz insanların en önemli yaşam kaynaklarıdır. Hayaller; ilhamın beyaz atlı prensidir. İlham şiirin projesi, şair şiirin mimarıdır.

Edebiyatta; önce hayaller tohum olarak ilham tarlasında toprağa düşer, sonra bu hayaller sombaharlarda çiçeğe durur, yaz da meyvelenir ve bütün hızıyla hayata dalar. Şiir olarak nam salar.

?Çivit mavisine boyanırken çok düşlü gök,
Binlerce ışık huzmesi gözümden kayar.
Çılgın aşk sokakta gezinirken gönlü tutuk,
Mutluluk yüreğimde pırpırlanır duman gibi çarçabuk.
Ve hayat sokağa fırlar canlanır lilla hatıralar.?

Hayat yoğunluğunun arttığı ve yorgunluğun insan omuzlarına çöktüğü zamanlarda; gönül çatısının çelenklerine gözlem kuşlarının gövelliğinin kondurulduğu anlar olur. O gövel güvercinler dağların aralarında kalmış günün her saatinde güneş ışığını tayf gibi soğurup yoğuran kristallikteki göl parıldamasında yıkanırlar sanki. Şiir ilhamının mayalanmasıdır bu.

Büyülü izlerin peşine düşüp giden ceylanların ahu gözlerinin doğal ışıltılarının parlaklığında yüzen hayat iksirleri şiirde can bulur.

Duyguların param parça, hislerin lime lime olduğu, hayallerin yaya kaldığı durakların ayışığında, ateş gözlü ilham perisinin renk renk ışık saçtığı bir dirilik peydahlanır. Bu peydahlanmanın güneşi, şiirdir.

Şair de, şiir güneşinin doğumunu gerçekleştiren kişidir. Her şiir ve her kitabı, şairi hayata bağlayan can damarıdır. Kelam sihirdir, kelamın ustası şiirdir.

Şiir sihirdir; kelime katarının kervanbaşıdır. Kelam kemalatına, böylesi bir güzelliğe aracı olmaktan ve kısa hayat yolculuğunda tatlı şiir molası vermenin bahtiyarlığına aracı olmaktan şair mutludur. Kelimeler arasında kayıp giderek, köprüler kurarak safbaharın cemre düşmüş günlerini dekorlar.

Şairlerin dilleri, şiirin şirinlikleri cıvıl cıvıldır. Küçük çocuklar nasıl daha sevimli, daha cana yakın, daha içten, daha yapmacıksız, daha doğal ve daha cimcimeyse şiir de öyledir. Şiir; duygu heyecanıdır, şairse heyecan tufanı.

Her şiirinde ruhunu yangın saran şair, ateşin terbiyesinde pişen nefis yemekler gibi ruh açlığına ziyafet servisler.

Şiir; sonsuzlukta çiçeğe durmak, hiç solmayacak bitkilere kök olmaktır. Güle göz kırpan menekşenin, laleye selam gönderdiği namedir. Sümbülün taç yaprağından, nergise cümbüş davetiyesidir yine şiir. Öyledir ve öyle olmalıdır.

Şiir hayattır. Hayat olunca, her zaman aynı çeşnili sevimbazlık ve ritim trendinde olmayabilir şiir. Bütün haysiyeti ve güzelliklerini terk edip şehrin tozlu sokaklarına dönerlerse de asillerinden ve güzellik fenerliklerinden bir şey kaybetmezler. Aslolan şiirin güzellik destanı olmasıdır. Ve güzellik diyarının bakire kutsanmışlığını sergilemeleridir.

Dizelere sağılan ak süt gibi; ilham perilerinin, duygu yaylasının akça yürekli gönül beyinden selam taşımasıdır şiir.

O selamı karşılamaya/almaya buyurmaz mısınız?

09 Ağustos 2009 2-3 dakika 16 denemesi var.
Yorumlar