Sizlere Mektup

Dört yaşında bir çocuğun yaptığı resimleri buruşturup atmaya katlığımda canının acını gördüğümde sanatın doğuştan gelen bir yeteneğin deneyimlerle, farklı görüş açılarıyla bakmayı görmeyi öğrendikten sonrası olduğunu anladım.
Şimdi on bir yaşında her geldiğinde birkaç resim yapar. Söylediğim sözü hatırlatıp ismimi yazayım mı? Diye sorar ve ekler bunları saklayacak mısın? Yüzündeki tebessümle.
Bende yazdıklarımı sakladım sakladım. Şimdi ne olacak sorusuna kadar birinci kitap ve ikinci kitap yinede şimdi ne olacak sorusundaki şıklar azalmadı.
Bir sanatçı özellikle yazın ile uğraşan bir insan neden bu zorlu işe girer diye soran olursa. Yazmanın mutluluğu yetmez mi sorusunu getirir gündeme. Yeter aslında. Bir sanatçı için kitap yayınlatmak bir sorumluluktur. Basılı kitap bir belgedir. Biraz abartmış gibi görünsem de şöyle diyebiliriz önce kişisel bir arşivdir. Sonrasını zaman belirler.
Şiir kitabı çıkarmaya karar verdiğimde tanıdıklar ve bu işin içinde olanlar. Anlatmaya çalıştılar. Doğrudan hayal kurma diyenlerde oldu. Ben inatla şiir dedim diyemeyeceğim. Olaya bir belge gözüyle baktım. Çünkü şiirlerim internette dolanıp duruyordu. Ve ben şiiri çok seviyordum.
Yayınevine teşekkür borcum var. Şiir kitabı dediğimde gözleri hayal kuruyorsun derken dili de anlatmaya çalıştı. İki gerçek vardı şiirlerimin çok satılmayacağı gerçeği ve şiirlerimin toparlanması gerektiği gerçeği hangi sanatçı için para öne çıktı ki. Benim için öne çıksın.
Kitaba zaman tünelinde ki otobüse geç kalmış yolcu bindirir gibi çok şiir sığdırdık kitaba.
Bu benim kişisel isteğimdi anlayış gösterdi.
Bir şiirin eklerken bu şiir vasat söz ekleyelim dediğimde (söz ekleyemedik yer yoktu) neden çıkarmıyorsun diyor gibiydi yüzü.
Siz sanıyor musunuz ki bir sanatçı oluşturduğu eserin eksiklerini bilmez. Bir soru size hamuru yoğuran kişi nasıl bilmez. Ben böyle seviyorum. Şiir biraz rahat, biraz özgür biraz dağınık olsun istiyorum çaprazlar kullanıyorum. Niye yalan söyleyeyim; içinde çok güzel hamurla yapılmış şiirlerimde var tüm itirazlarınıza gülümseyerek bakabilir yapacak bir şeyim yok bunlar işte şiirlerim Her Şeyim Var sanırdım adlı kitabımda topladığım diyebilirim size.
Şimdi bu kitaba nasıl ulaşacağız diye soran olursa, onu ben bilemem benim bildiğim otobüse veya uçağa bineceksiniz Adana'ya geleceksiniz cebinizde kitabın ücreti olacak parayı sevdiğimden değil de şiir kitabını hobileri için çıkarmış dağıtıyor diye içinizden geçirme riskini yok etme açısından gülmeyin sadece espri kitabı bulmak isterseniz bulursunuz bugün olmazsa yarın yarın olmazsa öbür gün. Bu yıl olmazsa gelecek yıl. ( Niye bulmayacaksınız ki bandrollü kitap)
Bugünlerde çok düşünüyorum hayır canım kitabın satılma veya okunma sayısını değil bu konuyu ayrıca anlatacağım. Bir kitabın satışı ile okunması ayrı şey. Bir kitap satılır bazen on kişi okur. Şimdi de oyun yayınlatacağım diye tutturdum kendi kendime ne var bunda derseniz oyun şiirden az satılıyormuş. Çok mu umurum da ben o oyunu seviyorum yayınlanması lazım. Bir belge mi diye yalnızca düşünürken asla diye bir ses geliyor içimden duyulmayan. O oyun sahnelenecek bir gün. Çok şey mi istiyorum. Hiçliği istemiyorum en azından olmayacak bir şey değil belki ben görmem.

29 Şubat 2012 3-4 dakika 27 denemesi var.
Yorumlar