Tayin

Canım

......acaba doğru mu yapıyordum tayin istemekle,ayrıldığım günü unutamıyorum çalıkuşu , taşra kentin o kaldırım taşlı sokağından bu kente gelişimin 6.yılı ,aklıma gelmezdi istanbul'a yerleşeceğim yakın arkadaşlarımın gözlerinde hüzün ?acıma-gıpta karışık duygular halinde bakıyorlardı,hepinize yazacağım sizleri unutmayacağım diye bağırıyordum trenin penceresinde.Haydarpaşa garı'na gelinceye kadar daracık sokakları ve sadece bir geniş caddesi olan kentten beni nelerin beklediğini aklıma bile getirmek istemediğim çok büyük bir şehre geliyordum,doğrusu başlangıçta ürküyordum , tedirginlik ve güvensizlik çekiyordum ileride zaman zaman bahsedeceğim günlerin bende hem iyi hem olumsuz etkileri oldu,evet biliyorum senin de yolculukları sevdiğini farklı bir şehirde yeniden başlamak istediğini yazmışsın ve bana duygularımı soruyorsun neler yaşadığımı ne tür şoklar içinde kaldığımı öğrenmek istemişsin,sana yazmak istiyorum tabi işte tayin olduğum gün yazdığım notlardan bazılarını gönderiyorum,'..bir gündü bir şehre atıldım suyun üzerinde yüzüyor geziyordum bir anda her tarafı görmek her şeyi öğrenmek istiyordum..hayretten gün boyu aç-susuz kaldığımı fark ettim..dedikleri kadar zevkli ve lezzetliydi yediğim balık-ekmek...sonradan büyülü güzelliği sahilleri mabedleri hangibirini anlatayım ki.. insanı maziye taşıyan yalılar..kasırlar..surlar..mabed'ler...her bir tuğlasının insanın yüreğine ve düşünce dünyasına kattığı heyecan , surları daha bir anlamlı yapmaktadır ve hisarların birinin mimarisi ve surlarının görünümü ' Muhammed ' hat yazılı oluşu bu şehri İstanbul yapan gerçeklerden biri olmalıydı.. ve bir mabedin merdivenlerinden çıkıp son cemaat yerinde nefeslenmek alnı secdelere götürmek yaşamadığınız tatlı bir huzuru yakaladığınızı verecektir.. meğer buradayken de öteye geçmek mümkün gerçeğiyle tanışıyorsunuz 12 musluklu bir şadırvanın etrafında pervane olmuş kelebeklere benzeşen mü'min yüzlerin anlatamadıklarını yaşıyorsunuz ...'..bunları anlatmamı neden istedin çalıkuşu ..?..sana her mektubumda istanbul'u anlatacağım merak etme...kendimi çok yorgun hissediyorum çalıkuşu , yalnızlık her zaman güzel gitmiyor,yalnızlığın cehennemi azab olduğunu anlatamam,şiirler yazmaya başladım bak !sana bir kaç dize aktarmak istiyorum...çöllere döndüm../ gönül ateşimdin../ bahçemin çiçeği../ gökyüzümün dolunayı../ gonca gülüm../ yanımda yoksun../ iniltilere döndüm....bu yazdıklarıma bakıp çöllere düşmüş derdebeder bir insan profili düşmesin aklına senin yokluğun hissettiriyor geçmeyen akşamlarda ben de durmadan yazıyorum yalnızlığımın dürtülerini frenliyerek,terbiye ederek ,ya da yazılara..şiirlere dökerek..sana sık sık şiir yazarsam sıkmam değil mi çalıkuşu,cevabını bekliyeceğim,vapurla beşiktaş'tan üsküdar'a geliyorum iskeleye yanaştı vapur az sonra bir minibüsle eve döneceğim.......

mustafa kaya
01.12.2006 / üsküdar

17 Temmuz 2012 2-3 dakika 164 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar