Terkedilmiş Topraklara Yazılmıştır

Kırmızı topraklar, yeşil topraklar, siyah topraklar..Hepsi de ayrı güzel, hepsi de serin topraklar..
Toprak bölen zihinlerimiz olmasa, ne de güzeldir topraklar..Kimi serinletir bağrında, kimi dinlendirir, kimisi de çeker içine ansızın bir hortum gibi..

Hepimiz bir dost toprakla nefes buluruz çoğu zaman..Yorulunca konuğu oluruz, hoş bir toprağın..Sıkılınca felah buluruz yeşilinde..Layık olamasak da bu güzelliğe, atarız kendimizi arsızca, toprağın derinliğine.

Toprak, yürekler gibidir bazen..Akar içimiz adeta..Taşarız verimli toprakları görünce biz de..
Toprağın bile bazen, doyuramadığı gözlerimiz, arzularımız olmasa ne kadar da samimidir toprak.Gül verirken, bir kuş öterken üstünde ne kadar güzeldir..Bir ağacın gölgesinde büyütürken düşlerimizi, ne kadar hami, ne kadar sıcaktır toprak..

Toprak hakikaten topraktır da, bizler topraktan ne kadar uzak, ne kadar tezatız bencil hallerimize bakınca...Hiç almadan sürekli veren toprak karşısında, ne kadar çok isteyen ve ne kadar çok mahvedeniz..Hem toprağı hem de içindekileri..

Verimli toprakları nadasa çeviren davranışlarımız olmasa, toprak hiç küser miydi bize?..Hep vermeye alışık yüreğiyle, yüzünü çevirir miydi dost sevgimize?..

Bizler toprağı sevdik ama toprağa teşekkür etmeyi bilmedik..Ve biz toprağı vereni idrak edemedik..Topraktaki ilahi sesi dinleyemedik...Toprak gibi güzel yüreklerin hakkını veremedik..Ya çok su verip, sellere çevirdik..Ya da terkedip, ıssız çöllere döndürdük yemyeşil yürekleri..

Topraklara bir toprak sıcaklığında davranamamanın vicdan sızısı kaldı şimdilerde hepimiz de..İstemsiz terkedişlerin çarkında, ölüme terkettiğimiz toprakların vebali kaldı boynumuzda..Layık olamadık ne toprağa, ne de toprağı bize cömertçe sunana..

Ey toprak!..Şimdi özürdiliyoruz senden!..
Bizim yüzümüzden yetiştiremediğin güllerinden!..
Ve evren! Özürdiliyoruz senden!,
Sahip çıkamadığımız dost yüreklerinden!..

O dostlar ki; Topraklar gibi yeşil, topraklar gibi serin ve topraklar gibi sıcak aynı zamanda..O dostlar ki; terkedilmiş halleriyle bir hasret türküsü içimizde..Ham yüreklerimizle, helallik ister dudaklarımız, mahrumuz şimdilerde biz de..
Hakkını helal et ey toprak!..Helal et!..

27 Aralık 2010 1-2 dakika 243 denemesi var.
Yorumlar (1)
  • 13 yıl önce

    .......ve yağmur nasıl yanarsa o misal; fersah fersah uzaklardan kaldırıp canını susamış hasretiyle toprağa ... Her bir lapası özgün ve beyazın beyazı kar nasıl yandıysa toprağa.. Yer sincapları toprağa, kervancı karıncalar toprağa, çalı toprağa, dikeni üstünde gül toprağa hasretle sarılırken.. İnsan hem kendi kökünü ve hem toprağın kesmeye ..Çıldırmıştan beter; ki hayret... Yattığımız toprak kalktığımız toprak..diyen bu güzel yazıyı yürekten kutlar, değerli kaleme sonsuz sevgilerimi sunarım.