Totemi Dil 24/H

24/h

Nasıl kolektif güç birliği her yönde merkeze doğru ve herkesle merkezden çevreye doğru ortakla sılan duygu ve düşüncenin alan gücüne dönüştüyse, çevreden merkeze doğru birleşimle olan alan etkisi de merkezde semboller diline dönüştü. İşte groteskti anlatış kolektif alan etkisi ile semboller dili olmuştu.

Köleci mana anlayışı içinde, üretimi tasvir eden bir totem grubun dili; totem gruplar anılmadan o dil envanterleri içindeki anlatımlardı. Örneğin, keçi çobanı olan bir grup kendisine; buğday takdime si yapan başka bir grubu nasıl anlatacaktı?

Keçi çobanı grup kendisini kendi biyolojik formu ile çizip yontacaktı. Buğday üreticisi grubu da totem mesleği ile ilişkiliyi doğadaki gerçek buğdayla eşleştirip resimleyecekti. Veya buğdaydan heykel yontacaktı. Buğday sembolizmi o grubun totem adı ve totemi mana yüklemi olacaktı.

İki grubun ürün takas seremonisini buğday üreticisi grup anlatacaksa, bu kes de buğday üreticisi grup kendisini biyolojik formuyla yontup resmedecekti. Buğday üreticisi grup kendi biyolojik formuyla keçi çobanı grubun biyolojik formu birbirine karışmasınlar diye keçi çobanı olan grubu, doğadaki gerçek keçi sureti ile heykeli resimleyeceklerdi. Bu tür yapılan bir isimlendirme, isimlendirme sembolizmiydi.

İşte okuma yazma ve alfabenin olmadığı dönemlerde olup bitenler heykel resimlerle anlatılıyordu. İttifaklar yapılıyordu. İttifaklar anlatılıyordu. Anlatımın dili semboller üzerindeydi .İttifak ve temas içeren anlatımlar 80 000 senelik totemi dışlanmışlığa karşı olan direnci kırmanın zorluğunu içeriyordu.

Totemi aitlik tabuları olan sosyoloji ve kültür, ittifakı aitliğe kolay kolay dönüşemiyordu. Totemi aitliği sembolizm üzerinde geçiş ritüelleri ile dönüşemezseniz ittifaklar çok büyük bir sosyal dirençle baş başa kalıyordu.

Totem aitlikler ittifakı genel olarak üç olgu ve ritüel anlaması üzerinde yürütülen bir tabuydu. Totem aitliğin ilk tabusu kişilerin aynı totem alanda olmalarıyla totem kardeş olmalarını aşma ritüelleriydi..

Totemi kardeşlik doğuran ve doğurtan belirlenimiyle olan bir kardeşlik değildi. Eğer miras bırakacak bencil bir mülk sahibi değilseler, doğuran doğurtan tanımını veren kardeşlik söylemi hiçbir işlerine yaramazdı. Zaten de ortada ne üretim vardı. Ne üreten vardı. Ne mülk vardı. Ne de mülk sahibi vardı.

Totem kardeşliği, alan içindekilerle yardımlaşmanın , birbirine elle ve cinsel yolla dokunmanın meşruiyetiydi. Dayanışmanın paylaşmanın kardeşliğiydi. Ve alan içindekileri kendisi gibi bilmenin, kardeşini kendi gibi saymanın aitliğiydi. Kardeşlerinden yararlanma aitliğiydi. Kardeşlik totem alan aitliği dışında hiçbir anlam değildi.

Bu nedenle totemi alan dışındakiler kardeş değillerdi. Onlara ne elle ne cinsel yolla dokunamazdı. O kendinden değildiler. Onlar kendi gibi değildiler. Onları avlayıp yiyebilirdi. Onların dokunduğuna da dokunmazlar, yemezlerdi.

Totemi yasalardan ötürü, grubu dışındakiler kendi aiti, kendi kardeşleri değildiler. Bu nedenle farklı totemi grup kişileri birbiriyle temas kuramazlardı. Üreten grupların birbiriyle ürün takası yapmaları da çok elzemdi.

Üreten grupların İttifakı temaslarına dek bu tür totemi bek raundu bilmez isek aktarım içindeki sembolizm dilini de anlayamayız. Sembolizm dilini anlayamama nedenle tarihçilerin nedenini açıklayamadıkları ilişki imajlarına dek ifadelerinde fetişti bir anlayış husule gelmişti.

Totem kardeşliğinin diğer bir yasası da onu kim doğurursa doğursun kardeşlik ekseninde ana baba doğuran ve doğurtanını aramıyordu. Onların aynı gruba ait emzikli kadınlardan süt emmesi, totem kardeşliğinin ve totem aitliğinin diğer bir tabu anlamasıydı.

17 Temmuz 2023 3-4 dakika 1084 denemesi var.
Yorumlar