Tüketmeyin Sevgileri

?Gitmeliyim' dedi adam. Ağzından çıkan ilk sözcüğün nelere maal olacağını bilmeden; ?' Evet gitmeliyim, senden uzaklara... Yüzümün asıklılığının nedenini sorma! zamanı geldiğinde zaten bitecekti'' dedi ve gitti. Ardından, onsuzluğun belirgin bir şekilde evde yankılandığını hissetti kadın. Neden gitti(?) sorusuna cevap alamadığı gözlerinle daldı odadaki avizenin en parlak taşına...

Cam kırığı ağrılar başladı gecenin bir vakti. Bir tek ölenin arkasından ağlanır sanırdı kadın yaşamı boyunca, ?o' çünkü ?onun'layken hiç ağlamamıştı bir ayrılığa ve gece hiç bu kadar sessiz geçmemişti bir saatin tıkırtısı altında... Ve şimdi başlamıştı, sadece ölenin arkasından ağlanmayacağı haberleri içinde. Geçte olsa bir kapı çarpılışıydı gidiş, bir daha geri dönmemek üzerine edilen yeminlerdi; sebepsiz bitişlerin (bed)duaları gibi...

Eskiyor muyuz yoksa? Yada onca senenin ağırlığı çok mu geliyor yıllardır vefayı taşıyan omuzlarımıza? Gidişler... Sorgusuz, sualsiz hiçbir şey demeden, sadece bir hoşça kal muamması ile başlayan ve sonu ben gidiyorum ile biten, o amansız ayrılık parkurları. Ne zaman bitecek diye beklerken bir filmi? ...Oysa aynı zevki vermiyor; dışarıda içilen bir bardak sıcak çayın tadını...

Niye hep başka yerlerde beynimiz? Yanımızda, ruhumuzu teslim alan o mükemmel kadın varken niye aklımızda hala ay sonu faturalarımız? Ve niye hala kulağımızın dibinde çalıyor ayrılık çanları? Nedeni ne olursa olsun bir anlamı olmalı yanınızdaki insanın sizin içinizde? Bir anda her şeyi unutturmalı, gözbebeklerinize dalmalı, akrep ile yelkovanın her saniye bir birlerini kovalaması heyecanı ile... Tükenen sevgilerin yerini niçin üreten sevgiler almıyor? Oysa sadece okullarda öğretilmedi bize arz-talep kanunu... Bunu her an arz edip istiyoruz sevgilerimizden.

Tüketilen aşkların %20 ?si basit sebepli bir yangın misali beşinci derece yanıklar grubuna giriyor benim günlük seyir defterimde. Ayrılıkların %80'i ise birinci dereceden bilinmeyenli denklemler grubuna giriyor matematikte! Ey sevdalar! Nesilleri tükenen, nesli hiç o kadar da sağlam bir geçmişe dayanmayan aşk kırıntıları! Bitecekse bugün bitsin en şiddetli ağrılara dayanamayan sevdalarınız. Yücelecekse şimdi yücelsin o arşa hiç değmemiş elleriniz. Gün sizin gününüz, farkı gözbebeklerinizde yaratın. Bir balon alın yalnızca üzerine harfleriniz yazın, çocukluk yapın, sonra bir elma şekerine kandırın duygularınızı. Başlamak kolay çok katlı bir daireye, ama bitirmek çok zor... Temelini sağlam atın sevdaların, yoksa tüketici hakları girer devreye...

05 Kasım 2009 2-3 dakika 49 denemesi var.
Yorumlar