Yedi Duvar Bir Pencere

Herkesin hikayesi kendi kafasındadır. İstedikleri, gerek duydukları, hepsi orada saklıdır. Evet benim hissettiğim, algıladığım, biçimlendirmek istediğim şekil her zaman değişkendir. Zaman dilimlerinin içersinde sürekli olaylara göre değişir. Bu herkesde böyledir. Farklı olan sadece biçimlendirmedir. Zaman birimlerinin içersinde sıkışmış vakti geldiğinde şimşekler çaktırırcasına gelen, zaman sonra bir hikayeye dönüşen kimi gerçek, kimi olması düşlenen yada olmuşcasına onunla yaşanan hikayeler.

Hemen hemen her gece ayışığında bile parlamalarını sürdüren yıldızların altında saman kağıtlarına günümü, düşüncelerimi ve hayallerimi yazdım. Günlüğümde mutluluktan çok acı, yokluk ve nefretin dolu olması, bu gün benim için geleceğe geçmişle kısa bir köprü kurmaya daha doğrusu ders almaya yaradı. Arzularım içimde bulunan yeteneklerimin aynası oldu ve ileride yapacaklarımın habercisi olarak gelecekteki yanlışları görmeme yardımcı oldu. Yapabildiklerim ve yapmak istediklerim, içimdeki yaratma gücünün geleceğini temsil etti. Zaman içersinde yitirilişimi ve geri dönüşümü ve bu gidiş gelişlerde kaybettiklerimi gençliğimle telafi edebileceğimi gösterdi. Hiç bir şeyin yitirmek kadar acı olamayacağını gösterdi.

Bunları düşünürken gövdemin benden kopup uzaklaştığını sanmama rağmen sanki, bütün varlığım ve her şeyimle her zamankinden daha çok sandalye ve masa diye kullandığım annemin dikiş makınasının başındaydım ve bütün etkisini yalnız ruhumda değil beni ben yapan her şeyde gösteriyordu. Öyle güçlü bir etkiydi ki bu, yazdığım cümlelerden yüzüme ışık fışkırıyor sandım. Aynı anda hem bütün aklımı körleştiren, hem de onu pırıl pırıl parlatan bir ışık. Bu ışıkla kendimi yeniden yaratacağımı düşündüm. Bu ışıkla çizgiyi aşacağımı sezdim, bu ışıkta daha sonra tanıyacağım, yakınlaşacağım bir hayatın gölgelerini hissettim. Masada oturuyor, oturduğumu aklımın bir köşesiyle biliyor ve bütün hayatım değişirken ben yeni kelimelerin ve cümlelerin peşi sıra hayallerimi kuruyordum. Bir süre sonra, başıma gelecek şeylere karşı kendimi o kadar hazırlıksız ve çaresiz hissettim ki, yazımdan fışkıran güçten korunmak ister gibi bir an istek dışı refleksle kalemi fırlattım attım. Düşlere daldım, çevremdeki dünyanın ta baştan aşağı değiştiğini o zaman korkuyla fark ettim ve şimdiye kadar hiç duymadığım bir yalnızlık duygusuna kapıldım. Ben ki yalnızlığı ödül sayan bu kalabalığın arasında. Sanki dilini, alışkanlıklarını, tabiyatını bilmediğim bir dünyada yapayalnız kalmıştım. Bu yalnızlık duygusunun verdiği çaresizlik bir anda beni yazılarıma daha sıkı sıkıya bağladı. Beni içine çeken düşlerim sanki şaha kalkmıştı ve durdurmak mümkün değildi. İçine düştüğüm yeni dünya da yapmam gereken şeyleri, inanmak istediklerimi, görmek istediklerimi, görebileceklerimi, hayatımın alacağı yolu bana bu yazılar gösterecekti. Düşlerimi tek tek aktarırken, yazılarımı şimdi bana vahşi ve yabancı bir dünyada yol gösterecek bir rehber gibi de okuyordum. Yardım et bana, demek geliyordu içimden, yardım et ki yeni hayatımın içinde kazaya belaya uğramadan Temiz Dünya'yı bulayım. Temiz Dünya'nın da, rehberinin kelimeleriyle yapıldığını göstereyim. Kelimeleri tek tek yazarken bir yandan yolumu bulmaya çalışıyor, bir yandan da yolumu büsbütün kaybettirecek hayal harikalarını şaşkınlık ve hayretle tek tek kuruyorum. Bütün bu süre boyunca yazmaya başladığım yazılar masanın üzerinde duruyor ve ışığını yüzüme saçarken, odamdaki öteki eşyalara benzer, bildik ve tanıdık bir şey gibi gözüküyordu. Bunu önüme açılan yeni bir hayatın, yeni bir dünyanın varlığını düşlerimde hayretle ve sevinçle karşılarken hissettim. Hayatımı böylesine değiştirecek olan sayfalar aslında sıradan bir eşya idi. Aklım pencerelerini kapılarını kelimelerimin bana vaat ettiği yeni dünyanın harikalarına ve korkularına ağır ağır açarken, bir yandan da beni bu düşüncelere götüren rastlantıyı yeniden düşünüyordum, ama bu aklımın yüzeylerinde, derine gidemeyen bir hayaldi. Yazdıkça bu hayale dönmem bir çeşit isyandı sanki. Düşüncelerimin bana açtığı yeni dünya o kadar yabancı, o kadar tuhaf ve şaşırtıcıydı ki, bu alemin içine bütünüyle gömülmemek için şimdiki çaresiz ellerimle, ilgili bir şeyler hissetme telaşı duyuyordum. Başımı yazılardan kaldırıp odama, dolabıma, yatağıma bakarsam ve pencereden dışarıya bir göz atarsam, dünyayı bıraktığım gibi bulacağım korkusu içime yerleşiyordu çünkü. Dakikalar ve sayfalar birbirini izledi. Uzaktan acı acı öten siren sesi duyuldu, annemin evden çıkışını, çok sonra da eve dönüşünü duydum; şehrin her zamanki uğultusunu ve arabaların motor gürültüsünü duydum ve tanıdığım bütün sesleri ilgisizce dinledim. Yazılarıma devam ettim beni bu dünyadan koparan yazılara, öteki dünyanın eşiğinden sızıp gelen ışığı gördüm: kendi hayatımı gördüm, kendi hayatımın alacağını sandığım yolu. Y yazmaya devam ederken varlığını hiç bilmediğim, hiç düşünmediğim, hiç sezemediğim bir dünya ruhuma sindi ve orada kaldı. Şimdiye kadar bildiğim, düşündüğüm pek çok şey üzerinde durulmaya değmez ayrıntılara dönüştüler ve bilmediklerim gizlendikleri yerlerden çıkıp bana işaretler yolladılar.

28 Temmuz 2008 5-6 dakika 2 denemesi var.
Yorumlar (13)
  • Harika...

    Zamanı geriye getirmek için ne olması gerektiği açıkca anlatılmış.. gerceklesenler.. gerceklestirilecekler için aslındabir ışık

    zaman bu sekilde dönüşüme ugruyor..

    Saygılarımla..

  • 15 yıl önce

    sedef hımmmmmm

    ya şiirlerdeki gibi değilmiş düzenleme yapma olanağı denemelerede olmuyor üzgünüm...

    değişiklikler yapamıyorum ilgine çok teşekkür ederim...

    mehmet beğendiğine çok sevindim yeni bir denemem var ama sanırım üstünde epey dönmem gerekiyor gerçi bunun devamı olacak gibi dursada değişikliğe gidermiyim bilmiyorum...

    ilginize müteşşekkirim...

  • 15 yıl önce

    Bulut bey , akıntıya yalnız siz ters düşmüyorsunuz...çoğu zaman bunu ben de çok yaşarım...hatta kendimi bu dünyaya uzaydan gelmiş bir canlı olarak görüp....bunun için uyamadığımı düşünürüm. sanırım bizler farkındalıkları diğer insanlara nazaran fazla gelişmiş tipler 😅olarak bunun vebalini böyle ödüyoruz.... ben inanıyorum ki BİLGİ KÜLFETİYLE GELİYOR !ud83cudfbb

  • 15 yıl önce

    çok çok severek okudum..kaleminize ve güzel yüreğinize sağlık.....kutlarım .

  • 15 yıl önce

    ...günlüğümde mutluluktan çok acı...