Yelkeni Yırtık Kaptanın Tuzu

Misket yuvasına girmedi, kısmet bu kadar. Ne yaparsın? Kader dedik, geçtik. Sanki koca deryaya atılan oltadan bir balık gelmeyince, suçlusu biz değiliz. Nasip dedik. Hayat dediğin, hikâye, masal dinlemektir; biz de oturup dinledik kendimizi. Amma velakin, işler iyi gittiğinde kimse "kader" demezdi. "Ben yaptım," derdik, gururla. Hayat bize cömert davrandığında kendimizi başarılı bulduk. Ama tersi oldu mu, hemen alın yazısı oldu.

Bir duman, bir sis, bir fırtına... Biz, bu yağmur çamur deryasında yaşamayı öğrendik. İnsan dediğin, bir an bakar ki, kendi hayatının beyliğini eline almış. Ya diktatör kesilir ya da adil yönetici. Ben de saf saf, "Ben planladım," derim, "Ben yaşadım." Oysa içimdeki hayat, denizden yeni çıkmış bir balık gibi, elimden çırpınarak kayar gider. Durulmak, bir limana sığınmak isterim bazen. Ama liman dediğin, gideni unutmaz ki.

Kaptan, al limandan demirini, bekleme beni. O aşktan yorgun denizler benim, o yorgun düşünceler benim. Bana yüklediğin fırtınalar var, ıslanmam gereken yağmurlar. Yüreğimde olgunlaşmamış fikirler, yarım kalmış bir hayatım var. Sen var git deryalara açıl, kaptan. Bizimkisi, kavuşmaktan çok kavuşma ihtimaliydi. O ihtimali bile sevmeyi bildik biz.

Bana açılmamış dev dalgalar var bu hayatta. Daha esintisine dayanamayacağım rüzgârlar var. İçimde esti bir acı hissetti .Yüreğimden üflemem gereken umut, dilimden düşürmem gereken ihanetler... Onlar benim. Dedim ya kaptan; sen git, beni daha tuzlu denizlere bırak. Donmuş, buzlar içinde kaybolmuş bir ilahi adaleti beklemek bana yakışmaz.

Ben yaşarım, bir şeyler yapmışımdır. Varmadığım yerin, nasıl olsa bir suçlusu var: Kader, nasip, alın yazısı, kısmet... Ama artık biliyorum, o yelkeni yırtık gemi benim. Geriye kalan bir duman, bir sis, bir fırtına, bir arınmadır. Rastgele kaptan, eyvallah! Daha benim kendimle olan konuşmam bitmedi.


Turgay Kurtuluş 


15 Aralık 2025 1-2 dakika 92 denemesi var.
Yorumlar