Yine Aylardan Kasım


Üşüyorum, içimde kasımlar üşüyor..Güz mevsimi alışıktır soğuklara, ama yapraklarım saçılıyor benim her yana..Maziye doğru bir seyahat yapıyorum..Küçücük bir çocuk olup kavakların arasında dolaşıyorum..Bu şarkıyı ne kadar çok söyletti anaokulu öğretmenim..Okulun önündeki dar ve uzun bahçede nice kasım fırtınaları esti yüreğimde..Uzunca kavakların dökülüşünü seyrettim ben de..Anlam veremedim henüz küçük olduğum için bu değişime..Kavaklar sararıp, yaprak döker miymiş böyle?..

Bir doktor gelse yetişecek miydi?..Derman olacak mıydı dertlerimize, hep sordum kendi kendime?..Çaresizliğin, insanın elini kolunu bağlayan gizli çığlıklarını duydum çocuk yüreğimde..Yetişemedim, yapraklar dökülmüştü bir kere..Saatler durmuştu ben bu şarkıyı söylediğimde..

...

İşte Sivas..Kongre müzesindeyim ben de..Önemli kararların alındığı meclisteyim..Tahtadan sıralar ve masalar arasında derin duruşlardayım, gizli okuyuşlarda..Sanki bir üyesi de benim şimdi bu meclisin..Az sonra izin isteyip konuşacakmışım gibi..Bir gönüllü, Paşam!..Diyerek söze başlıyor..Konuştuklarımız burada sır kalacak diye ant içiyor..Andımız düşüyor benim de dilime, ilkolulun merdivenlerindeyim şimdi de..Ne çok iz var geçmişten, azmi işlenmiş bu büyük insanların şimdi her kareye..Doğruluk ve çalışkanlık yemini ediyorum, tekrar ediyor sıradaki çocuklar benimle beraber..Ant içiyoruz tarihten bize kalan mirası korumak için hepimiz de..

"Görmeye alışık olduğumuz medya o zaman da böyle miydi diyorum bir an?..Güzel işler yapmış insanları karalamak herhalde adetten"..

İlkokulu okuduğum bina tarihi bir bina..Askerlerin altını sığınak, üstünü karargah olarak kullandıkları bir yer..Yangında üst katı yanmış, sadece okuma katımızla depo kalmış..Tarihin koridorlarında dolaşıyorum..Okulumuzun adının neden "Hürriyet" konulduğunu şimdi çok daha iyi anlıyorum..Koridor kare şeklinde çok geniş ve dört duvarında birden tarihten fotoğraflar..Her teneffüste yeniden dolaşıyorum her bir fotoğrafı ilk defa görüyormuş gibi..Karların içinde bir asker, İşte bu Atatürk!..Diyor öğretmenim..Vatanı düşman elinden kurtaran komutan..Bizden önce neler olmuş böyle diyorum sessizce..Askerlerin ayak seslerini duyuyorum şimdi de..Sığınağa insem onları görecekmişim gibi taze duruyor duvardaki resimler..Gülümsüyor her karede Atatürk ve askerleri..Teşekkür eder gibi bakıyorum gözlerimle..Kocaman dualar ediyorum, minik ellerimle Atatürk ve askerlerine..

...

Burası Samsun..Sahil boyu ilerliyorum..Atatürk'ün Samsun'a ayak bastığı noktada, askerleriyle inişini canlandıran gemiyi seyrediyorum..Nasıl bir iniş bu Allah'ım!..Büyük sarsıntılardayım..Bu kadar mı karışmış ülkem içerde ve dışarda?..Doğrular yanlışa bu kadar çabuk mu dönüşmüş yaşanmayınca?..İnsanlar nasıl da unutmuş insanca yaşamayı, cehalete dalınca..Sahte hocalar, tüccarım diye geçinen düzenbazlar sarmış işte her yanı..İnsanlar ahkam keser olmuş dinden, imandan..Cihanın hesabı zalimden değil yetimden sorulmaya başlanmış belli, insanlar unutup birbirini sadece kendi telaşlarına dalmış..Zengin o zaman da çok zenginmiş, fakir hep ezilmiş..Unutulunca adalet, her yerde rüşvet yayılmış..İnsanlar sefaya dalmış başka bir yerde..Lalelerle, sandallar sürekli bir yarışta..Herkes mutluluğu hırs yapmış..Hileler içinde ülkeyi yabancı eller kuşatmış..İşte bu adım uyanmanın ilk adımı..Aydınlık yarınların zorlu başlangıcı..Selam veriyorum Atatürk ve askerlerine..Gülümsüyorum bu defa Bandırma gemisine..

"Tarih yalan söylemez diyorlar, neden tarihi bizden gizliyorlar?..Şimdi gelsin Mustafa Kemal Atatürk ve askerleri, anlatsın bize tüm olup bitenleri..Herkes birilerinin adını kullanıyor, kim kime dost ya da düşman seçilmiyor..O zamanlarda da dinini yaşayanlar kadar da dini kullananlar türemiş..İyilik kadar kötülük de nöbetteymiş"..

...

Çanakkale'de bir müzeyi geziyorum..Tarihten gelen eski gazete sayfalarını inceliyorum..Atatürk' e henüz hayattayken hediye edilen halının üstündeki saatin, O'nun ölüm saatini göstermesi herkes kadar beni de şaşırtıyor..Anafartalar'da yaşanan mucizeler ise gözlerimi açık bırakıyor..Mucizelerin, mucizevi bir enerji gösteren bu güzel komutan ve askerlerine çok görülmemesi gerektiğini anlıyorum..Conkbayırında Atatürk'ün cebindeki saat sayesinde şarapnel parçalarından kurtulması ise son şaşkınlığım oluyor o güne dair.

"Belki daha çok örnekler var bizim bilmediğimiz..Belki görülmeyi bekleyen güzellikler var, görmeyi çok özlediğimiz..Tarih sır kalsa sadece neyse..Ya zihinleri bulandıranlar, geçmişi olduğundan çok farklı gösterenler..Nasıl verecekler bunun hesabını.?..Ödeyebilecekler mi yeniden üzerinde rahatça dolaştıkları toprakların, kanla ödenen bedelini?..Ağırlığı sarmayacak mı bu insanları, vatan uğrunda verilen mücadelelerin?..Sorumlu hissetmeyecekler mi artık onlar da kendilerini..Bekliyorum..Zaman tüm sırları çözecek, biliyorum..

...

Yine aylardan kasım..Her yanda güzlerden kalma birikmiş hüzünler..Dökülüyor işte her yanım..Minik ellerimi uzun kavaklara doğrultuyorum..Düşen yaprakları avuçluyorum ellerim yettikçe..Yeşeriyor işte o an çocuk ellerimde gazele dönmüş yapraklar..Ümitleniyorum ben de, son nefesini sonsuzluğa veren canlar gibi..Umutlanıyorum tüm şehitler kadar..Hiçbir şey için geç değil diyorum..Uzun kavakların arasından, beni çağıran izleri takip ediyorum..Sevgi, bilgi, hoşgörü yol arkadaşım oluyor..

Tarihin çalışkan neferleri!..Hepinizi yürekten seviyorum..Tarihi bir de sizden dinlemek vardı..Kulak vermeden şeytani nefeslere, hoşgörüyü solumak vardı sizinle..Tarih doğruları söyleyinceye kadar ben susuyorum..

Sevgili Atatürk ve askerleri, sizi çocuk kalbimle selamlıyorum!..O minik eller büyüdü artık kalem tutuyor..Yürekler kocaman şimdi, aydınlığa yürüyor..Vicdanlı her insan, kendisine yapılan iyilikleri unutmuyor..

"Kalbime yazdım ben zaferi ve halkımı..Dilimden sakındım, kalbime yazılmamış bir tek kelamı"..Tüm içtenliğimle bir fatiha yolluyorum zerrelerimden avuçladığım..İnançla ve aşkla tüm kapılar açılsın istiyorum..Yine aylardan kasım!..Yaprakları açılmamış güzel tarihimizde kaldı bir yarım..Yine aylardan kasım..Gidenler değil, kalanların hali içimde bir yas..Böyle bırakılmamıştı bize bu emanet!..

10 Kasım anısına, "Sevgili Mustafa Kemal Atatürk ve Değerli Askerleri" için kaleme alınmıştır..

(Yazıda yer yer, ufak değişikliklerle Yaşar TUAL'e ait şarkı sözü kullanılmıştır)..

12 Kasım 2011

Çat Kapı / Şiirkolik Köşe Yazılarım

04 Aralık 2021 5-6 dakika 242 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar