Yurdum İnsanına

Özgürlükten bahsetmeyin bana! Hayata başlamak için ailemize borçlanıyoruz. Yaşadığımız her gün için kendimize. Dünya'ya borçlanıyoruz. Hiç tanımadığımız çocuklar, kadınlar, adamlar topluyor yiyeceklerimizi. Onlar dikiyor, işliyor, hazırlıyor, satıyor giydiklerimizi. Farkında olmadan borçlanıyoruz insanlığa ve Dünya'ya. Sistem gereği hiçbir şey üretmiyor sadece bize deneni yapmakla yetiniyoruz. Televizyon, internet, seks, cafe kültürü derken düşünmeye bile zamanımız kalmıyor. Hiçbir şey üretemeden göçüp gidiyor birçoğumuz. Tembel asalak bir gen aktarıyoruz çocuklarımıza. Gündemi sözde tarafsız medyadan onların istediği şekilde öğreniyoruz. Araştıracak başka kaynaklara bakacak zamanımız olmadığından Dünya'yı bırakın yanı başımızda yaşananlardan bir haber duyarsızca yaşıyoruz. Kendimizi kiralıyoruz belirli paralar karşılığında. Mahallenin gençleri orospuları linç ettiğinde susuyoruz! Hoş daha da fenası var. Her gün onlarca kadın katlediliyor bu memlekette. Susuyoruz!

Korku ile yönetiliyoruz dostlarım. Şehit haberlerine bile alıştık artık. Her gün ana haber bültenlerinde acılı aileleri görüp duygulanıyoruz. Birkaç küfür ardından internet başında eleştirilen hükümet ve terör, sabah oluyor, unutuyoruz! Korku ile yönetiliyoruz dostlarım. Kadınların haklarını korumak için sokaklara dökülemiyoruz. Şehidimizin acısını sokaklarda toplanıp Gençliğe Hitabe'yi ve İstiklal Marşı'nı okuyup yürüyüş düzenleyerek yaşayamıyoruz. Korkuyoruz dostlarım. Hakkımızı istemekten korkuyoruz. Biber gazı yemekten, copla dövülmekten. Parasız eğitim diyip aylarca, yıllarca hapis yatmaktan. Poşu takıp gezdiğimiz için on bir yıl hapis yatmaktan korkuyoruz.

Bir kahraman bekliyoruz beklide. Geçmişten ders almak yerine tekerrür etmesini mi bekliyoruz bilinmez. Birisi her şeyi göze alıp konuşursa alkışlıyoruz. Pankart açıp hakkını dile getirirlerse, eylem yapıp sesini duyururlarsa, köşesinde doğruları yazıp bizi aydınlatırlarsa seviyoruz onları, mahpusa düşünce unutuyoruz! Bir spor kulübünün başkanı kadar özlemiyoruz, desteklemiyoruz, tahliyelerini dört gözle beklemiyoruz. Tahliye olduklarında bayram yerine çevirmiyoruz ortalığı.

Korkuyoruz arkadaş! Herkesten, her şeyden korkuyoruz. Emredildiği gibi yaşıyor, gerçek hak ve özgürlüklerimizden karşı koymadan vazgeçiyoruz. Bencilleşiyoruz arkadaş, duyarsızlaşıyoruz. Olur, olmaz şeyleri tartışıp gerçeklere sırtımızı dönüyoruz. Korkak, asalak, bencil, duyarsız, tembel ve cahil genler aktarıyoruz. Hiçbir şey üretemeden emredildiği gibi tüketiyoruz. Uzun lafın kısası Vatan yerine evim! Bayrağım yerine para diyoruz!

07 Temmuz 2012 2-3 dakika 12 denemesi var.
Yorumlar