Müzik Dünyasının Aykırı Sesi Mabel Matiz

— min. okuma: 7-8 dakika
Müzik Dünyasının Aykırı Sesi Mabel Matiz

Gerçek ismi Fatih Karaca olan, 31 Ağustos 1985 Mersin doğumlu Mabel Matiz, piyasaya çıktığı 2011 yılından itibaren, farklı müzik tarzı, ilginç klipleri, aykırı kıyafetleri ve ender rastlanan ses tınısı ile ilgi çekmiş bir müzisyen. Müzikseverler onu, bu farklı halleriyle çok sevdi. Ciddi bir dinleyici kitlesi bulunan Mabel Matiz, oldukça üretken de bir sanatçı. Kimi zaman, birkaç ay arayla çıkardığı single ile müzik listelerinde zirvede yer almayı başarıyor. Video izleme platformlarında, birkaç gün içinde erişilmesi güç izlenme sayılarına ulaşıveriyor.

Peki Mabel Matiz’in bu kadar sevilmesinin sebebi nedir? Sadece farklı olması değil elbette. Zaten sanatçı dediğin, diğerlerinden ayrılacak farklılıklar ortaya koymalı değil midir? Bu kadar seviliyor olmasının asıl sebebi bana kalırsa, işini çok severek yapması ve gerçekten kaliteli eserler ortaya koyması. Bugün müzik adı altında, birbirinden çok da farklı olmayan özensiz tınılar, hiçbir anlam ifade etmeyen sözler ile piyasada bir şekilde yer edinmiş şarkıcıların yanında Mabel Matiz, söz ve müzik açısından kalitesini bariz bir biçimde gösteriyor.

Sözlerinde bir anlam bütünlüğü görüyor, müziklerinde kulağa hoş gelen tınılar duyuyoruz. Tabi ki herkesin onun yaptığı müziği sevmesi ve beğenmesi beklenemez. Lakin şu açık bir gerçek ki, Mabel Matiz şarkıları diye bir kavram var bugün. Henüz şarkıya başlamadan, sadece müziği duyunca dahi hemen onun şarkısı olduğunu anlayabiliyorsunuz. Böyle sanatçılar esasında nadir ve istisna sanatçılardır. Aynı şeyi, Kıraç, yine bir başka Mersin doğumlu Manuş Baba (Mustafa Özkan), Haluk Levent’te de hissediyorum ben.

Eskilerden Yeni Türkü, Ezginin Günlüğü, Fikret Kızılok, Muhtar Cem Karaca ve Mehmet Barış Manço gibi sanatçılarda da, bu farkı kolaylıkla ayırt edebiliyorsunuz. Çünkü bu saydığım isimler, ayırt edici bir fark ile kendilerine özgü bir tarz oluşturmayı başarabilmiş özgün sanatçılardır. İşte bu çerçeveden bakınca, Mabel Matiz’in farkını çok daha net bir biçimde görebiliyoruz.

Barış Manço, kendine has giyim stili, parmaklarındaki yüzükleri, dönemine göre oldukça aykırı olan uzun saçları ve bıyıkları ile kendini toplumumuzun neredeyse tamamına sevdirebilmiş ve kabul görmüş bir sanatçı idi. Mabel Matiz de, kendi tarzını ortaya koyma noktasında Barış Manço’nun izinden gidiyor diyebiliriz aslında. Elbette yaptıkları müzik türü arasında çok büyük farklılıklar var. Barış Manço, şarkılarının öğretici olmasına bilhassa özen göstermiş, modern bir halk ozanıydı. Mabel Matiz şarkılarında bunu göremezsiniz. O daha çok duygulara hitap eden bir tarza sahip. Yaşım Çocuk, Gel, Öyle Kolaysa, Boyalı Da Saçların, Zor Değil, Sarmaşık, Mendilim De Kırmızım Var, Alaimisema gibi şarkıları duygulara yoğun bir biçimde dokunan şarkılarından bazıları.

Mabel Matiz’in belki de en ilgi çekici yönü, şarkılarına yaptığı birbirinden ilginç klipler… Kliplerinde kimi zaman Anadolu’nun farklı motiflerine, kimi zaman da anlam yüklemenin çok zor olduğu aykırı desenlere rastlıyorsunuz. Bazen Elif/Vav, bazen Sezen Aksu, bazen Fatih Sultan Mehmet, bazen David Bowie, bazen Mona Lisa, bazen de Türkan Şoray tablosunu görüyorsunuz müzik videolarında. Sıklıkla nostaljik öğelere de rastlıyoruz onun otantik kliplerinde. Anadol marka araba, kasetçalar, 80’li ve 90’lı yıllarda evlerimizi süsleyen vitrinler, tarihi ve eski yapılar, kilimler, dikkatli gözlerden kaçmıyor. Hatta “A Canım” isimli şarkısının video klibinde, klavyenin üstüne örtülmüş dantelleri görüyorsunuz ve yüzünüze bir tebessüm yayılıyor. Bizim kültürümüzün olmazsa olmazlarından biri olan dantellerin, evlerimizde bulunan hemen her bir şeyin üstüne örtülüyor olması gerekiyor çünkü.

“A Canım”, “Boyalı Da Saçların”, “Ya Bu İşler Ne”, “Sarmaşık”, “Mendilimde Kırmızım Var”, “Öyle Kolaysa” gibi şarkılarının bulunduğu, 2018 yılında çıkardığı albüme, annesinin de adı olan “Maya” ismini verdiğini söylemeden geçmeyelim.

Kimi zaman kız isteme merasimi, bazen de bir köy düğünü izletiyor bizlere Mabel Matiz kliplerinde. O gerçekten de marjinal diyebileceğimiz bir sanatçı. Resmi web sitesinde, adını neden “Mabel Matiz” olarak kullandığı ile ilgili şunlar yazıyor; “Mabel adını “Kumral Ada Mavi Tuna” adlı romanda yer alan “Tuna” karakterinin takma adından alır. Matiz ise, müziğini en iyi tanımladığına inanarak adına eklediği ve «çok sarhoş, düşkün kimse» anlamlarına gelen eski Yunanca kökenli argo bir kelimedir.”

Yayınlandığında büyük bir ilgi gören “Sarmaşık” isimli şarkısının klibini, Antalya’nın Döşemealtı ilçesinde, 30 bin halı ve kilimin güneş altında bekletildiği özel bir alanda çeken Mabel Matiz, bir röportajında, çocukken kekeme olduğunu ifade ediyor. Kekemeliğim içime kapanmama, içime kapanmam ise kendimi keşfetme yolculuğuna çıkmama neden oldu diyen Matiz, müziğe başlamasının temelinde, kekemeliğinin yattığını söylüyor.

Barış Manço nasıl ki modern bir halk ozanı idiyse, Mabel Matiz de dinleyicileri tarafından kent ozanı olarak adlandırılan istisna bir sanatçı. Müzik otoriteleri tarafından, ilk albümü Mabel Matiz’i 2011 senesinde çıkarmasıyla birlikte, gelecek vadeden sanatçı olarak nitelendirilmiştir.

İstanbul Üniversitesi, Diş Hekimliği Fakültesi mezunu olan (2008), 2011 senesinde başladığı İnsan Hakları Hukuku Bölümünde yapmakta olduğu yüksek lisansı, 2014 senesinde yarım bırakan Mabel Matiz’in, önümüzdeki yıllarda da adından çokça söz ettireceği açık bir gerçek. Müzik hayatına, üniversite yıllarında aldığı gitar ve şan dersleri ile adım atan Mabel Matiz, ilk bestelerini yine üniversite yıllarında yapmış, profesyonel müzik yaşantısına ise 2009 yılında başlamıştır.

Mabel Matiz kendi albümleri dışında, başka şarkıcılar için de söz yazarak, iyi bir güfteci olduğunu da ispatlamıştır. Teoman’dan dinlediğimiz “Sahilde Bir Sarhoş”, Göksel’in seslendirdiği “Yarım Kalan Şarkı” ve Ceylan Ertem’den dinlediğimiz “Cennetin Irmakları” şarkılarının söz yazarı Mabel Matiz’dir. Ayrıca Ayşegül Aldinç’in 2015 senesinde yayınladığı “Bir Tek Gördüğüm” isimli şarkının söz ve bestesi yine Mabel Matiz’e aittir. Yakın arkadaşı Özge Fışkın’a da “Son Kale” isimli şarkısını veren Matiz, müziğin her iki alanında da ustalığını ortaya koymuştur. Hem söz yazarı hem de bestekar olarak, müzik piyasasında ilerleyen yıllarda otorite haline gelmesi, elde ettiği bu başarılarla kaçınılmaz hale gelmiştir.

Henüz bir hafta önce yayınladığı “Gözlerine” isimli şarkısının video klibi, dört milyondan fazla izlenmiş durumda. Bu onun başarısını gözler önüne seren sayısal verilerden sadece biri.

Mabel Matiz kendine özgü tarzı ile oldukça başarılı bir şarkıcı. 8 sene gibi kısa bir süre zarfında bu kadar çok sevilmesi ve her geçen gün yüzlerce yeni ismin dahil olduğu müzik piyasasında, kendini kabul ettirebilmiş olması ancak onun işini çok seviyor olması ile açıklanabilir. Severek yapıldığında, özveri ile çalışıldığında, yapılan iş her ne olursa olsun, başarı muhakkak gelecektir. Mabel Matiz, müzik dünyasında bu gerçeği gözler önüne seren isimlerden sadece biri. Bakalım önümüzdeki yıllarda ne gibi farklılıklar ve aykırılıklarla karşımıza çıkacak? Çünkü o yaptığı işte tekrara düşmeden, her şarkısında, “acaba bu kez karşımıza nasıl çıkacak” sorusunu dinleyicisine sordurtabilen bir müzisyen. Ne diyelim! Çok daha fazla Mabel Matiz şarkıları ile buluşmak ümidiyle…

Twitter Adresi: https://twitter.com/mabelmatiz

Kişisel Sitesi: http://www.mabelmatiz.com/

Paylaş:
Yorumlar