Ömer Seyfettin'in Hayatı ve Eserleri

— min. okuma: 4-5 dakika
Ömer Seyfettin'in Hayatı ve Eserleri

Ömer Seyfettin (d. 11 Mart 1884, Balıkesir - ö. 6 Mart 1920, İstanbul Vilayeti) Türk yazar, asker ve öğretmen.

1- Ömer Seyfettin Hayatı

Ömer Seyfettin 1884 yılında Balıkesir'in Gönen ilçesinde dünyaya gelmiştir. Babası Yüzbaşı Ömer Şevki Bey ve annesi Fatma Hanım'ın küçük yaşta ikisini kaybettiği dört evladından biridir. İlköğrenimine Gönen'de bir mahalle mektebinde başlamıştır. Ömer Şevki Bey'in görevi nedeniyle önce İnebolu sonra Ayancık ve son olarak İstanbul'a yerleşmişlerdir. Ömer Seyfettin önce Mekteb-i Osmanî'de, daha sonra 1893 yılında Askerî Baytar Rüştiyesi'nde öğrenim hayatına devam etmiştir. Daha sonra 1896 yıllında Edirne Askerî İdadîsi'ni ve 1900 yılında ise İdadî'yi bitirerek İstanbul'a dönmüştür.

İstanbul'a geldiğinde ise Şahâne'ye başlamış ve 1903 yılında Makedonya'da çıkan karışıklık üzerine "Sınıf-ı müstacele" denilen bir hakla imtihansız mezun olmuştur. Mezuniyetten sonra, piyade asteğmeni rütbesiyle, merkezi Selanik'de bulunan Üçüncü Ordu'nun İzmir Redif Tümeni'ne bağlı Kuşadası Redif Taburu'na tayin edilmiştir. 1906 yılında ise İzmir Jandarma Okulu'na öğretmen olarak atanmıştır. Bu durum Ömer Seyfettin için dönüm noktası olmuştur. Çünkü İzmir'deki fikrî ve edebî faaliyetleri takip edecek ve bunlar içerisinde yer alan gençlerle vesile olacaktır.

Ömer Seyfettin, batı kültürünü tanıyan Baha Tevfik'ten Fransızca bilgisini artırmak için teşvik görmüş, Necip Türkçü'den ise sade Türkçe ve millî bir dille yapılan millî edebiyat konusunda önemli fikirler almıştır. 1909'da Selanik Üçüncü Ordu'da görevlendirilmiştir. Balkan Savaşı başladığında yeniden orduya çağrılmış ve Yanya Kuşatması'nda esir düşmüştür. Esaret altında iken sürekli okumuş ve "Mehdi", "Hürriyet Bayrakları" gibi hikâyelerini bu dönemde yazmıştır. 1913'te esareti bitince İstanbul'a dönmüş ve 23 Ocak 1913'te Enver Paşa'nın organize ettiği Bâb-ı Âli Baskını'na katılmıştır. Türk Sözü dergisinin başyazarlığına getirilerek; burada Türkçü düşüncenin sözcülüğünü yapan yazılar yazmıştır. 1914 yılında Kabataş Sultanisi'nde öğretmenlik görevine başlamış ve bu görevini ölümüne kadar sürdürmüştür.

1915'te İttihat ve Terakki Fırkası ileri gelenlerinden Doktor Besim Ethem Bey'in kızı Calibe Hanım'la evlenmiş; Güner isminde bir kızı olmuştur. 25 Şubat 1920 tarihinde hastalığından dolayı 4 Mart'ta hastaneye kaldırılmıştır. Fakat hastalığı ilerlediği için 6 Mart 1920 yılında vefat etmiştir.

2- Ömer Seyfettin Edebi Kişiliği

Ömer Seyfettin, Klasik Vak'a Öyküleri ve Olay Öyküsü tarzında hikâyelerin en büyük ismidir ve hikayeciliği meslek olarak gören ilk sanatçıdır. Genç Kalemler dergisinde 11 Nisan 1911 yılında yayımlanan "Yeni Lisan" makalesi ile dilin sadeleştirilmesi gerektiğini savunmuştur. Hikayelerinde her zaman uzun cümlelerden, yabancı sözlüklerden, tamlamalardan ve söz oyunlarından kaçınmıştır. Konuşma dili ve yazım dili arasında bir uyum kurmuştur.

Realizm akımının etkisinde kalarak, hikayelerinde Milli bilinci uyandırma ve güçlendirme amacına sahiptir. Toplum için Sanat anlayışı ile Milli değerlere yöneltilmenin öncülüğünü yapmıştır. Mizahtan yararlanarak, toplumun eksik yönlerini eleştirmiş, bu bakımdan hikayeleri toplumda bir isim kazanmıştır. Başka bir açıdan bakıldığında hikayeleri teknik açıdan zayıftır. Tasvirlere ve psikolojik tahlillere önem verilmemiş fakat olaylar her zaman ön plana çıkarılmıştır. Hikayelerin genel konuları, milli tarih, çocukluk anıları, askerlik anıları ve günlük hayat üzerinedir. Hikayelerindeki kısa anlatım tarzı ile sürükleyici ve heyecanlı bir yapıya sahiptir.

3- Ömer Seyfettin Eserleri

  • Roman:
    • Ashâb-ı Kehfimiz (1918)
    • Efruz Bey (1919)
    • Yalnız Efe (1919)
  • Risale:
    • Yarınki Turan Devleti
  • Öyküler:
    • Falaka, Kaşağı,Kerâmet, Kıskançlık, Ferman, Yüzakı, Zeytin Ekmek, Akşam Sefası, Yiğit Çocuk, Okul Çocuğu, Bir Çocuk Aleko,Binecek Şey, Pireler,Primo Türk Çocuğu, Ruzname, Rüşvet, Bir Hatıra, Bir Hayır, Bir Kayışın Tesiri, Bir Temiz Havlu Uğruna, Bir Vasiyetname,Acaba Ne idi?, Nişanlılar, Nokta, Öpücüğün İlkel Biçimi,Acıklı Bir Hikâye, Koleksiyon, Korkunç Bir Ceza,Üç Nasihat, Velinimet,Vire,Aleko, And, Kaşağı, Aşk Dalgası, Aşk ve Ayak Parmakları, Apandisit, At, Ayın Takdiri, Ay Sonunda, Baharın Tesiri, Bahar ve Kelebekler, Balkon, Başını Vermeyen Şehit, Bekarlık Sultanlıktır, Beyaz Lale, Beynamaz, Birdenbire, Bit, Bomba, Büyücü, Cesaret, Çanakkale'den Sonra, Çakmak, Çirkinliğin Esrarı, Dama Taşları, Devletin Menfaati Uğruna, Diyet, Dünyanın Düzeni, Düşünme Zamanı, Eleğimsağma, Elma,Efruz Bey,Kurbağa Duası, Kurumuş Ağaçlar,Fon Sadriştayn’ın Karısı, Fon Sadriştayn’ın Oğlu, Forsa Gizli Mâbed, Gürültü, Havyar, Hafiften Bir Seda, Horoz, Hürriyet Bayrakları, İffet, İki Mebus, İlk Cinayet, İlk Düşen Ak, İlk Namaz, İnsanlık ve Köpek, İrtica Haberi, Kaç Yerinde Kızıl Elma Neresi?, Kumrular, Külah, Kütük, Lokanta Esrarı, Makul Bir Dönüş, Mehdi,Mehmaemken, Memlekete Mektup, Mermer Tezgah, Miras, Muayene, Muhteri, Müjde, Nakarat, Namus, Nasıl Kurtarmış?, Nadan, Nezle, Niçin Zengin Olmamış?, Pamuk İpliği, Pembe İncili Kaftan, Perili Köşk, Rütbe, Sivrisinek, Şefkate İman, Tarih Ezeli Bir Tekerrürdür, Tavuklar, Teke Tek, Terakki, Teselli, Topuz, Tos, Tuhaf Bir Zulüm, Tuğra, Türbe, Türkçe Reçete, Uçurumun Kenarında, Uzun Ömer, Yalnız Efe, Yeni Bir Hediye, Yemin, Yuf Borusu Seni Bekliyor, Yüksek Ökçelerdir
Paylaş:
Yorumlar