Bahar ve Kadın

'Aman Allah'ım tapılacak kadın!' Bu sözler, baharın gelişiyle sahili dolduran insanların ağzından adım başı tekrarlanıyordu. Oradan geçen herkes heyecanla, başını döndürüp defalarca kadına bakıyordu.İyi giyimli, kültürlü sayılabilecek erkekler 'Ne güzel kadın!' sözleriyle düşüncelerini açığa vurarak konuşuyorlardı. Eli tesbihli bıçkın delikanlılar ise yumuşak küfürlerle beğenilerini dile getiriyorlardı.
Kadın yanından geçenlerin dikkatini çektiğinin farkında, oturduğu yerde umarsız bakışlarla yanındakiyle konuşuyor çekirdek yiyordu.Kadın erkekleri kamçılayan, hafif meşrep gülümsemesiyle çekici, sağlıklı ve çok güzeldi.Onu izleyen gözlere kendini biraz daha göstermek için yerinden kalkıyor, birkaç adım yürüyüp tekrar yerine oturuyordu.Güzelliğini sergilemekten ve ilgi odağı olmaktan memnundu.
Kadının güzelliğinden en çok etkilen ise biraz ötesinde oturan zayıf, solgun yüzlü bir gençti.Delikanlı görünüşüyle hastalıklı birini andırıyordu.Delikanlı kadına öyle bir bakıyordu ki: Gözlerinden ateş fışkırıyor, kalbi yerinden çıkacak gibi çarpıyordu.Vücudunu kontrolsüz titremeler sarıp sarmalamıştı.Kadının yanına yaklaşmak ve onunla bir kelimede olsa bir şeyler konuşabilmek istiyor, kafasında bir sürü düşünce gelip geçiyordu.Kadına her bakışında güzel gözlerinden içine dalıyor ve o deryada boğulup kayboluyordu. Gösterişsiz ve zavallı duruşuyla kadın onu görmemişti bile.Delikanlıyı gören sönmekte olan ateşin küllerini görebilirdi, bir üflemeyle külleri sağa sola dağılıverecekti sanki...
Bıçkın erkeklerden bir kaçı kadının yakınlarında toplanmış bıyıklarını sıvazlayarak kadına doğru bakıyor belli belirsiz sözcükler havada asılı kalıyordu.
Delikanlı oturduğu yerden kararlı bir bakışla kalktı. Kadının soluklarını duyabilecek kadar yaklaştı, tam ağzını açtığında, kadın çırtlak,kalın ve bir o kadar da itici ses tonuyla kendiliğinden konuşmaya başladı.Delikanlı gözlerinin gördüğü güzelliği kulaklarına anlatmakta zorlandı, olduğu yerde mıhlanıp kaldı.
'Amma da kalabalık var be anam!' Delikanlı yeniden irkildi.Kadın konuşmaya devam etti:
'Lan... Bugünde iş yok anlaşılan, vücudumda terden leş gibi oldu.'
Delikanlının kadına dikili gözleri tiksintiyle büzüştü. Etraftakiler pişkin pişkin gülüyor ,kadın konuşmasına devam ediyordu:
'Sonracığıma, burası sürüyle erkek sinek dolu ama hiç biri gelip ısırmaya cesaret edemiyor ki...'
Kadın bu sözlerinden sonra öyle işveyle kahkaha attı ki, etrafındakilerin içleri gıcıkladı.
.........................................

Kül rengine dönen delikanlı, yavaşça geriledi, başını önüne eğerek, bahar mevsiminin verdiği umudu ve sevincini, sonbahar hazanına çevirerek kederli ve mahzun, uzaklaştı...

09 Aralık 2009 2-3 dakika 3 öyküsü var.
Yorumlar