Eglantine ' nin Büyükannesi

Ben bugün çok düşündüm büyükanne, sanırım artık büyüdüm. Rüyamda yanımdaydın ağlıyordum. Sen bana sarılmıştın kopamıyordum senden... Gözlerimi açtığımda senin sevdiğin ninniyi mırıldandım derinden. Duyar mısın bilmem? Kim bilir neler anlatmıştır sana o ezgi. Kim bilir neler kaybetmiştir. Kim bilir neler de kazanmıştır aynı zamanda. Eğer şimdi olsaydın onun yanında belki ninni yerine kahkahalarını duyardın... Kopan her türlü kıyameti beraber aşardık mesafeler anlamsızlaşırdı bu ninni sana büyükanne ellerinden öperim...
Ve minik Eglantine' nin yazdığı ilk mektuptu bu. Daha birinci sınıftı Eglantine...
Öğretmeni el yazısını öğretmişti saman kağıdı vardı o zamanlar. Bir de hokka sı vardı yazar, çizerdi
Bütün gün...
-Eglantine!
- Efendim anne?
-Artık yatmalısın sanırım.
Uykuyu severdi Eglantine. Rüyaları severdi. Büyükannesini severdi.
-Anne
-?
-bana büyükannemin ninnisini söyler misin?
Sen uyandığında minik kedicik belki büyükannen yanında olmayacak ama şimdi uyumalısın
Sen büyüdüğünde tüm rüyaların gerçek olabilir o yüzden şimdi uyumalısın ve bir gün büyükannen gibi olunca o minik kedicikte büyüyecek...
Uyumuştu çoktan Eglantine. Yazdığı mektubu bulan annesi ağlıyordu başında oysa büyükannesi okuyamazdı ki bu mektubu. Nasıl yolacaktı ki? Cennetin adresini bilmiyordu ki mahalle postacısı?
Eglantine uyandığında ona anlatmalıydı.
Saat 07.30
Eglantine hala kalkmadı...
Saat 08.45
Eglantine kımıldamıyor...
Saat 09.30
Eglantine çok soğuk...
Saat 11.00
Eglantine tüm çabalara rağmen uyanamadı...
Minik kedicikte ordaydı.

30 Nisan 2011 1-2 dakika 2 öyküsü var.
Beğenenler (1)
Yorumlar