Gazi Sefa

Askeri hastanenin önünde ki acil servisi her gün ki yoğun günlerinden birini yaşıyordu. Güneydoğu kırsalında teröristlerle çıkan çatışma sonrası, üç er şehit olmuş, ikisi çok ağır olmak üzere beş'te yaralımız vardı. Askeri helikopter, bir iki manevra sonrası hastanenin bahçesine iniş yaptı. Görevliler tarafından diğer üç hafif yaralı askerlerimiz ayakta acil servise götürüldüler.Ağır yaralı olan diğer iki erimizin yüzleri parçalanmış,kol ve bacakları berbat durumdaydı.İkisi de büyük bir titizlik içinde sedyelere bindirilirken,bir inilti duyuldu.Askerlerden biri hafifçe söylenmeye başladı.Görevli doktor iniltiyi duyunca kulak kesildi.Ağır yaralı erimiz bir şeyler mırıldanıyordu.Doktor, ağır yaralı er'imize doğru eğildi ve ;
"Buyur yavrum! Bir daha söyler misin duyamadım?"

Ağzından kanlar akıyor, o bir şeyler mırıldanma derdindeydi. Parçalanmış bedenine ve yüzüne bakmak yürek isterdi. Cesaret isterdi. Bu duruma alışık olan doktor, metanetle olaya hâkim olmak istiyordu.
"Söyle yavrum!" Yaralı genç zar zor mırıldandı.

"Ko ko komta-nım annnneemm bababamm duymasınnnlarrr...İkkkisside has hasta onnların..."

Son derece dikkatli ve rikkatli davranan doktor, hemşirelere "Çok hassas olmamız gerekir ." dedikten sonra, kendi kendine konuşmaya başladı.
"Böylesi evlatlarımız olduğu müddetçe bu vatan bölünmez, sen iyileşmene bak koçum biz idare ederiz!" dedi.

***


Sefa ve Ali yaklaşık altı ay kadar kaldılar hastanede. Sefa, anne ve babasına açtığı her telefonda iyi olduğunu söylüyor, onların bu durumu şimdilik bilmelerini istemiyordu. Hastanede Ali ile ayrılmaz ikili olmuşlardı. Diğer gazi arkadaşları ile de tanışmış onlarla da kaynaşmıştı. Ama Ali farklıydı tam anlamıyla kanka olmuşlardı. Çatışma sonrası kanları birbirine karışmış, olayları birebir yaşamışlardı. Ali'nin durumu Sefa'dan iyiydi. Hastanede son günlere yaklaşılmıştı. Sefa, evine gitmeden önce, İstanbul'da bulunan anne ve babasına telefon açtı.
"Sevgili anne ve babacığım, sonunda eve geliyorum ama bir şey sormak istiyorum. Bir arkadaşımı da yanımda beraber eve getirebilir miyim? "
"Tabii ki, onunla tanışmaktan mutluluk duyarız'" dediler.
"Ama bilmeniz gereken bir şey var? " diyerek devam etti Sefa;
"O ağır yaralı. Kara mayınına bastı. Kolunu, bacağını ve gözlerini kaybetti. Başka gidecek hiçbir yeri yok. Onun bize gelmesini ve bizimle yaşamasını istiyorum" dedi.

Babası olaya üzülmüş kendince çare arayarak cevap verdi.
"Bunu duyduğuma çok üzüldüm oğlum, belki kalacak başka bir yer bulması için ona yardımcı olabiliriz" dedi. Sefa kararlı ve ısrarlı bir şeklide söylendi;
" Hayır! Onun bizimle yaşamasını istiyorum."
"Oğlum!" dedi babası,
"Sen ne istediğinin farkında değilsin. Böyle büyük bir sorunu olan birisine biz bakamayız. Bizim kendimize göre bir hayatımız var ve böyle farklılığa izin veremeyiz. Bence sen eve gelmeli ve bu çocuğu unutmalısın! O kendi yaşamını devam ettirmenin bir yolunu mutlaka bulacaktır. En azından devlet onu tek başına bırakmaz."dedi.


O konuşmadan sonra, Sefa telefonu kapattı. Anne ve babası günlerce Sefa'dan haber alamadılar.

Telaşa kapılan anne ve baba birliğine telefon açıp durumu öğrendiler. Sağ kolu, sol bacağı ve gözlerini vatan uğruna kaybeden Gazi Sefa yoktu artık.

Baba yaptığı hatanın farkına varmıştı ama çok geçti...



*Yaşanmış ve tanıdık bir gerçeğin hikayeleştirilmesidir...

25 Mayıs 2012 3-4 dakika 84 öyküsü var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (1)
  • 12 yıl önce

    Güneydoğunun hazin hikayeleri bunlar. Bizler burada büyük şehirlerde rahat içinde yaşarken, o dağlarda ne mücadeleler veriliyor, bilsek duysak da anlamamız gerçekten zor, o ortamlarda birebir yaşamadığımız, o havayı teneffüs etmediğimiz için. Ateş her zaman düştüğü yeri yakıyor. Biran önce bir şeyler yapılmalı diye düşünüyorsunuz. Anne ve babalar inşallah bu sondur diye kalplerinden geçirseler de, devlet erkanı afaki demeçler verse de hepsi temenni olarak kalıyor. Günümüze kadar epey mesafe alındı alınmasına ama, daha fazlası yapılmalı ve bu iş artık bitmeli bir önce diye her Türk ana babası düşünüyor. Düşündürücü ve ibretlik bir öyküydü okuduğum kutlarım Selim bey içtenlikle...👍😅👍