Hüznün Rengidir Siyah - 2

Hala (d)üşüyorum diyordu şair bir mart ayında..hatta çıkıp posta kutusuna kendi yazdığı mektupları koyuyor sonra da başkasından gelmiş gibi açıp okuyordu..belki de çevremdeki kimse ben kadar iyi anlayamayacaktı onu..delilik dedikleri şey buymuş işte..biz,hep deliliği dünya dertlerinden kurtulmak sanırdık ya eskiden,onlar düşünmezlerdi öyle dünyayı falan..ne yaşadıklarını bilmezlerdi,delilerdi işte..anladım ki öyle değilmiş..gerçeği öğrendiğimden beri geçirdiğim günleri bir ben biliyorum..yalnızlığı severdim örneğin eskiden..çünkü istediğimde yalnız kalıyordum,kafamı dinliyordum içimle konuşuyordum..ama şimdi,içimden başka kimim var,kim takar kim muhabbet eder deliyle..babamın bile değişti davranışları..yüzüme söylemese de saçmaladığımı düşünüyor konuştuğumda..keşke yüzüme söylese..bu yüzden onunla da konuşmuyorum o istemedikçe..vazgeçilmeyecek tek şey benmişim,benliğimmiş meğer..ne ?o' ne babam ne de başka biri..kusura bakma be kağıdım sana da haksızlık ettim galiba..baksana ne güzel konuşuyoruz..hem anlıyorsun da beni..gerçekten özür dilerim çok seviyorum ben seni..bak,şimdi fark ettim..ne zamandır kullanmıyordum ben bu cümleyi..kullansam da öznesi hiç belli olmamıştı bu kadar..ayrıca ne zaman kullandıysam aralıksız yağmurlar başlardı kentlerimde..(nasıl yani?..bilemiyorum..)

Hiç anlamadınız beni desem..güleceksiniz..alay edeceksiniz yine..sen bizi anladın mı diyeceksiniz.eğer sen bizi anladıysan biz seni neden anlamayalım,her şeyin en iyisini sen bilemezsin diyeceksiniz..hem sen delisin..ve ben s(k)usacağım yine yüzünüze..bu yüzdendir ya yazıyorum işte..konuşmuyorum sizlerle..siz?..bu siz de kim?yoksa en sevdiklerim mi ya da sevemediklerim?bunun cevabını en iyi 'siz' verirsiniz değil mi?o muhteşem muhakeme gücünüzle bana bir sürü şey anlatırsınız..çıkarınız yoktur ayrıca,bunu sadece benim iyiliğim için yaparsınız..artık çok iyiyim teşekkür ederim..beni benliğimle baş başa bıraktınız..ve delirdiğimi konuştunuz benden çok uzaklarda..biz ona hep söyledik,düşünme dedik ama dinlemedi biz ne yapalım dediniz..siz..siz..siz...(biraz ağır mı oldu?..bilemiyorum..)

Vicdan azabı duydunuz..Aranızdan bir kahraman çıkartarak beni içine düştüğüm yalnızlıktan kurtarmak istediniz değil mi?yok yok..ne suçunuz var sizin bunu ben istedim..hem siz hiç bilmediniz ya yalnızlığımı..unutmuşum..özür dilerim..yalnızlığım? 'o' olmadı 'sen' kurtarır mıydın beni yalnızlığımdan?.. (hazır mıyım aralıksız yağmurlara?..bilemiyorum..)

Sen..
Senliğini hiç bilmeden yaşayan güzel kız..adı,atmakta güçlük çeken yüreğimde saklı,içimde kurduğum hayallerin baş kahramanı,saçlarını benliğime sarıp aleve verdiğim,sen yani son hikayem..deli olduğumu bile bile ne güzel bakmıştın bana..sen farklısın demiştin,bu yüzden yanındayım ben..başta seni 'onlar'dan sanmıştım..'onlar'a veremediğim şeyleri dökmedim bu yüzden önüne..ama sen farklıydın,ben gibi..kimse anlayamamıştı seni..gözlerinden okuyordum bunu hani o ilk tanıştığımda gözlerimi kaybettiğim gözlerinden..şimdi düşünüyorum da bilemiyorum,acaba ben senin gözlerini okurken sen anlayabildin mi derdimi..farklısın dedin ama bu fark nasıl bir farktı çözebildin mi?belki de önemi yoktu bunların,öyle düşündüm..yanımda olsun dedim,zamanla anlar belki,şu sizlerin yaşam dediği,belli kurallar ve mantık çerçevesi içinde yaşanması gereken şey var ya,işte orda beni anlayabilecek tek varlık sen'din belki..dur bir dakika,varlık mıydın sen?yoksa yokluktan türettiğim hayallerimden biri miydin? Of! Hiç bilemeyecek miyim ben yaşadıklarımın doğruluğunu?

Sorular ardı ardına önüme geçerek yaşantılarımı engellememeli güzel kız..
Sen vardın..
Ve avucunun içine bıraktığım o yürek vardı..(hani aşk yoktu,bu yaşadığın aşk değil mi?..bilemiyorum..)

Ben..deliyim..bu gerçek yüzünden çıkamazdım dışarıya..herkes bilirdi deli olduğumu..korkardım akıllıların bakışlarından..sana da söylemiştim bunları..ve sen anlayış gösteriyordun..yanıma geliyordun her gün evime..hala 'o'nun kokusunun gitmediği o eve..dost olurdun bana..dinlerdin,susardın..dinlerdim yine susardın..sen hep böyle susacak mıydın?susma,ne olur susma.sen sustukça daha çok bağlanıyorum sana..anlayamadın..hep sustun ve gözlerin,sürekli konuştular..ve ben sen'i atıp bir öteye gözlerine tutundum..tutunabildim mi?yoksa tutuldum mu?..galiba tutuldum..o zaman sorsaydınız tutunmuştum..ama siz sormazsınız muhakeme gücünüz vardı değil mi?zaten sorsanız da aldığınız cevabı anlamazsınız..anlamış gibi yapar fakat bir süre sonra anlamadığınızı söylersiniz,yüreğin nasıl kırıldığını görmeden..siz,siz,siz..yeter artık çekilin önümden..ben sen'in gözlerine tutu(l)dum..yani gözlerin ?sen' olmuştu artık ben gibi bakıyorlardı bana..ben ne söylediysem onlara,tebessüm ettiler usulca..ve anlıyoruz dediler,cesur ol..'cesaret? dedim..bir deli ne kadar cesur olabilir,olsa da deli deyip geçmez mi sahibiniz diğerleri gibi?'.bilemezsin dediler,bunu ancak seni de onu da yaradan,o'nu sen yapan bilir..haklısınız dedim..sustum..çünkü o,o'nu attığım köşede susuyordu..hala da susuyor ya,ne yapalım?..sevelim..korkmadan,kimseden korkmadan sevelim,hem kaybedecek neyimiz kaldı dediler..durun orda dedim..sevelim derken birinci tekil şahısı kullandınız,siz benim değilsiniz ki..'hayır,biz sen'iz dediler..unuttun mu gözlerin yok artık,onlar biziz'..siz,benliğime bulaşamazsınız dedim..orada köşede duran ve hiç konuşmayan sahiplerini gösterdiler bana..bak dediler,işte o senin benliğin,bizim benliğimiz,hiç bilinemeyen,hep arkaya atılan benliğimiz orada işte..
sustum..
düşündüm..
sevdim..
sevmek vazgeçmekti ya öyle demişti şair,
vazgeçtim..(aşk değil,sevgiymiş..?..bilemiyorum..)

Vazgeçilmezim oldun sen..nedeni belli bir yandan da gizli..(gizi de 'siz' bulun o yüksek düşünce tarzınızla,mantığınızla inceleyin işte..)bak,yine önüme çıktınız,defolun!'sakin ol' dediler bana gözlerimiz,'biz?'liğimiz..sevdik biz,sahibimiz bilmese de sevdik ne önemi var onların..hani vazgeçmiştik her şeyden..'haklısınız' diyerek sustum bir kez daha..giz'leri çok sevdim ben hep..onları anlatmayı da..ama anlatamadım hiç..anlatamadım sana da gözlerimizle konuştuğum gibi konuşamadım seninle bir kez olsun..sana;seni sevdim ben,sana benliğimi verdim diyemedim,sırf sen beni sadece konuştuğum için sevdin diye,susabildiğin için sevdin diye..hem bir deliyle dost olunabilirdi fakat bir hayat birleştirilemezdi..o zaman sana da deli derlerdi o ?mantık çerçevesi'nde..sen,onlar'dan olmasan da onlara benziyordun güzellerin gülü..benzetmişler kendilerine..ne yapabilirdim?..bu sefer gözlerinde sustular..etrafı sebepsiz bir sessizlik sardı..ve ben seni daha çok sevdim..(sessizliği mi o'nu mu?..bilemiyorum..)

'geceden karanlık'tı sebebim..sen hiç görmedin geceden karanlığı,geceyi yaşarken bile yüzünün ışıltısı aydınlattı yollarını..ve sen onu karanlık sandın,dünyanın en karanlığını yaşıyorum sandın,anlatmadın ve sırf anlatmıyorsun,susabiliyorsun diye seni farklı sandım ben..susabilmek erdem miydi?..öyle veya değil,ben öyle sanmıştım..insan bulamadığına ulaşamadığına ilgi duyarmış derler ya onlar,belki de oydu durum..ama itiraf edemedim kendime bunu..gözleri(m)iz hep sıkıştırdılar beni..ve onların ardında ?ölüm'ü gördüm..üstad 'gözlerin,gecenin intiharıdır' dedi,ben 'geceden karanlık sebebim' dedim..ama hep kendime dedim,gözleri(n)e dedim..diyemedim sana..sen de sormadın..her gece milyonlarca sen yarattım her birine tekrar vuruldum..her birinin gözlerine astım geceyi..duruldum..boğazıma kadar dayandı ruhumun kanları..(ruhun kanı mı olur?..bilemiyorum..)ve beden intihara sürüklendi..yapamadım..adının anlamına yakışır bir ölüm çeşidi bulamadım..ağladım,gözleri(m)ize sordum,bulamadılar..dur bakalım dediler,madem öleceğiz,söyleyelim sonra ölelim,hem biz de çok yorulduk sahte tebessümler yaratmaktan..söylesek dedim söylesek çok mu farklı olur,bu sefer ondan yana yaratacaksınız sahte tebessümlerinizi..bu sefer ondan yana dökeceksiniz yaşlarınızı..yapmayalım bunu,lütfen..yapalım dediler..yapalım ve ölelim..yaşasak bile ölelim..peki,ölelim..gök'yüz'lerine son basamağımızı da çıkalım..bütün bulutları da alıp yanımıza yağmurlarda boğulalım..(boğulduk mu?..bilemiyorum..)


'O'nda aklımı kaybetmiştim,'sen'de gözlerimi..'o' gitmişti fakat sen gitmemiştin..daha gitmemişken vermiştim gözlerimi..yüreğim sen'den yana atıyordu..tüm benliğimi sarmak üzereydin ve sadece dilim kalmıştı yoluna harcayamadığım..'dilimi de verirsem ona,bana bir şey kalmaz' demiştim 've işte ben o zaman boğulurum..' susmuştun yine,adının anlamını yüzünde saklayan güzeller güzeli..hep susacağını bile bile,verdim dilimi sonunda sana..koydum önüne yüreğimi,açtım içini..bak dedim,iki damla kan akıyor aşağıya doğru bak..baktın..birleştiler sonunda,tek oldular..gördün mü dedim sen can'sın ve yürek neleri hayal ediyor..sahte tebessümler ardında acıyı gördüm..gerçek anlamıyla acı..belki o yüreği de kanları da sadece ben gördüm..hayalimde yarattığım objelerdi..belki bunun için acıdın bana..ama..ama..hayır,gördün..sen de gördün onları..sadece,yapamazdın bunu..sen de onlardandın çünkü..anlamadın,anlayamadın çünkü..ama acın,gerçekti..sevgin de..

O an gördün ruhumun kanlarıyla boğuşmamı..
aklına geldi belki de 'işte o an boğulurum' dediğim..
kurtarmaya çalıştın..
ruhumun kanlarını boğazından geçirdin ve tüm 'senliğini' üzerime kustun..
boğuldum..
gök'yüzün'e dayadığım o merdivenin son basamağından sana el salladım..(gördün mü?..bilemiyorum)

Sana son söz:'ne zaman gökyüzünde grinin en boğuk tonunu görsen,tarifi yaratılışta gizli bir yalnızlık yağacak yüzüne..çünkü ben,bulutları da aldım yanıma..'

-Son'a Başlangıç-
.
'Gözlerinle buluştuğumda kendi gözlerimi kaybetmemle başladı bu hikaye..
Oysa sen ne başlangıcını bildin ne de sonunu tahmin edebildin
Tebessümlerini ömrüme yayarken..
Her saniyede milyonlarca sen yaratıp her birinin gözlerinde benliğimi yitirdim ben..
Ben diyorum ya aldırma ona..
Sen desem kendime anlamazlar seni,anlamazsın senliğimi..

Özden ötesine düştüm güzeller güzeli..
Ötelerin ötesine düşürdün yüreğini..

Can'ını düşlerimde bir kalıba koyamadım,bilirsin sevemedim hiç kalıpları..
Aşk bir kalıptı hep bize öğretileni yaşadık..
Oysa sen öğretilemeyecek kadar zor,anlaşılamayacak kadar kendindin..
Farklıydın,yaşanılan da farklıydı..
Anlatmak istedim sözler birer birer kendilerini vurdular..
Yazayım dedim öyleyse,kalemim kendini kırdı..
Ve yüreğime biraz daha sen basıp acımı susturdum ben..

Özden ötesine düştüm güzellerin gülü..
Ötelerin ötesine götürdün gözleri(m)i..

Acılarımı sustura sustura sonunda kaybettim yüreği(m)i..
Hani demiştim ya her şeyimi verdim bu yola sadece dilim kaldı,
Verirsem onu da can'ımı kaybederim ben,yürekten sonra..
Seni anlamak zor demiştin sen de,ne büyük sevgiymiş yaşadığın..
Buna aşk demek bile saygısızlık olurdu,öyle anlaşmıştık..
Bedenimi intihara götürüp de beceremediğimi hatırla,
Anlat ne derdin varsa dedin,anlatamadım ya hatırla işte,düşün..
-Düşlerimi düşün,suda görülmedik harikalar oluşturan düşlerimi..-

Özümden ötesinde düş'tün ellerin güzeli..
Siyahlara boyayıp da gittin gün düşlerimi..

Gittin..
Bak,sevgilerin en yücesi,bak..
Sen de eskidin..
Ve gök'yüzün'e bir basamak daha ekledin yer'yüzüm'den..
Yüzünün yağmurlarına gebe bıraktın gittikçe azalan ömrümü..
Ben,içimin gizini sunarken gözlerine
Sen,gizin yaptın gözlerini..
Yazık..
Oysa hakikattin..
Bulutların yeryüzüne inişi de hakikatti..
Sisliydi gökyüzün..
Ve gözlerin hakikatti..


Fakat şimdi,
Gittiğindir tek hakikat..
Ya da bittiğim..'


-'ee bu muydu yani? biz hiçbir şey anlamadık.'
-'anlamanızı beklemedim ki.'
-'anlatamadıysan biz ne yapalım peki?'
-'anlatmayı amaçlamadım ki.'
-'....'
-'saçmaladım galiba..'
-'....'


Peki..

Sustum..

-SON-

16 Temmuz 2011 11-12 dakika 2 öyküsü var.
Yorumlar