Kardeşin Ölümü

Bir varmış bir yokmuş
Evvel zaman içinde
Yaramaz iki kardeş varmış
Bunlar birbirini hiç sevmez
Sürekli kavga ederlermiş.
Anneleri gül yüzlü Ayşe hanım
Bunları uyarır,nasihat edermiş.
Ancak söylediği güzel sözler
Rüzgarın tatlı esintisi gibi
Sadece kulaklarını okşarmış.
Ama hiç yüreklerine işlemezmiş.
Yemek için oturduklarında
Sen benim kaşığımı aldın
Ver ver o benim kaşığım
Sen benim bardağımı aldın
Ver, diye didişirlermiş.
Sofrada bir kıyamet kopar,
Çaylar yere dökülürmüş.
Anne yine çok sinirlenir
Ama yüreğindeki sevgi pınarı
Coşkuyla akar sakinleşirmiş.
Babaları eve geldiğinde
O yaranmaz iki çocuk gider
Sanki yerine iki melek gelirmiş.
Sakin ve uyumlu olurlarmış.
Annenin merhameti ezilir
Ayaklar altına alınırken
Babanın öfke bulutları
Baş tacı edilirmiş.
Anne buna çok üzülse de
Sevgisi yine ağır basar da
Şikayet etmezmiş babalarına
Cennet ayaklarının altındayken
Bu yaramaz iki kardeş
Anne sevgisini ayaklar altına almış.
Kavga ederek birbirleriyle,
Sürekli üzerlermiş melek yüzlüyü.
İşte bir gün kardeşlerden
Adı Sümeyye olanı yani küçüğü
Çok hem de çok hastalanmış.
Yatağa düşmüş kalkamamış.
O canlı hareketli Sümeyyeden
Hiçbir eser kalmamış.
Abisi yanına geldiği zaman
Gözlerinin maviliğinde sanki
Hüzün bulutları geziyormuş.
Celal ise onu öyle görünce
Annesinin eteğine sarılıp,
Gözyaşlarını yağmur gibi
Rahmet olsun diye indiriyormuş.
Anneciğim, anneciğim diyormuş.
Kardeşim ne zaman kalkacak
İyileşecek değil mi anneciğim?
Ben onu çok seviyorum.
İyileştiğin zaman Sümeyye
Bardağımı,kaşığımı sana vereceğim
Ne dersen de yapacağım söz,
Çünkü kardeşsiz bir dünya
Karanlık,sessiz ve kötü
Seni çok ama çok seviyorum.
Benim güzel Sümeyyem demiş.
Sümeyye solgun ve bitkin
Bir gül gibi solmuş renksiz yatıyormuş
O yaramazlık yapan ayakları
Hareketsiz uzanmış yatağa
O söz çeviren üzen dili de
Sanki bantlanmışcasına sessizmiş
Gözleri annesine söz veriyormuş gibi
Açılıp kapanıyormuş arada.
Seni bir daha üzmeyeceğim,
Ağabeyimle kavga etmeyeceğim.
Benim güzel anneciğim.
Ama can kuşu o hayat veren kuş
Daha fazla dayanamamış
Sümeyye'nin çektiği acısına
Cennete götürmek için
O küçük ve masum yavruyu
Ayrılıvermiş solgun bedeninden
Söz veren gözleri açık kalmış
Keşke dinleseydim annemi
Üzmeseydim onu dercesine
Annenin gökkuşağı solmuş
Renklerden karası kalmış
Şefkat elleri yumuşakça
Uzanıvermiş açık gözlere
Sessiz bir şekilde kapatıvermiş.
O esnada Celal'in ruhunda
Kocaman fırtınalar kopmuş.
Kardeşim kardeşim Sümeyye
Feryadı göklerde çınlamış.
Hüzün yağmurları süzülüvermiş,
O masum yanaklarından
Şunu iyice anlamış abi Celal
Sevgi ancak yaşarken
Gösterilirse anlamlı olurmuş.
Allah'ım demiş küçük yüreğinde
Kardeşler ölmeden anlasınlar
Birbirinin kıymetini
Ve üzmesinler kırmasınlar birbirini
Ölüme terk etmesinler sevgiyi.
Ancak kardeşine duyduğu sevgi
Sümeyye'nin kefenine sarılarak
Toprağa gömüldü onunla.

15 Şubat 2009 2-3 dakika 77 öyküsü var.
Yorumlar