Köpeklerin Duası

Pencereye yaslanmış bir şekilde elindeki romanı okumakla meşgul fakat yağan yağmurdan kaçışan insanları izlemekten kitabına konsantre olamıyor bir türlü, bir fincan kahve almak için kalkmaya hazırlandığında bir köpek kapı da ki bir ağacın dibinde onu gözlüyordu çaresizce !
Fakat aldırmadı mutfağa girdiğinde bile köpek aklından çıkmıyordu kahvesini hazırladığın da merakla pencereye yöneldi gözleri köpeği aradı ama köpek gitmişti...



Kahvesini yudumladığında boğazına düğümlendi yutkundu sadece çaresizce odayı baştan başa yürüdü içini kemiren pişmanlık o kadar büyüdü ki oturacak yer bulamadı odasında...
Kendini banyoya attı duş aldı rahatlamak için ne gerekiyorsa yapacaktı fakat bir türlü başaramadı ve hızlıca giyindi kendisini sokağa attı...



Yağmur o kadar şiddetli ki bomboş sokakları gezdi, parklara baktı, artık ıslanmaktan dolayı yürüme güçlüğü çekiyordu ve çaresizce eve geldi ...

Uzandığı yerde ağlamaya başladı gözyaşları yağmuru aratmıyordu şiddetli gök gürültüsü hıçkırıklarını bastırmıyordu. Bir süre sonra yorgunluktan oturduğu yerde uyudu..



8 saat uyumak hiç onun tarzı olmadığı halde uyudu ve sabaha karşı henüz gün doğmadan kan ter içinde sayıklayarak uyandı telaşlı bir biçimde randevusu varmış gibi hazırlandı ve kendisini arabada buldu...

rüyasına giren bir çocuk ona köpeği bulmasını rica etmiş ve istersen Allah sana yardım eder diye tavsiyede bulunmuş...

hangi yöne gideceğini bilemeden etrafına bakınarak ve nasıl yardım isteyeceğini bilmiyordu...

birden içinden bir ses neden Allah'a ricada bulunmuyorsun dedi.



ve Allah'tan başka yardım isteyecek kimsesi yoktu ve birden arabadan inip gökyüzüne ellerini açarak Yüksek sesle seslendi:



"Allah'ım Senin her kulunun kalbinden gecen arzulardan bile haberdar olduğunu biliyorum. Benim bu dileğimi de elbette duyuyorsun. Lütfen, çaresizim duaları nasıl duyduğunu ve onlara nasıl cevap verdiğini bana öğret! " ve bu köpeği bulmama yardım et...!



Arabayı çalıştırdı ve ruhen rahatlamış bir halde etrafına bakarak yol almaya başladı zaman akıp gidiyor neredeyse gün doğacak fakat henüz bulamadı köpeği evine dönmeye karar verdiğinde Ana caddede ilerlerken, birden garip bir duygu doğdu kalbinde. Bu duygu arabayı durdurup inmesini söylüyordu.



Aldırmadı ve arabasını sürmeye devam etti. Ama ayni duygu bu defa direk kalbini sıkıştırdı aniden durmasına sebep oldu ve korku ile indi arabadan etraf sakin kimse yok birkaç dakika sonra arabaya binmek istedi fakat ilahi bir güç engel oluyordu .



Bunun Allah ile alakalı olduğunu düşündü ve yine gökyüzüne döndü ne istiyorsun diyerek bağırdı
Arıyorum bulamıyorum kendimi nasıl cezalandıracağı mı bilmiyorum yardım et ...!

Çok kısa bir süre sonra ayaklarına hakim olamıyordu ve karanlık bir sokağa doğru yürütüyordu içinde ki ilahi güç...



Bu, çok zor bir sınav gibiydi Arabadan indiğinde anahtarını unutmuştu geri dönmek istediyse de başarılı olamadı artık geri dönmeyecek ti Öyle de yaptı ve yeniden yola döndü bir ara sokağın ağzına geldiğin de içindeki ses bu defa ona "O sokağa sap" diye emretti.

Önce sokağı izledi bir süre korku ve çaresizlikle gitmek istemedi ama duygu kuvvetlenince Peki diyerek geri donup o sokağa girdi.

Sokaktan ilerledikçe binaların ışıkları yanmıyor ve iki katli binalar yerlerini tek katli derme-çatma barakalara bırakıyordu. Birkaç ev daha geçtikten sonra, ses durmasını söyledi.

Burası tam anlamıyla bir virane tarihi bir ev O bunları düşünürken, yüreğinin sesi bu defa ona şu emri verdi ?

"Git ve sakın korkma "

Genç adam yıkık harabelerin içine korku dolu gözlerle girdi ve birden Olamaz diye bağırdı...!
Gördüğü manzara karşısında dili tutuldu olduğu yere çöküp ağlamaya başladı...

İçinde ki ses İşte aradığın köpek diyerek kalbini adeta tıklayarak uyardı genç adam teşekkürler diyebildi...

Ve en küçük yavru köpeklerden 3 tanesini kucağına aldı anne köpek de arkasında takip ederek çıktılar o enkazın içinden...



Arabaya doğru yürüdükçe yavru köpeklerin titremeleri sarsıyordu tüm bedenini arabaya bindirdi misafirleri klimaları açtı ve içinde ki o huzuru tarif edemeyerek evin yolunu tuttu dolapta ne varsa salona döktü yavruları bornozuyla sararak süt içirdi, anne köpek bir türlü yemek yemedi en yakın arkadaşını arayarak veteriner bulmasını söyledi ve kısa bir zamanda veterinerin yanında oldular uzman hekim yavruları kontrol edip gerekli aşıları yapacağını çok sağlıklı olduklarını söylediğinde sanki çocukları iyi olduğunu öğrenirken ki tepkiyi verir genç adam...

Anne köpek ile ilgili bir takım araştırmaların yapılması gerektiğini öğrendikten sonra onları orada bırakarak eve döner genç adam huzurlu bir uyku çeker ...

Sabah ilk işi veterinere gitmek ve anne köpeğin sağlığını öğrenmektir ve doğruca kendini orada bulur...

Anne köpeğin hasta olduğunu söyler doktor tedavi konusunda ve hastalık konusunda genç adama bilgi verir anne köpek kanserdir ?' Spirpcerca Lupi ?' diye adlandırılan bir tür tümör taşıyor ve karantinaya alındı onun için yapacak bir şey yok dendi...

Genç adam sanki dünyası başına yıkılırcasına olduğu yerde düşer bayılır kendine geldiğinde yavruları almak istediğini söyler fakat hekimin bir tavsiyesi var bu cins köpekleri olan bir vatandaşımız var ve onlara annelik yapabilir siz uygun görürseniz çağıralım der...

Ve aylarca bu köpekleri ziyarete gider adam hiç aklından çıkmamıştır annenin o son bakışları...


Gözyaşı masumların duasıdır...


Karanlıklar

07 Eylül 2009 5-6 dakika 1 öyküsü var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)