Merdivenler

Merdivenler


Amel Defteri’nden

Bölüm 26

Üzerinde, dizlerinin biraz üzerine inen beyaz bir elbise ve altında beyaz spor ayakkabıları vardı. Saçlarını toplamış, önde bir tutam kakülü vardı. Onu ilk gördüğüm andaki gibiydi.

"Merhaba," dedim. Önce o, sonra arkadaşı da "Merhaba," dedi. Bu sefer yüz ifadesi daha gülümser gibiydi. "Biliyor musun," dedim, içimden geldiği gibi, saçma bir cümle kurarak, "seninle aramızda bu merdivenler olmasa, ben ne yapardım?"

Merdivenler; hayatımdaki bazen en güzel bazen de beni zorlayan engeller!.Çıkıp indiğim basamaklar!..Fibbonaci dizilerim!..

Gülümseyerek, "Ne yapardın?" dedi. Sorduğum sorunun cevabını ben de bilmiyordum. Öylesine, içimin sesi dışa vurmuştu. Şaşkınlıkla gülümseyerek, "Bilmiyorum!" dedim. "Sahilde biraz yürüyüş yapalım mı?" diye sordum. "Olur," dedi.

Yavaş yavaş yan yana yürümeye başladık. "O akşam için senden özür dilemek istiyorum. Aslında tüm mahalleden de," dedim. Herhangi bir tepki vermeden dinledi. "Biliyor musun," diye devam ettim, "bugün, şimdi açıklayamayacağım olayların ardı ardına yaşandığı bir gündü." ve yürüyüş boyunca yeğenimi kaybedip bulma hikayesini anlattım.

İkisi de hayretle dinledi. Epey uzaklaşmıştık, neredeyse Doktorlar Sitesi'ne yaklaşmıştık. "Hadi dönelim, burası iyice tenhalaştı," dedi."Tamam," dedim.

"Allah'tan yeniden bulmuşsun," dedi ikisi birden. "Evet ya," dedim, "yoksa ne yapardım bilmiyorum."

"Şayet bulamasaydın ne yapardın?" diye sordu. Benim de kendime sorduğum soruydu bu. "Bilmiyorum," diye iç çekerek cevapladım, "ama onu ararken de aynı şeyi sormuştum kendime. Herhalde yaşayamazdım." Yere bakarak bir süre düşünceli düşünceli yürüdük.

"Ama şu an seninle olmanın tarifi yok!" dedim ona dönerek. Kafasını çevirip yüzüme baktı, "Neden?" diye sordu.

Gözlerinin içine bakarak, "Uzun zamandır bu anı bekliyordum," dedim. "Bu an derken, tam olarak böyle hayal etmemiştim belki, ama seninle konuşmayı, sana bir şeyler,kendimi anlatmayı çok istiyordum. Ben senden çok ama çok hoşlanıyorum. Biliyor musun, bu daha önce hiç bilmediğim, yabancısı olduğum duygular. Seni düşününce öyle şeyler hissediyorum ki... Seni özlüyorum, sanki..." diye anlatıyordum.Ama düşündüklerimle söylediklerim tam da bu değildi!. Sanki sadece ikimiz varmışız gibi... Yanımızda arkadaşının da olduğunu unutmuştum.Birden fark ettim. Yüzümün kızardığını hissettim. ."Aslında anlatacak o kadar çok şey var ki, sabahlara kadar sürer," diye mırıldandım.

Sanırım duydukları hoşuna gitmişti.Çay bahçesinin olduğu yere geri dönmüştük. Bir anda durdu, gözlerime baktı ve çok tatlı bir gülümseme yayıldı yüzüne. Arkadaşına dönüp, "Hadi yukarı çıkalım, merak etmişlerdir," dedi. Bana döndü, "Görüşürüz," dedi. "Görüşürüz," diyebildim. "Ne zaman?" diye soramadan, merdivenlerden yukarı çıktılar.

İçim içime sığmıyordu. O kadar rahatlamıştım ki... Dünya, her şey, çok daha güzel gelmeye başlamıştı bana. Bin yıllık yalnızlığım bitmişti sanki... Uçabilirdim!

Devam edecek..

14 Ekim 2025 2-3 dakika 38 öyküsü var.
Yorumlar