Piyango Bileti

Yılbaşı geliyor. Bilet aldın mı Melis'ciğim.
-Almadım Aynur'cuğum.
-Alsaydın canım benim. Belki çıkar.
-Bana çıkmaz canım çıksa da yaramaz. Ben hayatım boyunca sahip olduğum herşeye tırmalaya tırmalaya sahip oldum. Bana öyle kolay para gelir mi?
-Ben aldım. Çıkarsa sana da veririm Melis üzülme.
-Umarım canım.
Diyerek gülümseyerek telefonu kapattı Melis.
Bir süre arkadaşının söylediklerini düşündü. İçinden 'Alsam mı acaba bir bilet' diye geçirdi. Hayatı boyunca yoksulluk çekmişti. Her zaman da çevresinde ondan daha zor durumda olan insanlar vardı. Melis'de zengin biri değildi ama çevresindekilere bakarak durumu daha iyiydi. Hayatı boyunca birilerine yardım etmeye çalıştı. 100 Lirası olduysa, bunun yirmi lirasını etrafındaki zor durumdaki arkadaşlarıyla yakınlarıyla paylaşmaya çalıştı. Ben onlara yardım edince yaradan da bana yardım eder diye düşünüyordu ama ne yazık ki onun da hiç fazla olmuyordu. 100 lirası 200 lira olmadı hiç. Ne kadar çabalasa da, sürekli çevresindeki yakınlarına yardımcı olmaya çalışsa da hiç fazla olmuyordu. Hayat her zaman karşısına ya parası olmayanları çıkartıyordu, ya da parası olup da pinti insanları çıkarıyordu. En kötüsü de Melis dostça davranırken hiç onun kıymetini bilmeyip düşmanlık ediyorlardı. Melis elinden geleni yapıyordu, yaranamayınca o da ilişkisini kesiyordu.




Sürekli soruyordu kendi kendine 'Neden ben yardım etmeye çalışırken, insan gibi davranırken bana tafra yapar bu insanlar. Neden memnun olmazlar?' Sonra ben uzaklaşınca bana iyi davranmaya başlıyorlar. Ben kırıldıktan sonra bir önemi kalmıyor ki. Eşi de ara sıra Melis'e "Ben sana diyorum hayatım. Allah zenginleri kayırıyor. O zenginlerin Allah'ı"
"Hayatım böyle söyleyip günaha girme ne olur"
Eşini uyarıyordu ama zaman zaman da ona hak verdiği de oluyordu. Sonra içinden, günaha girdiğini düşünüp üzülüyordu.
'Zaten piyangodan para çıksa kendimden çok başkalarına harcarım. Kimseyi de memnun edemem. 5.000 lira versem 10.000 Lira vermedim diye tafra yaparlar yine memnun olmazlar. O para bana kalmaz. Güzel hayaller kurmak için biraz zorladı ama kendini, olmadı. Kuramadı. Kime çok değer versem, ondan kazık yiyorum'. dedi yine içinden.
'Hayatım boyunca annemlere, babamlara destek olmaya, ilgilenmeye çalıştım, evin şamar oğlanı olmaktan ileri gidemedim. İyilik yapınca karşılık beklememek gerekli biliyorum ama bir yerden sonra da kendimi aptal gibi hissetmeye başlıyorum. Olmuyor. Sürekli birilerini memnun etmekten de bir süre sonra zevk alamaz oluyor insan. Bütün bunları birilerine anlatsam da anlamazlar.'
Sonra televizyonu açtı. Tesadüfen televizyonda da insanlara yılbaşı için bilet aldınız mı? Diye soruyorlardı. On kişiye sordular. Almadıklarını söylediler. İki kişi aldık dedi. Onları izleyince,
"Parama kıyamıyorum ben de "dedi Melis.
Bir süre daha düşündü. Almamaya karar verdi. Pozitif düşünün, hayattan Allah'dan ümidinizi kesmeyin" derdi arkadaşlarına sık sık ama sürekli yaşadığı hayal kırıklıkları artık hevesini kırmıştı.
"Almıyorum bu yıl piyango bileti" dedi yüksek sesle. Düşünmekten vazgeçti.
'Alsam mı?'
Dedi bir ses tekrar.
"Almayacağım son kararım"diye bağırdı.
Melis bugün çok karamsar siz ona bakmayın. Yine de iyi şeyler düşünün, hayata pozitif bakın. Allah'dan ve gelecekten ümidinizi kesmeyin. Hayal kurun.
Mesela;size çıktı piyango. Hadi kurun hayaller.
Bütün hayallerinizin gerçek olması dileğiyle.

30 Aralık 2015 3-4 dakika 92 öyküsü var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)
  • 8 yıl önce

    En başta hayat, eşimiz çocuklarımız, bu güzel vatan bizlere bahşedilmiş en güzel piyango değil mi kıymetini bilmek lazım bunlar büyük ödül hem de çok büyük. Tebrikler içtenlikle Sıdıka hanım ...👍