Saksağanlar Çetesi

Saksağanlar Çetesi

Canım bir şey yapmak istemiyor dedi siyah papyonlu saksağan. Tabladaki son cigarasını sarıyordu bunu söylerken. Hafifçe tükürüp kanatlarıyla iyice sardığından emin oldu ve gagasına götürdü usulca. Siz daha beni tanımamışsınız dedi diğer saksağanlara. Bu sefer çok ciddi olduğu gözlerinden belli oluyordu. Çete üyelerinin çaldıkları şeyler, kırdıkları cevizler, gömdükleri yemişler onu pek tatmin etmemişti anlaşılan.

Ortamdaki gerginliği kırmak isteyen yaralı saksağan;

-sohbetimiz yarım kalmasın diye çaydanlığı yanıma aldım

dedi diğerlerine.

-Bu akşam çay içip sohbetlenelim, yarına Allah kerim

dedi siyah uzun gagalı olan.

Trabzanlarda hoplamayı seven sek sek ise bir türlü oturmak bilmiyordu. Oturduğunda ise bu sefer ayaklarını sallamaya başlıyordu tıpkı salıncaktaki gibi. Saksağanları korumak ve kollamak görevi ise saksağancıbaşına kalmıştı. O da her sabah minik bir yaprağa bazen peynir, bazen bulgur ve bazen de ekmek koyarak etkileşime geçiyordu diğer kuşlarla. Gönül penceresinden onları seyrediyor, pat pat yemek yeyişlerini izlemek hoşuna gidiyordu.

Siyah papyonlu, yaralı, sek sek, uzun gagalı ve saksağancıbaşı gece olunca ağaç dallarındaki bol yapraklı kısımlarda uykuya daldılar aynı anda. Çünkü imsakla uyanıp hep birlikte başlayacaklardı güne.

Onları yazarken bendeniz öykücübaşı şulecan da esniyordum bir yandan. Onların ağaç dallarına imrendim öyküyü yazarken. Yeşil yaprakların içinde gizlenmeleri çok kolaydı. Ve görünmez yuvaları vardı her ağaçta. Ekip ruhuyla hareket ediyorlardı ve birbirlerine karşı hile hurda bilmiyorlardı. Yeni gün kuşlara ve bizlere aslında bütün canlılara gelmeye mecbur değildi her sabah ve Güneş bıkmadan gülümsemeye mecbur değildi elbette. Ve madem Güneş tebessüm ediyordu daha biz uyanmadan ve doğa makyajını tazeliyordu günle birlikte, odama dolan ışığa, günle gelen neşeye, çam ağaçlarının yaydığı oksijene karşı içimdeki minnetle karışık o sevgi hissine her gün ihtiyacım olacaktı.

Eğer ev sahibi bensem evime gelen Güneş, insan gülücükleri, lezzette birbiriyle yarışan onlarca doğal yiyecek, masamı süsleyen iğne iplik makas, kağıt ve kalem, kahve fincanı ve çay bardağı, okuduğum kitap, özenle seçtiğim çay altlıkları, daha neler neler, her gün beni ziyaret etmekteler. Peki onlar ev sahibi ben misafirsem ne güzel bir ev şu Dünya. Beni bağrında Güneşiyle ısıtıyor, toprağında gezdiriyor, yedirip içiriyor. Hatta sıkılınca sohbetleniyorum ben de saksağan kardeşlerim gibi. Ay nerden kardeşim oluyorlar. Onlar saksağanlar çetesi.:) Yazın cevizlerimi, biberlerimi, değerli gördükleri her şeyleri çeyizlerine dahil etmekte çok mahirler. Bu konudaki detayı öykümün devamında anlatacağım.

Bu arada ben küçükken diye başlayan bir klasik anımı anlatmak istiyorum öykü arasında. Zaten şimdi gece ve saksağan çetesi topyekun uykuda. Çok ses etmeyin mümkünse öykümü okurken. İşte küçükken bir komşu ablaya giderdim bazen, o da bana yaptığı el işlerini gösterirdi. Dolabında başlanmış onlarca örgü örneği vardı yarım kalmış. Hepsine bir hevesle başlamış ama devamını getir-e-memişti. Ben öyküleri seri halinde yazarken hep bu örnek aklıma geliyor. Bu yüzden lütfen kış akşamlarında Saksağan Çetesinin maceralarını yazarken bana destek olun.

Sürekli teknolojik eşyalarıyla küsüşük ben gidip gelen telefon ekranıma rağmen ağaç dalında sabit, sessiz uyuyan saksağan çetesinin sabah daha ben uyanmadan ormanda fink atmasına sinir oluyorum desem de inanmayın. Çünkü bu çalışkan çeteye hayranım. Çok eskiden yamuk gagalı bir saksağanı, topal bir tilkiyi diğerlerinden ayırt edebildiğim için onlarla bir akrabalık bağı geliştirmişliğim bile var. Akrabanın saksağanı, tilkisi mi olur demeyin. Olur ve bu çok ayrı bir çöküntülü bağ meselesi. Aşırı uykum geldiği için öyküme burada ara veriyor büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden...Devam edecek

#öykümsüdenememsiromansışey

#kimicatettiyseayrıayrı

#ayrılıkdayazarlığadahil

#üçübiraradayazımkışımbaharım

#hüznümsevgimaşkım

#yaşamasevincim

#saksağancemiyeti

#kuşlardaseveruçargezer

#ormansı

#yazılardadamüzikvideosuolsaydı

#arkasıyarın

#kışgeceleri

#gazlambası

#kaneviçe

#kerpiçyaşamlar

#hayatarayagirer

#benimbunlarlabialakamyok

#hayatcoşar

#hayatcoşkusu

10 Ekim 2025 3-4 dakika 84 öyküsü var.
Beğenenler (2)
Yorumlar